Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Dünyanın 10 yılı kaldı

Ne nükleer savaş tehlikesi, ne salgınlar, ne seçim, ne de Hadise'nin boşanması. (!) Şu andaki tek gündem maddemizin "karbon salımı" olması gerekiyor. Çünkü yaşlı dünyamızın yaşanabilecek bir yer olması için sadece 10 yılımız kaldı... Son zamanlarda kapağı Mars'a mı atsak, Ay'da mı koloni kursak diye sürdürülen uzay çalışmalarının hızlanmasının tek sebebi de bu büyük tehlike...



BBC Earth belgesel kanalında geçen hafta Earthshot Ödülleri'ni izledim. Dünyayı kurtaracak projelerin bir milyon dolar ile ödüllendirildiği bir yarışmadan söz edildi. Adaylar arasında yer alan üç projenin üçü de büyük umut vadediyordu. Dünyanın en hatırı sayılır çevre araştırma kurumlarının verdiği bilgiye göre 10 yıl içinde karbon salımı eğer yüzde 50 oranında azaltılmazsa, dünya, telafisi olmayan bir sürece girecek ve uçurumun ağzından aşağı yuvarlanacak. Ondan sonra ne yapsak da kâr etmeyecek. Eğer 2050 yılına kadar fosil yakıtların tüketimine son vermezsek, dünyamız Mars'a dönüşmeyle sonuçlanacak bir yok olma sürecine girecek.
10 yıl göz açıp kapayıncaya kadar geçecek bir süre. Yok oluş için geri sayım başladı. Eğer elimizi çabuk tutmazsak, üzerinde savaş yapacağımız kadar bile bir dünya kalmayacak. Buraya not düşmek istedim.

Damdan düşen dinozor
National Geographic kanalında çevre farkındalığı yaratmaya yönelik harika bir klip var. Ne zaman rastlasam, büyük bir keyif ama aynı zamanda derin bir endişe ile izliyorum.



Birleşmiş Milletler Kalkınma Ajansı'nın Yok Oluşu Seçme kampanyasının sembolü haline gelen animasyon dinozor Freddie'nin BM Genel Kurulu'nda yaptığı enfes konuşma bir kamu spotu haline getirilmiş. Kürsüden insanlığa seslenen Freddie diyor ki: "İnsanlar her yıl 200 milyar doları, dünyayı kirleten fosil yakıtların çıkarılması ve kullanımına harcıyor. Bu, biz dinozorların bir fon oluşturup, göktaşlarını desteklememize benziyor..." (Malum, dinozorların sonunu bugünkü Meksika'ya düşen bir göktaşı getirmişti)
Dünya kurak Mars'a dönüşmeye yüz tutmuşken "damdan düşen" birini dinlemekte fayda var. Ağzına sağlık Freddie...

Fenerbahçe şampiyon olur
Bunu 5-0'lık Alanyaspor maçının skoruna bakarak söylemiyorum. Beni bu kadar iddialı konuşmaya iten sebep, ne yeni teknik direktör Jorge Jesus'un ciddiyet ve kararlılığı ne de göz kamaştırıcı kadro derinliği...
Benim şampiyonluktan neredeyse emin olmamın sebebi, Alanyaspor maçının 25'inci dakikasında yaşananlar... Peki neydi o olay? Fenerbahçe 2-0 önde, rakip takımın kalecisi topu oyuna sokmakta biraz geç kalıyor. Fenerbahçe seyircisi isyanda... Islıklar, yuhalamalar, protestolar... Sanırsınız geride olan takım Fenerbahçe... Oysa taraftar yıllar sonra takımının farklı kazanacağından emin. Maçın zerresinin ziyan olmasını istemiyor. İyi biliyor ki, takımı harika oynayacak ve tribünleri gole doyuracak. Nitekim öyle de oluyor.
Eskiden 2-0 önde olduğu maçlarda bile tedirginlik yaşayan, diken üstünde maç izleyen, "kontrollü futbol" safsatasıyla yıllardır seyir zevkinden mahrum bırakılan Fenerbahçe seyircisi artık tribünlere keyif almak için geliyor.
İşte bu büyük gelişme, sezon sonunda gelecek şampiyonluğun en büyük habercisi... Şimdiden kutlu olsun!

Gaf kürsüsü
Gaziantep'te eşini doğrama tahtası ile başına vurarak öldüren Süleyman Durmuş, olay yerinde inceleme yapan polislerden özür diledi: "Kusura bakmayın, sizi de buraya kadar yorduk..."

Zap'tiye
İnsanlık neden Mars'a gitmek için çırpınıyor, anlamış değilim. Nasılsa bu gidişle en geç 1000 yıl içinde dünyamız o kurak, üzerinde ot bitmeyen, havası solunmayan Mars'a dönecek zaten...

Ne demiş?
"Ben de bu yayında söylediklerime şaşırıyorum vallahi. Terbiyesiz terbiyesiz şeyler söylüyorum yahu..." (Müge Anlı'nın canlı yayındaki itirafı)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA