Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Muhalefete ‘akıl verecek’ biri aranıyor!

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Dünyada sadece ekonomik kriz değil, daha sarsıcı olan ideolojik ve siyasi krizi yaşanıyor. Soğuk Savaş döneminde kurulan denge devreden çıkınca, "tek kutuplu" dünyanın ömrü de uzun sürmedi. Şimdi dünya bir boşluğa doğru sürükleniyor. Pandemi, Ukrayna-Rusya Savaşı ve arkasından gelen gıda-enerji kriziyle bu boşluk daha da derinleşiyor.
Ve ne yazık ki yirminci yüzyılın siyasi partileri, bu yeni dönemi anlamakta zorlanıyor.
Birçok ülkede aşırı sağın hatta faşizmin yükselişinden, Çin'de ise "Marksizm'e dönüş"ten söz ediliyor.
Bu kaotik süreçte, yapılan bütün saldırılara rağmen ayakta kalmayı başaran Başkan Erdoğan, dünyadaki bu değişimi önceden fark eden ve önlem alan bir lider olarak öne çıkıyor.
Başkan Erdoğan son 10 yılda küresel sisteme yönelik, "Dünya 5'ten büyüktür" çıkışı, "Daha adil bir dünya mümkün" talebi ve dünyanın mazlumlarına sahip çıkan yaklaşımıyla Türkiye'yi dünyanın ilgi odağı yaparken, iç siyasette de zamanın ruhunu yakalayan "milli ve yerli" bir siyaset aksıyla "milletin" desteğini aldı. Böylece ülkenin siyasi ve ekonomik saldırılar karşısında ayakta kalmasını sağlarken, aşırı uçlara savrulmasını da engelledi. MHP'yle ittifakı bu açıdan tarihi önemde...
Ne yazık ki bu büyük gerçeği muhalefet partileri doğru okuyamadığı için hâlâ Erdoğan'ın nasıl ayakta kaldığına şaşırıyor ve "ergen muhalefet" olmanın ötesine geçemiyorlar.
Şimdi Türkiye, bu yeni siyasi duruşun ekonomi modelini deniyor. İlk söylendiğinde dalga geçilse de Türkiye Ekonomi Modeli, o dalga geçenleri şaşırtacak sonuçlarıyla dikkat çekiyor.
Dün ekonomi uzmanlarıyla buluşan Başkan Erdoğan tam da bunu söylüyordu:
"Türkiye olarak biz bu sınamaları oldukça uzun bir süredir yaşadığımız için, diğer ülkelerin önünden gittiğimizi söyleyebiliriz. Özellikle iktisat politikaları konusunda ilk dile getirdiğimizde ve uyguladığımızda, pek çok çevrenin akıntıya karşı kürek çekme derecesinde garipsediği yaklaşımlarımız vardı. Buna karşılık yaşanan her küresel kriz, bizim yaklaşımımızın ne kadar doğru, geliştirdiğimiz yöntemlerin ne kadar gerçekçi, uygulamalarımızın ne kadar sağlıklı olduğunu teyit etmiştir."
Modelin Türkiye'yi nereye getirdiğini de içeriden biri değil dışardan biri, Fransa'nın Montpellier İşletme Okulu'ndan Prof. Roy Thurik özetledi:
"Türkiye ekonomisi 2020'de bile büyüme kaydetti. Böyle başka bir ülke yok dünyada. Hem de enflasyona, savaşlar olmasına, sınırlarda 5-6 milyon göçmen olmasına rağmen başarılısınız."
Türkiye'nin geldiği bu noktayı görmeyen fondaş medya, şimdi muhalefete "akıl veren birini" arıyor.
Nasıl aramasınlar ki, Başkan Erdoğan'ın ekonomik saldırıları püskürtmesi, dış politika hamleleri ve sosyal konut projesi, muhalefetin ve medyasının ezberini bozdu. Öyle şaşkınlar ki, konuşurken dilleri dolaşıyor.
Önceki gün Halk TV'de Erdoğan nefretiyle coşup dalgalanan Şirin Payzın ve arkadaşları, sosyal konut projesini konuşuyordu. Konukları da Prof. Dr. Tanju Tosun'du. Karanlık oda geçmişiyle bilinen Barış Terkoğlu, soruyu toparlamakta zorlansa da sonunda sormayı başardı:
"Tanju Bey, diyelim ki muhalefet liderlerinden birine bu süreçte akıl verseniz, ne dersiniz?"
Ne desin Tanju Hoca, biraz muhalefetin projelerinden söz edip işi medyaya bağladı:
"6'lı masanın anlatamama meselesi var. Sahip olduklarını halka anlatamıyorlar. Ben meselenin iletişim boyutunda tıkandığını düşünüyorum..."
Onlarca fonlanan TV kanalı, küresel sosyal medya mecraları ve en çok izlendiği söylenen ABD'li Fox TV desteği muhalefeti kurtaramıyorsa, bu fikriyle Tanju Hoca hiç kurtaramaz. Boşuna kendinizi yormayın.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA