Bizim de olayımız bu; köşecilerin yani... Konuyu yakaladın mı, üstün fikirlerini beyan edeceksin.
Bir de köşecileri; burnu büyük, megaloman, her haltı bilen kişilikler zannediyorlar. Yahu ne yapalım, ekmek parası!
İşin gideri bu, yolu bu; başka çaresi yok. Yaz bakalım haftada dört-beş gün börtü böceği, baharın güzelliğini, övgü dolu sözleri...
Olmuyor yani.
Hele magazinin tatlı-ekşi, biraz biberli, çoğu zaman boş ama eğlenceli dünyasına dalmadan hiç olmuyor.
HELAL OLSUN YILDIZ'A!
Misal dün sabahın en gırgır magazin haberlerinden biri; müthiş şarkıların yazarı, harika ses, deli nefes Yıldız Tilbe'nin saçlarıydı.
Ebru Gündeş'in verdiği bir davette basının karşısına çıkmış Yıldız Tilbe.
Bu kez çılgınlığı saçlarıymış; dipleri turuncu, uçları mor.
Neymiş; "Yıldız Tilbe'nin saçları şaşkınlık yaratmış."
Bir gram şaşırdıysam Ayşe değilim; tam Yıldız Tilbe'lik bir hareket!
Bence çok da yakışmış.
Evet, evet yakışmış.
Çünkü onun sınırlarını paşa gönlü belirliyor. İçinden geldiği gibi dans ediyor, hissettiği gibi unutulmaz şarkılar yazıyor, modaya aldırmadan güle oynaya giyiniyor. Saçlarının da küt kesim, fönlü ve tek renk olmasını bekleyemezdik herhalde!
Helal olsun Yıldız'a; cesareti için, kendi olabildiği için, dalgasını geçebildiği için. Seviyorum onu.