Türkiye'de faaliyet gösteren Japon ilaç şirketi Daiichi Sankyo'da işten çıkarılan çalışanlar; şirketin, Daiichi ilaçlarını daha çok yazan doktorları ödüllendirdiğini iddia etti.
Doktorlar, ceplerinden para çıkmadan yurt dışındaki kongrelere gönderiliyormuş.
Ayrıca ilaç mümessilleri, yasak olmasına rağmen doktorların yazdığı reçeteleri şirket yöneticileriyle paylaşıyormuş.
Bu yeni bir şey değil ve doktorlara hediye, gezi adı altında rüşvet veren birçok firma var. Daha önce ilaç mümessillerinin itirafları haber olmuştu. Mümessiller; hediye taşıdıklarını, doktorların çocuklarını okuldan aldıklarını, kredi kartlarını ödediklerini itiraf etmişti. Arabasının camına film taktırtan, yazlığını boyatanlar bile var.
Büyük ilaç firmaları ise doktorların önüne harita açıp 'Yer beğen, seni tatile göndereyim' diyor. Bunları yapanlar, elden rüşvet para da verir değil mi?
Sağlık Bakanlığı, son dönemde sıkı denetimler yapsa da, reçeteli ilaçlarda suistimaller bahsettiğim haberde olduğu gibi devam ediyor. İlaç firmalarının eczanelerde de adamları var. Doktorların hangi ilaçları kaç kez yazdığını not alan eczacılar ve bu verilerden oran çıkaran mümessiller bulunuyor.
Örneğin şöyle bir iddia var: Medikal firmaları, hekimlere yüzde 15 pay veriyor. Bu yüzden göğüs ağrısı olan her hastaya anjiyo, 'Dizim ağrıyor' diyene protez yapılıyor. Peki çözüm ne olabilir? ABD'deki gibi reçeteli ilaçlara reklam yapma izni verilmeli mi? Fazla bir değişiklik olmaz; sonuçta reçeteyi, ilaç firmalarından rüşvet ve hediye alan doktorlar yazıyor. Türk Tabipleri Birliği, biraz da bu konulara muhalefet etse ya!