Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖZGE'NİN NOT DEFTERİ ÖZGE ULUSOY

Bir tabloyu giymek ister misiniz?

Moralinizi bozmak istemem ama sonbahar yaklaşıyor. 'Daha tatile çıkamadım' diyenleri duyar gibiyim ve yazın biteceği düşüncesini aklımdan çıkarmak istiyorum ama nafile. Ünlü Hollandalı ikili Viktor&Rolf'un harika yeni koleksiyonu ile ilgili haberlere bakarken sonbaharın geliyor olmasına açıkçası alışıverdim. Bunun da ötesinde moda ile sanat arasındaki çok sıkıfıkı ama bir o kadar da reddedilmeye müsait ilişki hakkında düşünmeye başladım.
Moda için 'ciddiye alınamayacak kadar uçarı, göz ardı edilemeyecek kadar önemli' tanımı aslında çok uygun. Moda tasarımının benim için her zaman çok değerli bir zanaat olan terzilikten çok daha fazlası olduğunu artık tartışmayacağımız bir dönemde yaşıyoruz. Moda tasarımının tatbiki sanatlar ile güzel sanatların tam kesiştiği yerde durduğunu söylemek bana çok daha kolay geliyor.
Seneler önce Hüseyin Çağlayan'ın endüstriyel tasarım ile moda tasarımını birleştirdiği o müthiş koleksiyon ve defilesi aklıma geliyor.
Viktor&Rolf'un Walking Canvases (Yürüyen Tablolar) isimli tasarımları da bana Çağlayan'ınki gibi ufuk açan bir birlikteliği hatırlattı.
Amsterdamlı ünlü ikili, 8 Temmuz günü Paris'te gerçekleştirdikleri defilede herhangi bir müzede olduğu gibi beyaza boyalı duvarların üstüne asılan lila, eflatun ve pembe renkli, püskürtme tekniği ile yapılmış tabloları, podyuma sade jean kıyafetler ile çıkan mankenlere 'giydirdiler'. Duvardan indirdikleri tabloları; daha önceden esnekleştirilmiş bronz klasik çerçeveleri sayesinde eğip büküp kırarak mankenlerin üstüne birer elbise, etek, tunik şeklinde yerleştiren Viktor&Rolf, sadece resim sanatı ve modayı değil, endüstriyel tasarımı da işin içine başarılı bir şekilde katmış. Daha önce Hollandalı ressam, modern resmin öncülerinden Vincent Van Gogh'un tablolarından esinlendikleri floral desenli gece kıyafetleri tasarlayan tasarımcı ikilinin; Rönesans'tan itibaren resim geleneği bu kadar güçlü bir kültürden geldiklerini düşünürsek, sanat ile modayı bir araya getirmeye bu kadar meraklı olmasına çok da şaşmamak lazım. Peki bu cesur tasarımları giyebilir miyiz? İşte modayı güzel sanatlardan ayırırken tatbiki sanatlar içerisine sokan taraf da bu sanırım; işlevsellik yani giyilebilir ve kadınları daha güzel gösterebilir olma ihtiyacı.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA