Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN CAN YANTIR

Ünlüyüm ben daha ünlüyüm!

Memleketin pazar ekleri bir nevi röportaj cenneti. Ortalama olarak dört-beş ana gazeteye göz atıyorsanız; karşınıza 10'dan fazla röportaj çıkıyor.
Rekabet iyidir; ne kadar fazla iş olursa, iyinin seçilmesi de o kadar kolay olur. İtirazım sayıya değil; röportajların sunuluş biçimine, özellikle de fotoğraflarına...
Detaya girmeden önce, dünyanın röportaj alanındaki en yetkin isimlerinden biri olan Cal Fussman'ın anılarından birkaç not aktarmak isterim. Cal, hepsi de dünyanın en önde gelen isimlerinden oluşan yaklaşık 500 kişiyle röportaj yapmış bir gazeteci.

EGOLARI BIRAKIN
Röportaj konusunda bugüne kadar öğrendiklerini temel olarak iki maddeyle açıklıyor.
Birincisi; röportaj yapacağınız insanın hayatını en ince ayrıntısına kadar araştırmak.
Onu; ailesinden, hatta sevgilisinden daha iyi tanıyacak hale gelmek. İkincisi; tüm egoları bir kenara bırakmak ve işin yıldızının röportaj yapılan insan olduğunu unutmamak.
Cal, bu ikincisinin altını şu cümleyle çiziyor: "Amacınız, karşınızdaki insandan mümkün olduğunca en fazla malzemeyi almak. Onunla ego veya zeka yarışına girmeniz size bir şey kazandırmaz. Bırakın; yıldız gibi davransın ve size istediğinizi versin. Gazeteci, gazeteciliğini asla unutmamalı."
Neden anlattım bunu?
Bir süredir, özellikle hafta sonu eklerine yapılan röportajlarda; gazeteciler, gazeteci olduklarını unutuyor. Çift sayfa röportajın orta yerine ana fotoğraf olarak; röportaj yaptıkları insanla yan yana fotoğraflarını koyuyorlar. Üstelik birçoğu da teknik anlamda kötü fotoğraflar; kadrajı, ışığı, dili...
Tamam, belki kişisel bir tatmin yaşatıyor, o gazeteyi okuyanlarda yüz aşinalığı yaratıyor ama olmuyor. Gazeteciliğin temel değerleri sarsılıyor.

BİR SON VERİLSİN
Dünyanın hiçbir yerinde, röportaj sayfasına; gazetecinin ünlüyle yan yana fotoğrafı ana fotoğraf olarak basılmaz.
Gazeteci bunu teklif etse, yönetici izin vermez.
Bizdeki durum şu; alın o sayfaları bir yabancıya gösterin, hangisinin ünlü, hangisinin gazeteci olduğunu anlamaz.
Bu ülke yıllar boyunca, her söyleşisinde ünlülerle fotoğraf çektiriyor diye Reha Erus'la dalga geçti. Şimdi açın gazeteleri, Reha Abi'nin yaptığının nur nimet olduğunu göreceksiniz.
Gazeteler, röportaj yapan kişinin kendi reklamını yapma aracı değildir. Siz fotoğrafıyla ve yazısıyla güzel bir paket oluşturuyorsanız, bu yeter; sayfalara ünlülerle yan yana fotoğrafınızı koymasanız da olur. Gazete yöneticilerinin artık bu komediye bir son vermesi gerekir...

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA