Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

3. Doz BioNTech ve ötesi...

Türkiye'de piyasaya çıkan BioNTech hatırlatma dozuna 4.'nün de yolda olduğunu unutturmamak için bu isim verilmiş olmalı.
Zira biliyorsunuz hala, iki doz olduğu halde "aşısız" sayıldığını unutan faniler var.
Çok saldılar, kendilerine gelmeliler.
Baksanıza, Bilim Kurulu Üyesi Tevfik Özlü de "Pandemi pek bitecek gibi görünmüyor" demeye başladı... Ancak düzenli olarak aşılanmaya devam etmeliymişiz.
Aklıma, kasım 2020'de Guardian'a verdiği röportajda aşının koronavirüs salgınını bitireceğinden emin olduğunu söyleyen BioNTech'in kurucu ortağı Prof. Dr. Uğur Şahin geliyor...
Bu işi tek dozda bitirecek gibi konuşan ve bir yılda Forbes'un milyarderleri arasına girecek kadar para kazanan Şahin şimdilerde de "bir 10 yıl falan sürer herhalde" diye öngörülerde bulunuyor.
Şirketinin yönetim kurulu hedefinden mi yoksa bilimsel verilerden mi bahsediyor bilmiyoruz. Ama yılda iki dozdan hesaplasan, neresinden baksan iyi para.

Üstelik biliyorsunuz bu aşı garip bir "emtia."
Arzı talebinden fazla olduğu halde fiyatı asla düşmüyor.
Tek ses küresel medya sağ olsun, reklam maliyeti de "çok düşük."
Evet, konu insani, hayat memat meselesi deniyor ama karından azıcık fedakarlık edeni de görmedik.
BioNTech'in tek başına, bu sene Almanya'nın ekonomik büyümesine %0.5 katkı sağlaması bekleniyormuş mesela.
İyi de...
Madem herkes vurulmadan çalışmayan bu mRNA aşıları tek kurtuluşumuz, illa ki yeryüzünde herkes olmalı. Öyle sürü bağışıklığıyla, inaktif aşılarla falan olmuyor...
O halde dünyada tek doz aşı yüzü görmemiş milyarlarca insana daha çabuk ulaşmanın yolu belli.
Öyle astronomik karları unutacaksınız.
Uyuşturucu kartelleri bu kadar kar marjlarıyla çalışmıyor.
Sakın "serbest piyasa kardeşim, işine gelirse" deyip bilim insanı kişiliğinizden taviz vermeyin.
O zaman niye pazarında malına devletler çığırtkanlık yapıyor..? Hatta seyahat, çalışma, kamu hizmetlerinden yararlanma gibi temel evrensel hakların kısıtlanması yoluyla dayatılıyor diye sorarlar adama...
Gerçi her bilimsel soruya karşı atacak bir sloganınız ya da cepte bir küfrünüz var ama benden söylemesi, artık işiniz zor.
Tüketici bilinçleniyor.

***


MİLLET İTTİFAKI KÖPRÜYÜ GEÇERKEN...
43. İstanbul Maratonu'nda koşan kitlelerin önünden yürüyen Millet İttifakı'nın ağır topları seçtikleri göğüs numaralarıyla mesajlar vermişler.
Kemal Kılıçdaroğlu 1923'ü seçmiş.
Ekrem İmamoğlu 34 taksi plakasını seçerken eşi Dilek İmamoğlu 1934'ü beğenmiş. Ya kadınlara seçilme hakkının verilmesini hatırlatmak istemiş ya da sadece 19'u kocasının 34'ün yanına yakıştırmış.

1919 numarayla yürüyen
Canan Kaftancıoğlu'nun yanındaki Aylin Nazlıaka da 06'yı Mansur Yavaş'ın yerine seçmiş olmalı.
Köprüde Kemal Beyin yanında yürüyen Meral Akşener ise "2023 numarasının ne anlama geldiğini soran gazetecilere sadece "Şimdi, yani 2023..." demiş. Gülüşmelere neden olmuş.
Ne yapsın, aklı, tam HDP'ye çakıp aldığı puanları çarçur eden Türk siyasetinin 100 numarasında olmalı.
Millet ittifakı'nın üçüncü ortağı HDP'liler ise fotoğraflarda görünmüyorlardı.
Köprüyü geçene kadar gönüllerindeki göğüs numaralarını çıkarttıkları için seçilmiyor da olabilirler tabii...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA