Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Ebru Gündeş'le De niz Seki'ye yapılan büyük haksızlık

Ebru Gündeş, işin bahanesi oldu. Ama gelin bu 'kadın kafası'nı bir tartışalım. Söz, Ebru Gündeş'ten açıldığında aklımıza düşen 'zengin koca' fikrini masaya yatıralım, kendimizle yüzleşelim.
Karşımızda aşkla evlilik yapan bir kadın var.
Çocuğunu da kucağına aldı.
Ve mutlu...
Ama bir yarışma programında Ebru Gündeş'in adı geçtiğinde 'zengin koca nasıl bulunur?' çağrışımı oluşmuş.
Niye?
Çünkü genetik kodlarımız öyle.
Annelerimiz bize öyle öğretti; zengin kocayı bul, rahatına bak.
atv'de yayınlanan 'Annemler Seni Çok Sevecek' programında yaşananlar aslında yüzümüze tutulan bir ayna.
Ebru Gündeş'e eşi hediyeler alıyorsa, insanın ayaklarını yerden kesecek jestler yapıyorsa... Bizim de hayatımız öyle olsun istiyoruz. Olmadı mı, kıskanarak izliyoruz.

AYIP Kİ NE AYIP!
Evet, artık herkes mantık peşinde, evet 'iki gönül bir olunca samanlık seyran olur' sözü de artık geçerliliğini yitirdi ama biz kadınlar kendimize böyle baktıkça bu makus talihten kurtulamayacağız!
Kendimize biçtiğimiz rol buysa, daha çok konuşuruz kadının toplumdaki konumunu.
Daha çok savaşlar veririz.
Ve gelelim Deniz Seki'ye...
Aslında o da işin bahanesi...
Kilolu insanları ne denli aşağıladığımızın farkında mısınız?
Sanki kilolu olmak ayıp bir şey. Utanılacak bir şey... Kilolu insanlara diyoruz ki; "Sen bikini falan giyme, denize girme... Elbiselere sarın, sarmalan, kendini gösterme..."
Ayıp ki, ne ayıp...
Ne hakla, kime ne?

TOPLUM BASKISI
Tamam herkes fit olma derdinde, modern yaşam guruları bize sağlıklı olmak kadar fit ve ince olma düşüncesini de pompalıyor.
Ama kilolu kadının kendisiyle barışık olabileceği düşüncesi hiç kimsenin aklından geçmiyor mu?
Yıllar önce bir seyahatte biriyle tanışmıştım. Yaz sıcağında kalın giysiler giymişti.
Ve hırkasının kollarını sürekli çekiştirerek ellerini bile saklamaya çalışıyordu.
"Niye böyle yapıyorsun, niye kendini saklıyorsun?" diye sordum. "Bu bana kilolu günlerimden kalma" diyerek hikayesini anlattı. Yıllar önce kiloluymuş ve insanların ona bakışlarından kaçmak için kendini saklama-göstermeme yolunu seçmiş. Üstelik ben onu tanıdığımda kilosu falan da yoktu.
İşte toplumun insan üzerinde yarattığı baskı!
Bırakalım allah aşkına şu fazla kiloları, selülitleri, bedenimizi... Aklımız uygun ölçütlerde mi, ona bakalım...
Şiddeti hep erkekler mi, kadınlara uyguluyor?
Peki kadının kadına şiddetine ne demeli?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA