Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Habertürk’te dans yasak başka her şey serbest

2019 yılında zor yerden sorup Fatih Ataylı'yı yayından kaçıran spiker Hande Sarıoğlu, Habertürk'ten kovulmuş.
Gerekçe olaraksa Sarıoğlu'nun evde çekip sosyal medya hesabından yayınladığı dans görüntüleri gösterilmiş.
Habertürk'te FETÖ'yü eleştiren haberleri silip özür metinleri yayımlamak serbest...
Ekranlardan halka "öküz, cahil" diye hakaret etmek de serbest...

Hakkındaki itibar suikastına karşı cevap hakkını kullanmak için yayına bağlanan konukların sesini kapatmak da...
Hatta sonunda T olmayan Emrah Serbes'in sahte sağlık raporunu mahkemeye sunan avukatları ekranlara çıkartıp hukuk otoritesi diye pazarlamak bile serbest.
Ama spikerlerin evlerinde dans etmeleri büyük ayıp ve yasak.
Geçmiş olsun Hande Hanım.

***

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz


LÜZUMSUZ HAREKETLER BUNLAR

Ortalıkta bir video dolanıyor. Melih Bulu'nun arkadaşı olduğunu söyleyen biri, Boğaziçi Kampüsü'nün içinde öğrencilere çikolata dağıtıyor.
Öğrenciler "Biz senin canın değiliz. Al çikolatanı..." falan diyerek maskesinden yüzünü seçemediğimiz adamla dalga geçiyorlar.
Görüntüleri izlerken tek kelimeyle utandım.
Hukukun tanıdığı bir hakkı kullanmak için sululuğa gerek var mı? Adam gibi derdinizi anlatamadıklarınızı çikolatayla mı ikna edeceksiniz. Dün Vedat Bilgin hatırlatıyordu, Şerif Mardin gibi bir değeri bile Boğaziçi'nden istifa etmeye mecbur bırakan tutuculuğa karşı böyle mi duracaksınız?
Bu ezik tavrın adı diyalog çabası falan değil, düpedüz lüzumsuzluk.
Melih Bulu'nun kariyerini değil, seçilmiş meşru iradeye sokak kabadayılığıyla geri adım attırma girişimlerini dert edenleri daha fazla utandırmayın.

***


İSTİKBAL MERKÜR RETROSUNDA DEĞİLDİR

Nispetiye Caddesi'nde yürüyüş yapan Boğaziçi eylemcilerine "Aşağıdan gidin" diyen bir polisin sözünü "Aşağı bak" diye çevirip günlerce "Aşağı bakmayacağız" ajitasyonu yaptılar.
Şimdi Türkiye tarihinde ilk kez bir iktidar uzay ajan diyor, Ay'a gitmekten bahsediyor. Başlarını kaldırıp bakmıyorlar bile.
Tek yaptıkları, kafalarını gömdükleri çukurdan, bu vizyona ayrılan bütçeyle dalga geçmek. Bu yola yıllar önce çıkan ABD'nin NASA'sıyla kıyaslar yapmak.
İstikbalini Merkür retrosu geyiklerinde arayanlar bu ülkeye umut olabilir mi?

***


I. OSMAN

Eski AK Parti
Milletvekili Osman Can, Halk TV'de yüzde 52 oyla seçilen Türkiye Cumhurbaşkanı'nın krallardan, Osmanlı padişahlarından daha yetkili olduğunu anlatıyor.
Mübalağa ya da espri yapmıyor. Anayasa uzmanı ya, bunu ciddi bir tezmiş gibi anlatıyor.
Halk TV spikeri bile şaşırıyor, "Erdoğan'ın mı" diye soruyor ama Osman frene basmıyor... Örneklerini peygamberlere kadar götürüyor. "Bir meleği Cumhurbaşkanı seçseniz iblis olur" diyor.
Yok, tabii ki "kâinat imamına" kadar uzanmıyor.
Osman'a bir katkı da ben yapayım.
Cumhuriyetimizin mutlak monarşilerden geri olduğunun, ülkedeki seçilmişlerin krallardan daha fazla yetkiye sahip olduklarının asıl kanıtı, Can'ın bir dönem daha milletvekili adayı gösterilmemesidir.
Yalansa yalan de Osman?

***


II. OSMAN

Devletlerin zaman zaman casus takası yaptıklarını biliyoruz.
Bundan bir buçuk yıl önce "Casus Brunson gibi Osman Kavala'yı da sahiplenecek bir ecnebi devleti çıksa ne iyi olur değil mi? Hiç olmazsa dışarı çıkması karşılığında memlekete hayrı dokunacak bir şeyler elde ederdik" diye yazmıştım.
Ancak o zamanlar neyi kastettiğimi soranlar olmuştu. Sanırım şimdi anlamışlardır. Zira dün ABD "Derhal serbest bırakılmalı" diyerek Kavala talebini Türkiye'ye resmen iletti.
Rahip Brunson için özel uçak göndermişlerdi... Çok önemsedikleri Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı diye bildiğimiz Kavala için de hiç olmazsa birinci sınıf bilet rezervasyonu yaptırmışlardır artık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA