'O, Guardiola'nın akıl hocası', 'Çılgın ve hücumcu', 'Jose Mourinho gibi çılgın ve cesur...' Bizim spor medyası; Fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü olmasına kesin gözüyle bakılan Vitor Pereira'yı öyle allayıp pullamış ki, sanki teknik direktör değil de Mel Gibson'ın oynadığı 'Cesur Yürek' geliyor. Bir hocanın arıza biri olmasının takıma faydası ne?
İsmail Kartal için de 'Fenerbahçe'nin Pep Guardiola'sı olacak' diye yazmışlardı. Pereira hakkında bilgi sahibi olmak için çok uzağa gitmeye gerek yok; internette kariyeri yazıyor. Pereira, Avrupa'da başarılara doymuş, Porto'yu Şampiyonlar Ligi'nde ilk turdan, UEFA'da da ilk 32'den eletince ipi çekilmişti.
Ve Guardiola'nın bile akıl danıştığı bu müthiş hoca, bula bula kendine S. Arabistan'dan Al-Ahli takımını bulmuş, orada üçüncü olunca soluğu Olympiakos'ta almış. Pereira için 'Olympiakos'u şampiyon yaptı' diye yazmışlar. Yahu ekonomik krizle birlikte Olympiakos ile diğer takımlar arasında fark daha da açıldı, kırmızıbeyazlılar bu sezon 42'nci şampiyonluğunu ilan etti, bu mu başarı?
Pereira'nın, Olympiakos ile direkt Şampiyonlar Ligi'ne katılmak varken Fenerbahçe'yi, yani parayı seçmesi de hırslı, cesur biri olmadığını gösteriyor. Fenerbahçe için doğru adres Aykut Kocaman'dı, maceraya atılmaya hiç gerek yoktu.