Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN CAN YANTIR

Hülya Avşar İsveç'te olsaydı...

Pazartesi günü Mevlüt Tezel; Hülya Avşar-Kaya Çilingiroğlu çiftinin kızı Zehra'nın, kafede bir kızın kafasından aşağı çay boca etmesini yazdı.
Aynı olayın herhangi bir Avrupa ülkesinde yaşanması durumunda, ebeveynlere nasıl bir fatura kesilebileceğinden de örnekler verdi.
Yıllar önceydi... İsveç'te anaokuluna başlamıştım.
İlk önce, "Kendi haklarım var ama ben başka insanlarla beraber yaşıyorum. Onların mutluluğu da, hakları da benimki kadar önemli" cümlesini öğrenmiştik. Ortak yaşama ilişkin aldığım ilk dersti.

TOPLUM KURALLARI
Sonra bir gün öğretmenlerden biri, "Toplumda kurallar mutlu olmamız için var. O kurallara hepimiz uyduğumuz takdirde hiçbir sorun yaşamayız" dedi.
O gün öğrendim; alışverişte sıra beklemenin önemini. Sonra sırasıyla sokakta yürürken nelere dikkat etmemiz, çöpleri nereye atmamız, bisiklet kullanırken, kaldırımda yürürken veya biriyle konuşurken nasıl davranmamız gerektiğini öğrettiler.
Belki burada yaşıtlarım okumayı öğrenmeye çalışırken, onlar bize birey olmayı öğretiyordu. O günden sonra hayatta birçok yanlış yaptım ama kurallara ve toplum huzuruna hep uymaya çalıştım.
Öyle öğrettiler çünkü.
Bizde kimse çocuğa birey olmayı ve toplum kurallarını öğretmiyor. İş, Hülya Avşar'ın çocuğunu nasıl yetiştirdiği değil, iş; eğitim sisteminin nasıl fabrikasyon çocuklara imza attığı.
Sen üstte anlattıklarımı 4 yaşındaki çocuğa öğret bakalım; dert, tasa kalıyor mu? Bizde hep kol kırılır, yen içinde kalır. Konuşulan, o görüntülerin nasıl medyaya sızdığı olur. Sonunda ihale mekâna kesilir Mevlüt. Senin sorular da ikinci bir olaya kadar havada kalır…

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA