Survivor yarışmacıları Hakan'la Gizem evleniyormuş.
Aman çok şükür! "Bakın ne kadar mutlu ve uyumlu bir çiftiz, aşktan etrafımıza şaşı bakıyoruz" diyen o itici çiftlerden biri kendileri.
Demet Şener-İbrahim Kutluay, Ebru Şallı-Harun Tan, Pınar Altuğ- Yağmur Atacan gibi çiftler, bu tip samimiyet yoksunu ikililere örnektir mesela.
'Mükemmel çift biziz' demek için gösterdikleri bütün çabalara rağmen çizdikleri buz gibi, içtenlikten nasibini almamış, plastik, donuk tablonun sadece kendileri farkında değil. İşleri güçleri poz. Aman neyse, bana ne oluyorsa?!
Yaz gribinde üçüncü haftaya girdim. Bütün kış domuz gibiydim, nezle bile olmadım ve bununla övündüm durdum.
Allah'ın tokadı Temmuz sıcağında geldi! Fakat duyduğum kadarıyla bu sene çevremdeki herkes bu yapışkan ve bir türlü gitmek bilmeyen virüsten nasibini almış.
İki ay çekeni de var üç ay öksüreni de. Her gribe bir ad takmak adettendir, bunun isim annesi de ben olayım; Kene gribi.

SİRK GİBİ!
Üç haftadır evde yatınca en güzel yaz davetlerini de hep kaçırdım tabii...
Ama en çok üzüldüğüm Urla Şarapçılık'ın, Urla'daki gecesiydi. Duyduğuma göre çok kalabalık ama çok da eğlenceli bir geceymiş.
Zaten içinde Bülent Akgerman isminin geçtiği bir davetin tatsız-tuzsuz olması ne mümkün. Tüh yaa! Hay kenesine dee gribine deee... Neyse artık bir dahaki sefere!
Şu Star'daki yarışma nedir Allah aşkına? Daha doğrusu bunun nesi akademi nesi yarışmadır? Bildiğin çadır tiyatrosu! Çok kötü sesler, çok kötü yorumlar...
En ufak bir ışık saçmayan yarışmacılar. Peki, o hepsi birbirinden yetenek abidesi yarışmacıların ve de sunucunun o kılık kıyafetlerinin hali nedir öyle? Sirk gibi bir ortam...
Ay ay hele bir yarışmacı çıktı geçen akşam, böyle pelerinli falan...
Metin Milli'yle 'Dracula' karışımı bir şey. Bir de o gotik makyajı ve tarzıyla 'Ah Bu Şarkıların Gözü Kör Olsun'u söylemedi mi?
Gül gül öldük... Bram Stoker'la radyo günleri!
Bu arada aynı yarışmadaki jüri üyesi Ajda'nın 18 yaşındaki bir yarışmacıya "Kıyafetin çok hoş, adeta genç kız gibisin" demesi de ayrı eğlenceliydi. Diyorum size artık Ajda'nın kusuruna bakılmaz diye...

MESUT YAR
Bana hastalığın armağanı; Mesut Yar'ın artık sabah değil gece programı yaptığını öğrenmem oldu.
Okan Bayülgen'in, Beyaz'ın ilk zamanları gibi.
Ne güzel, stüdyoda gereksiz kalabalık ve gürültü yapan ergenler olmadan, sakin ama eğlenceli sohbetler ediliyor, izlemesi de çok keyifli oluyor. Geçen hafta program konuklarından biri Çelik'ti ki kendisini hiç haz etmem.
Ama programın sıcaklığından mıdır nedir o bile gözüme pek şeker göründü.
Aslında öyle görünmedi, bildiğin komik ve sevimliydi. Demek boşuna kasmış bunca yıl kendini.
Sürmeli göz, balon kol Doğuş, 'İkinci Sayfa' programında "Keşke şeriat çıksa" demiş.
E onun hazır çıkmışı(!) var, çekip gitsene oralara. Hem o gözünün altına bir parmak sürdürdüğün kalıcı boyaların ve steroidle şişirdiğin bidon bedeninle çok ekmek yersin oralarda. Malum Araplar, Farslar abartıyı, rüküşü pek sever.
Ha bir de şeriat af mı len? Keşke çıksaymış!...
İçerde yattığın zamanlarda ağız alışkanlıklarından biri olmuş zaar...