Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Meral dede!

Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısında Kılıçdaroğlu'na her zamanki gibi "Bay Kemal" dedikten sonra İYİ Parti Genel Başkanı'na da "Bay Meral" diye seslendi.
İYİ Parti yöneticileri, Erdoğan'ın bu ifadesine aşırı anlamlar yüklüyorlar. Hatta içlerinde Erdoğan'ın yaptığının tüm kadınlara bir saldırı olduğunu söyleyecek kadar uçanlar bile var.
Belli ki kamuoyunu ikna edemedikleri İkizdere provokasyonunu unutturup mağdur rolü oynamak istiyorlar.
Bence zorlamasınlar...

Zira ortada gülümseyip geçilecek bir dil sürçmesi olduğu açık.
Hem ne biliyorsunuz, belki de Cumhurbaşkanı'nın aklına Meral Akşener'in 2017 yılında Antalya'daki bir iftar programında söyledikleri gelmiştir...
Dün caps'leri ortalıkta geziyordu, görmüşsünüzdür, Meral Hanım aynen şöyle söylemiş:
"Zaten torun bana dede diyor. Oğlan bizim baştan aşağı babaanneliği koydu bir kenara, dede aşağı dede yukarı." (Cumhuriyet)
Kaldı ki, yüzünüzü güldürsün diye hatırlattığım bu örnek tek değil. Akşener'in dili de hep fazlasıyla "erkekçe" oldu.
Hatta kendinden bahsederken bile çoğu erkekten daha maço bir tavır takınıyor...
"Ananızım" diyor, "Bacınızım" diyor... Hatta görüyorsunuz, yeri geliyor torunlarının ağzından "Dedenizim" bile diyor.
Evet, tüm dünyada erkeklerin alanı sayılan siyasette kadın olmak kolay değil.
Ama bir kadın olarak politikada var olmanın tek yolu da erkek taklidi yapmak, onların jargonunu kullanmak değil.
Üstelik "kadın" bir muhalefet lideri olarak farklı dil ortaya koyacağı, seçmenin dikkatini çekecek onca yakıcı gündem önünde durduğu halde.

***


SEDAT AVNİ'NİN GAZI KAÇTI
Gelelim neredeyse bir ayımızı çalan, bize gerçek gündemlerimizi unutturan malum mevzuya...
Operasyon yiyeceğini anlayınca, Türkiye'nin bölgedeki bir numaralı düşmanı Birleşik Arap Emirlikleri'ne sığınan Sedat Peker'in videolarına ilgi büyüktü.

Aslında kamuoyu, Peker'in anlattığı dedikoduları 17-25 Aralık'tan beri Fuat Avni gibi kadroluların ağzından defalarca duymuştu. Ama muhalefetin yurt dışından Türkiye'ye yönelen manipülasyon faaliyetine omuz vermesiyle, bu süreçleri hatırlamayan gençlerin kafasını bulandırmayı başardılar.
Gelin görün ki her yalan rüzgârının bir sonu var.
Bugüne kadar ilişki içinde olduğu gazetecilere yönelttiği suçlamalar hariç ortaya hiçbir somut delil koyamayan Peker, kurusıkı cephanesindeki son mermiyi de kamuoyunun tanıdığı eski bir meslektaşımıza sıktı.
Dün sosyal medya, işin artık kadın-erkek demeden insanların onurlarıyla oynama boyutuna geldiğini söyleyenlerin günah çıkarmalarıyla doluydu.
Ama bu saatten sonra nafile...
Çünkü popülizme kapılıp bu rezil operasyona önce destek veren, şimdi ise "ahlaksızlık" diye söylenenler tarihe geçen rezilliğin ortağıdır.
Ne kadar numara yapsalar boş. Canlı canlı izledik işte.

***


UZAYLI FALAN OLABİLİR
Yalnızca bizde değil, tüm dünyada gündem çok hızlı değişiyor.
Ama her yerde halkın önüne konan, temcit pilavından başkası değil.
ABD medyası da bugünlerde yine "uzaylılar" mevzusunu ısıtıyor. NASA'dan, Pentagon'dan, Beyaz Saray'dan gizemli açıklamalar yapılıyor.

Biden seçilince kazanmış sayılan ve popülaritesi yeniden artan Obama bile geçtiğimiz günlerdeki bir televizyon yayınında şunları söyledi:
"İşin doğrusu şu: Gökyüzünde nesnelerin görüntüleri ve kayıtları var ve biz onların tam olarak ne olduklarını bilmiyoruz."
Gel de şimdi NASA'nın bayram değil seyran değil, geçen gece İstanbul'un uzaydan çekilmiş görüntüsünü yayınlamasından işkillenme...
Kızmayınız, bizi siz bu hale getirdiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA