Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Yalaka sanatçı kimdir kim değildir?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun çağrısıyla bugün düzenlenecek 'Milletin Sesi' mitingine sanat camiasından destek geldi. Bazı sanatçılar, paylaştıkları videolarla, vatandaşları mitinge çağırdı.
Çağrı yapan isimler arasında Metin Akpınar, Zülfi Livaneli, Ataol Behramoğlu, Rutkay Aziz, Ahmet Ümit, Burhan Şeşen, Nur Sürer, Belkıs Akkale, Zuhal Olcay, Cahit Berkay gibi önemli sanatçılar var.
Herkes gibi sanatçıların da ifade özgürlüğü var. İstedikleri siyasetçiyi destekleyebilirler. Bence bu duruş "Aman kimseyle kötü olmayım" diye herkese mavi boncuk dağıtmaktan daha erdemli.



Örneğin ABD'de bazı sanatçılar siyasi partilerin mitinglerinde aktif rol üstleniyorlar. Kimse de "Sen niye bu siyasetçiyi destekledin?" diye hesap sormuyor.
Bizde ise durum epeyce farklı! Bir sanatçının iktidar partisini ve siyasetçilerini desteklemesi direkt 'yalakalık' olarak görülüyor. Sanatçı bu desteğinin karşılığında maddi menfaat sağlıyorsa elbette bu 'yalakalık' olur ve etik değildir.
Peki, muhalif partilerin yandaş ve yalaka sanatçıları yok mu? Elbette var. Ama muhalefeti açıkça destekleyip, sonra muhalefet partilerden maddi destek almak, belediyelerin konser ve etkinliklerine para karşılığında çıkmak bizde 'yalakalık', 'yandaşlık' olmuyor!



Elbette menfaati için iktidara yalakalık yapan sanatçılar da var! Ancak menfaat için değil gerçekten sevdiği ve inandığı için Başkan Erdoğan'ı destekleyen sanatçılar sosyal medya ve medyada hunharca linç ediliyorlar.
Muhalif kimliğiyle tanınan birçok sanatçı sırf Sabah'a röportaj verdiği için bile linç edildi, kendi mahallesinde istenmeyen insan ilan edildi.
Aynı şekilde Erdoğan'ın davetine katılmak bile linç nedeni sayılıyor! Oysa o davet milleti temsil eden en üst makamdan geliyor! Örneğin bazı sanatçılar "Aynı fikirde değilim ama halkın seçtiği Erdoğan'a ve o makama saygılıyım" deyip, davete katılınca bile linç ediliyorlar!



TUTARSIZLIK
Kimseyle çıkar ilişkisi olmayan, Şener Şen'i bile Erdoğan'dan ödül aldı diye linç ettiler. Erdoğan'ı konserine davet ettiği için Fazıl Say'a demediklerini bırakmadılar!
Kılıçdaroğlu'nun mitingine videolu destek çağırısında bulunmak, muhalefet partilerden ödenek almak, etkinliklerine para karşılığı katılmak ilkeli bir sanatçı duruşu oluyor ama Başkan Erdoğan'ın verdiği ödülü almak, iftar sofrasına katılmak 'yalakalık', 'yandaşlık' oluyor! Bu nasıl bir çelişkidir.
Nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan ahmakça.

FİNLANDİYA'DAN BÜYÜK REST!
Finlandiya'nın NATO üyelik başvurusunu veto edeceğimizi açıklayınca bu ülkenin siyasetçileri, teröristlere desteği kesmek yerine Türkiye'ye karşı boykot çağrısı yaptılar.
Finlandiyalı milletvekili Mikko Karna, Twitter'dan "Türkiye'de tatile gitmeyelim, Türk kebabı yemeyelim" çağrısında bulundu.
Türkiye'yi geçtiğimiz yıl Finlandiya'dan 30 bin turist ziyaret etmiş. Her yıl ülkemize gelen 5 milyon Rus turistin yanında devede kulak kalır. Kebap ve 30 bin turistle bizi korkutacaklarını sanıyorlar iyi mi?
Bizde Finlandiya'nın eğitim sistemini, sosyal devlet anlayışını öven çok olur. Peki, en iyi eğitim sisteminden çıkan sonuç kebap boykotu mu? Dolar yakanlardan ne farkı var bunun?



CEM YILMAZ'IN FEDAİSİ
'Erşan Kuneri' dizisinin oyuncularından Zafer Algöz, Twitter'dan bir takipçisinin "Keşke sen ve Cem ağabey, 'Gibi'de bir bölüm de olsa oynasanız. Ne güzel olurdu Feyyaz Yiğit komedisinde sizi görmek" sözlerine, "Feyyaz Yiğit komedisi mi?" yanıtını vererek, güldü.
Bir başka takipçinin 'Kooperatif Kemal favori bölümüm. İçinde bir tık 'Gibi' esintisi hissetim gibi" yorumuna da Algöz, "Gibi'nin bu seviyeye gelmesi için 2 fırın ekmek, 4 fırın da İzmir boyozu yemesi gerek" diyerek dalga geçti.
Hatırlarsınız şarkıcı Ayça Tekindor, 'Arif V 2016' filmi için "Muhtemelen hayatımda izlediğim en kötü film. Gerçekten şaşırdım" demişti. Algöz de "IBAN'ı gönder, paranı geri göndereyim" diye karşılık vermişti.
Bunun gibi başka örnekler de var.
Aslında Algöz'ün Yiğit'i hafife alan yaklaşımını en iyi Yılmaz anlamalı. Yılmaz da kariyerinin başında komedi ustaları tarafından önemsizleştirilmeye çalışılmıştı.
Kişisel fikrimi sorarsanız Yiğit, bir Cem Yılmaz değil ve onun gibi olamaz. Ama Yiğit yolun başında ve komedide farklı bir dil geliştirdiği aşikâr. Daha iyi yerlere gelecek inşallah.
Yılmaz eskiden gençlere destek olurdu. Şu an sinemadaki rakibi Şahan Gökbakar'ın skecinde bile oynamıştı.
Bence 'Gibi' dizisini polemik konusu yapmak Yılmaz ve ekibi için hoş olmadı.
Ne gariptir Yılmaz'ın filmini beğenmediğini söyleyenlerin karşısına ilk Algöz çıkıyor. Sanki Cem Yılmaz'ın fedaisi gibi!
Algöz, dizide Yılmaz'ı sürekli "Dur oğul" diye dizginliyor. Gerçek hayatta tam tersi olmalı!



YAKLAŞAN GIDA FELAKETİ
Yeni yıl kapaklarında geleceğe dair verdiği mesajların doğru çıkmasıyla ünlü The Economist dergisinin son kapağının başlığı 'Yaklaşan gıda felaketi!' Kapaktaki buğdayların başları küçük küçük kuru kafalar ile resmedilmiş! Anlayacağınız tehlike büyük!
Küresel ısınma, kuraklık, nüfus artışı dünyada gıda sorunu yaşanacağının sinyallerini veriyordu. Bir de bunlara Kovid-19 salgını ve enerji krizi eklenince küresel ekonomi büyük darbe aldı. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ise kıtlığa giden süreci hızlandırdı.
Dünyanın tahıl ambarı Ukrayna'daki depolarda duran 40 milyon ton tahıl çatışmalar nedeniyle ihraç edilemiyor.
En büyük ikinci buğday üreticisi Hindistan'da buğday ihracatını askıya almasıyla yılbaşından bu yana yüzde 53 artan buğdayın fiyatlarının daha da artması bekleniyor.
The Economist, temel gıdaların yüksek maliyetinin, yeterince yemek yiyeceğinden emin olamayan insan sayısını şimdiden 440 milyon artırarak 1,6 milyara çıkardığına dikkat çekiyor! Ve savaş uzarsa Rusya (en çok buğday üreten 3. Ülke) ve Ukrayna'dan gelen tedarik sınırlı olursa, yaklaşık 250 milyon kişinin kıtlığın eşiğinde olacağını öne sürüyor.
Türkiye buğday üretiminde dünyada 10. Dünya nüfusunun yüzde 1'i olmamıza rağmen, tüm buğdayın yüzde 3'ünü üretiyoruz. Ama buğdayımızı işleyip sattığımız için bizde de sıkıntı çıkabilir.
Ekilebilecek her alanı ekmeliyiz! Köyden göçü önlemeliyiz!
Bir avuç toprağın, bir avuç altından daha değerli olacağı günler yaklaşıyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA