Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

HDP artık masada

Sesli dinlemek için tıklayınız.

6'lı masa kurucuları, daha fazla HDP'yi masanın altında tutamadı ve HDP masanın tam ortasına oturdu. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener dışında kimse de bundan rahatsız değil.
Şimdi Akşener'in bu rahatsızlığını nasıl gidereceği merak ediliyor. Sıkıştığı çok açık. Masayı terk etse altında kalacak, HDP'yle aynı masayı paylaşsa sokağa çıkamayacak. Kim bilir belki de bu sıkışma ona hiç akla hayale gelmeyen bir hamle de yaptırabilir; "Ben vazgeçtim, sen de vazgeç, Mansur olsun" ya da 2018'de itiraz ettiği "Abdullah Gül olsun" gibi... Bu çıkış Akşener'e yeni bir yol açar mı?
Neler olacağını yılın sonuna doğru göreceğiz ama masanın mimarı Kemal Kılıçdaroğlu, şu ana kadar istediğini elde etmiş görünüyor. Daha düne kadar İmamoğlu'na övgüler düzen Demirtaş ve HDP de artık Kılıçdaroğlu'na destek vereceklerini açıkladı.
İlk işaret cezaevindeki Demirtaş'tan geldi:
"Sayın Kılıçdaroğlu, ülkenin neredeyse tüm temel ve tartışmalı sorunlarına ilişkin görüşlerini açıklamış durumda ve farklı toplumsal kesimlerde önemli bir desteğe sahip olduğu görünüyor. Böylesine kamplaşmış toplumlarda, her konuya ilişkin çözüm önerisi sunmak ve bunlar etrafında toplumu birleştirmek hiç de kolay bir iş değildir."
Demirtaş, açıklamasıyla sadece masaya değil masanın çevresinde adaylık hayalleri kuranlara da ayar verdi:
"Ülkenin sorunları hakkında henüz tek kelime etmemiş kişilerin suskunluklarının bazı anketlerde bir parça yüksek çıkması kimseyi yanıltmasın."

İMAMOĞLU'NU HDP NEDEN SİLDİ?
Bu açıklamaya HDP'den de destek geldi. HDP'de etkinliği tartışılmaz olduğu söylenen İstanbul İl Başkanı Ferhat Encü, İmamoğlu ve Yavaş'ı açık hedef alan bir açıklama yaptı:
"İmamoğlu gibi kendisini solcu olarak gösteren ama sağdan kopmayan, hangi siyasi görüşe sahip olduğu bile belli olmayan, bir yandan Deniz Gezmiş'i anan, diğer yandan Alparslan Türkeş'i anan bir siyasi figür bizler açısından kabul görmez."
Böylece HDP, sadece Akşener ve Mansur Yavaş'ı değil, İmamoğlu'nu da defterden sildi.
Peki, HDP bunu neden yaptı?
Büyük ihtimalle bu sonuca, Kılıçdaroğlu'nun HDP'yi sahiplenmesi ve CHP'deki HDP'lilerin baskısı yol açtı.
Gördüğünüz gibi artık Kılıçdaroğlu, masada sadece yüzde 25'lik CHP'yi değil, HDP'yi de temsil ediyor ve 2 Ekim'deki ev sahipliğine bu güçle hazırlanıyor.

CHP'NİN KUYRUĞUNA TAKILIYORSUNUZ
Kılıçdaroğlu'nun, bu hamlesiyle seküler milliyetçilerin temsilcisi Akşener'i sıkıştırdığı çok açık. Peki, o masada "endişeli" muhafazakârları temsil etmekle övünen Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Ali Babacan ne yapacak?
Acaba onlar da Ahmet Taşgetiren'in köşesinde sorduğu şu soruları kendilerine sorup bir cevap mı arayacaklar yoksa o masaya mahkûm bir tavır mı sergileyecekler?
"6'lı masa, çok partili hayata geçildikten sonra tek başına iktidar olamayan CHP'yi iktidara taşıyacak bir manivela mı?"
Bu soru manidar; çünkü ortada çok ilginç bir tablo var. Bırakın 73 yılı, son 20 yıldır hiçbir seçimi kazanamayan CHP-HDP birlikteliğini, o masada oturan 5 milliyetçi-muhafazakâr parti iktidara taşıyacak. Bu durumda, Cumhur İttifakı, Taşgetiren hatırlattığı şu suçlamayı yaparsa haksız mı olur?
"CHP'nin kuyruğuna takılıyorsunuz."

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA