Haziran ayında Süper Lig'e kaldığı yerden devam edilmesi bekleniyor.
Geçtiğimiz ay bu konudaki çekincelerimi yazmıştım.
Gelinen noktada şimdi maçlara çıkmak istemeyen kulüpler, teknik direktörler ve futbolcular var. Şampiyonluk umudu az olan Beşiktaş, Fenerbahçe ve şu an lider olan Trabzonspor camialarına "Lig son haliyle tescillensin" dense kabul ederler.
Şampiyonluk şansı fazla olan Sivasspor'un teknik direktörü Rıza Çalımbay bile şu an ligin başlamasını istemiyor. Başakşehir yönetimi ligin son haliyle tescil edilmesine itiraz edebilir ama üzerlerinde taraftar baskısı yok. Yani insan sağlığı adına alınacak her kararı Başakşehir kulübü de kabul edebilir.
Ligin devam etmesini yayıncı kuruluş, Galatasaray camiası ve kümede kalma ihtimalinin olduğunu düşünen takımlar dışında isteyen yok sanırım. Sağlık Bakanlığı "Ligi başlatma sorumluluğu sizde" deyip topu Futbol Federasyonu'na attı.

3 FUTBOLCUDA VİRÜS!
Sanırım şu an kimse Nihat Özdemir'in yerinde olmak istemez. Allah korusun futbolculardan bazıları virüs yüzünden hayatını kaybetse Özdemir'i sorumlu ilan edenler çıkabilir.
Geçtiğimiz ay çok basit bir soru yöneltmiştim: Maçlar oynanırken bir futbolcuda virüs çıkarsa ne olacak? Bu soruya "Virüs çıksa da lig devam eder" diyenler var. Ama bu öyle illet bir virüs ki, bir kişide çıktı mı hızlı bir şekilde yayılıyor. Peki, Galatasaray ya da Trabzonspor'da bir futbolcuda çıkan virüs ikiüç günde 10 futbolcuya bulaşırsa ne olacak?
Bakın Brezilya'nın ünlü Flamengo kulübü personel, teknik heyet ve futbolcular dahil 293 kişi üzerinde yapılan koronavirüs testlerinde 38 pozitif sonuç aldıklarını duyurdu. Pozitif çıkanların üçü futbolcu! Flamengo'nun 40 yıllık masörü Jorge Luiz Domingos Jorginho, geçtiğimiz günlerde 68 yaşında koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Bu işin şakası yok! En azından Ağustos ayına kadar beklenmeli!

Muğla, ikinci İstanbul olabilir!
Muğla genelinde koronavirüs seyahat kısıtlamasının sona ermesiyle kente giriş yolları üzerinde yoğunluk yaşandı, araç kuyrukları oluştu. Bodrum'da, Marmaris'te evi olan, çalışmak zorunda olmayan ya da esnek çalışma düzenine sahip olanlar haliyle yazlıklara akın ediyorlar.
İnsanlar büyükşehirlerde balkonsuz, daracık evlerde karantina günlerini geçirmek yerine yazlığında kalmak istiyor. Yoğunluk yaz sezonu yaklaştıkça daha da aratacak.
Muğla'ya gidenler şu olasılığı akıllarından çıkarmasınlar: Muğla, virüs vakalarında ikinci İstanbul olabilir ve şehirde sağlık hizmetleri salgın yoğunluğunu kaldıracak kadar gelişmiş değil!

Maske modada yeni trend
Cinsiyet, sosyal konum, zenginfakir ayırımı yapmayan demokratik bir virüs var karşımızda. Adeta piyango gibi, kime, nerede çıkacağı belli değil! Havada bile üç saat asılı kalan koronavirüsün yol açtığı salgın azalsa bile maskeler uzunca bir süre vazgeçilmezimiz olacağa benziyor.
Maskelerin zaman içinde evrim geçireceğine ve önemli bir moda aksesuvarı olacağına inanıyorum.
Örneğin Almanya merkezli bir tasarım kolektifi olan Plastique Fantastique, yeni bir maske tasarladı.
Şeffaf ve içi boş iki yarıküreyi birleştiren tasarımcılar, bunu kafalara uyan bir maske haline getirdiler. Bu ikonik tasarım, 50'lerin bilim kurgu çizgi romanlarından esinlenerek yapıldı.
Bu maskenin kullanımı rahat mı şüpheliyim ama bilimkurgu filmlerindeki gibi havalı durduğu kesin. Bir partiye normal tel maşalı maske yerine bunu takıp gidebilirsiniz!
Özetle yakın gelecekte daha tarz, havalı maskeler kullanacağız.
Bazılarında spor kulüplerinin armaları bazılarında baskılı tişörtler gibi sloganlar olacak. Seksi, fütüristik, grotesk vs. farklı maske tarzları olacak.