Ege Adaları'na lezzet yolculuğu…

Hangi adada eğlenilir, hangisinde dinlenilir, hangisinde gurme lezzetlerin keyfine varılır? Tüm bu bilgiler yazarımız Maria Ekmekçioğlu'nda!

Bu yaz Alaçatı'da yoğun bir iş temposuna kapıldım. Bir taraftan sezon hazırlıkları, bir taraftan yeni mönünün oluşturması, bir taraftan televizyon için yaptığımız yemek programının ön hazırlıkları, bir taraftan hayatımın dört erkeği ile ilgilenmem (sevgili eşim Haşmet ve üç oğlum)… Geçen hafta tamam dedim, benden bu kadar! Acil tatile ihtiyacım var! Nereye gitsek telaşı ile telefon hatları tutuştu, çünkü Ağustos zor bir aydır. Ege Denizi'nin en fırtınalı dönemidir. Tekne ile çıksak dalgalarla kavgalar edip, yorgunluk atacağımız yere daha fazla yorulacağız. En iyisi küçük gemilerle adaları gezip, dinlenelim, eğlenelim, yeni lezzetler keşfedelim dedik. Derken fikir eşimden geldi; Samos'a ne dersin? Oradan ver elini Mikonos, devamında Furni ve Amorgos…

Uzun zaman olmuştu Samos Adası'nı ziyaret etmeyeli. Dostlar bizi, biz dostlarımızı özlemiştik. Hazırlıkları yaptık, hediyelerimizi aldık. Bilirsiniz, Yunanistan'a baklavasız, lokumsuz, pişmaniyesiz gidilmez! Hele gideceğiniz bölgede eski İstanbullular varsa keten helva ve mantı da mutlaka hediye paketleri içindeki yerini alır. Şayet mevsim kış ise bu hediyelere pastırma ve sucuk da eklenir. Hele cam şişede limon kolonyası, tartışmasız hediyelerin en özelidir. Kendimi bildim bileli yıllarca Türkiye Yunanistan arası mekik dokudum. Bu saydığım hediyeler valizimden hiç eksik olmadı.

Biz şimdi tatilimize dönelim… Samos Adası'na gitmenin en kolay yolu Kuşadası'ndan saat 9:00'da veya 17:00'de Meandros Şirketi'nin küçük gemileriyle yola çıkmak. Biz Kuşadası'na vardığımızda akşam gemisi kalkmıştı, o sebeple o gece Kuşadası'nın bende çok özel anıları olan Kısmet Otel'de konakladık. Gençlik yıllarımda ailemle, daha sonraları eşimle gittiğim en sevdiğim otellerden biridir. Türkiye'de güneşin batışının muhteşemliği en güzel Kısmet Oteli'nin terasında izlenir. Kereviz saplı kıpkırmızı bir Bloody Mary eşliğinde kıpkırmızı güneşin batışı…

Muhteşem bir geceden sonra sabah ver elini Samos… Gemi yolculuğu 1 saat 10 dakika sürdü. Samos Limanı'na indiğimizde rotamız Kokkari Köyü'ydü. Taksiler grevde olduğundan, otobüs durağında bir saat beklemek zorunda kaldık. Kokkari, ufacık bir koydan, sahil boyunca sıralanmış küçük küçük salaş tavernalardan, kafelerden oluşuyor. Sahilin bir arka sokağında ise hediyelik eşya satan dükkanlar, börekçiler, bakkal, fırın ve kitapçı var. Deniz, rüzgar, uzo, kalamar, karides ve ahtapot, Kokkari de hayat bunlardan ibaret…

Disko veya gece kulübü isteyenleri memnun edemez burası. O tür eğlence anlayışı Pithagorio ve Vathi köylerinde var. Pithagorio Köyü, matematiğin babası, filozof Pithagoras'ın doğup büyüdüğü köydür. Sahile heykelini dikmişler. Çevredeki dükkanlarda Pithagoras'ın meşhur bardağını satıyorlar. Bu bardağın özeliği belli bir çizgiye kadar içki koyabiliyorsun, o çizgiyi aşarsan bardağın içindeki sıvı olduğu gibi boşalıyor. Laf aramızda matematikle aram eskiden beri bozuk olduğu için Pithagoras'ı çok anladığımı söyleyemem. O yüzden ben normal bardağıma uzoyu doldurup, Kokkari'de lezzetlerin peşine düştüm. Kariatides Restoran'da kalamar, Thalasses Taverna'da güneşte kurutulmuş ahtapot, Meltemi'de karides, Basiliko'da risotto, Cafe del Mare'de şahane frappe'nizi güzel müzikler eşliğinde tadabilirsiniz. Öğlen için tavsiyem Manolis ve Horiatiki Salatası, yanında kocaman ekmek arası devasa köfteler, buz gibi Amstel birası eşliğinde. Araba kiralayıp mutlaka dağdaki Manolates Köyü'ne gidilmeli. Bu unutulmuş dağın başında seramik ustaları buluşup sanat eserleri yaratıyorlar.

Yardım meleği Eleni

Samos dışında diğer adalara sürekli gemiler gider. Mikonos yolu üzerinde Furni, Patmos, Amorgos var. Bu konuda yardım meleğinin adı Eleni. Sefer bilgileri, bilet ve saatler için Eleni'nin telefonunu yazmanızda fayda; 003022730 23605.
Mikonos Adası'nın diğer adı Rüzgarların Adası'dır. Mikonos'da rüzgar hiç durmaz, aynı Alaçatı'nın havası gibidir. Değirmenler bölgesinde bulunan Katerina'nın Barı'ndaki ufacık terasdan güneşin batışını seyredebilir, Filippi Restoran'da akşam yemeğinizi yiyebilirsiniz.
Mikonos'un çekiciliğini Hora'nın dar, bembeyaz sokaklarında gezinirken daha iyi anlayabilirsiniz. Matogianna sokaklarında kendinizi bir anda dünyanın en meşhurları arasında bulabilirsiniz. Keyifli bir yemek ve sakin deniz keyfi için Plati Gialo Koyu, sosyetik bir deniz keyfi ve yemek için Psaru Koyu, tercih sizin… Lezzet tutkunları Paranga ya Kursaros Taverna'da, Elia da Griparis Giorgoda veya Alefandra'da ada yemeklerinin en güzellerini tadabilirler. Benim favorilerim Mikonos'un gizli koylarındaki salaş lokantalar.
Mikonos'un yanıbaşında bulunan Delos Adası tarih ve arkeoloji sevenlerin mutlaka uğraması gereken bir yer. Ada, müze gibi işliyor. Sabah küçük tekneler Delos'a gidiyor, akşamüstü ziyaretçileri Mikonos'a geri götürüyor. Bu ada mitolojideki aşk ve güneş tanrısı Apollo'nun doğduğu adadır.

Eğlencede saat ve sınır kavramı yoktur Mikonos'da. Süper Paradise bunun en güzel örneğidir. Ne demek istediğimi yalnızca Süper Paradise gittiğinizde anlayabilirsiniz. O kadar çılgınlık yeter dediğinizde aynen bizim gibi yapıp ver elini Amorgos… Amorgos çok etkileyici bir ada. Toprağı özel. Suyu hastalık iyileştirir, hücre yeniler. Damağınızı şenlendirmek için ise To Limanaki Tis Kira Katinas bir numaralı yer.

Ormos Egialis ve Tholaria gidilecek köyler. Sanduraki'de kuzu dolması, köy tavuğu, şarapta pişmiş köy horozu yiyebilirsiniz. Liman şehrinde, fırınlarda anasonla pişen kurabiyelerin o muhteşem lezzetini ne kadar anlatsam azdır, tatmanız gerekir.

Amorgos'a giderseniz Meryem Ana'nın ufacık manastırına mutlaka uğrayın. Beyazlara boyanmış bir mağaranın içinde adeta uçurumda kartal yuvasına benziyor. Amorgos'dan sonra rota Furni Adası'na. Diğer adı İstakozlar Adası. Furni'de her şey ufacık, yalnız istakozlar kocaman. Ada ufacık, liman ufacık, pansiyonlar ufacık… Koyun etrafında lokantalarda yalnız istakoz pişer. Bir tarafta makarna kaynar, diğer tarafta domatesler pişer. Aşçı makarnanın üzerine bolca domates sos döker. Sonra kocaman istakozu yerleştirip bırakıverir önüne. Buradaki tüm lokantalar aile işletmesi. Kadınlar mutfakta, erkekler ızgara başında, çocuklar serviste… Furni, dinlenmek için ideal bir yer. En kısa sürede yolunuzu oraya düşürün, ufacık bir oda kiralayıp şiirler yazın, kitaplar yazın, bolca boya alıp resimler yapın. Aşkınızı yaşayın, aşkınızdan ayrıldıysanız ayrılığınızı yaşayın, sahilde deniz kabukları toplayın.

Alaçatı'ya dönüş...

Teknenin geride bıraktığı dalgalar arasında Furni Adası ufukta kaybolmaya başladı. Hüzünlü bir ayrılıktı… Ada kaybolduğunda Samos Adası'na yaklaşmış olduk. Yolculuğumuzun başlangıç noktasına gelmiştik. Aynı zamanda bitiş noktasına da. Ama içimdeki hüzün hemen yerini farklı bir mutluluğa bıraktı. Alaçatı'ya dönüş yolculuğum başlıyordu.