Yazarlar
Selahattin Dönmez

Selahattin Dönmez

TÜM YAZILARI
13 Ağustos 2010

Yaşam tarzınızı değiştirin

Neden mi? Amerika Birleşik Devletleri'nde hafif şişman ve şişmanlık oranı % 65'dir. Her yıl toplam nüfusun % 1'i şişmanlayarak oranın artmasına neden olmaktadır. Sağlık harcamalarının da % 5.5 ile % 7.8'i şişmanlık tedavisine ayrılmaktadır. Görüldüğü gibi çığ gibi büyüyen bu sorunla mücadele etmenin en iyi yolu da yaşam tarzımızı değiştirmemizdir. Tam burada sorulması gereken iki önemli soru var. Birincisi, yaşam tarzımı değiştirmek kolay mı? İkincisi ise bugüne kadar kazandığım alışkanlıları nasıl olumlu hale getirebiliriz? İsterseniz ilk olarak açlıkla başlayan yemek yeme serüveninde vücudumuzda nasıl değişiklikler oluştuğunu görelim ve ardından da yaşam tarzımızı değiştirmek için neler yapmamız gerektiğini öğrenelim.

Besin alımını etkileyen birçok faktör, yaşam tarzımızda değişiklikler yapılmasının daha kalıcı sonuçlar verdiğini göstermektedir. Yaşam tarzı değişikliği teriminden anlamamız gereken; fiziksel aktivite ve besin alımının kaydedilmesi, istemeden yemek yemeyi başlatan unsurların ortadan kaldırılması, olumlu yeme davranışının devamlılığının sağlanması olmalıdır. En çok yapılan yanlış yemek yeme davranışlarına bakıldığında; öğün atlamak, öğün aralarında yüksek yağlı yemek yeme, karbonhidrat içeren yiyecek ve içeceklerin daha fazla tüketilmesi, hızlı yemek yeme, yemek pişirmede kızartma yönteminin çok fazla kullanılması, alkol ve şekerli içecek tüketiminin artması olarak belirlenmektedir.

Beynin hipotalamus bölgesinde yer alan açlık ve tokluk merkezlerinin dışında, yemek yemeyi daha da anlamlı hale getiren en önemli duygu iştahtır. İştahı etkileyen etmenler ise karmaşık bir yapıdadır. Merkezi sinir sistemi, birçok hormon, hastalık durumunun varlığı, midenin dolu veya boş olması, karaciğer depolarının durumu, bireyin ruh hali, çevresel etmenler açlık üzerindeki bu karmaşıklığı daha da artıran etmenlerdir. Biraz daha gerçekçi düşünmeye başlayalım mı? İş temponuz arasında kısa bir vaktiniz vardı, hızla yemek yemek için bir restorana gittiniz. "Yenecek ne var?" sorusuyla, damak tadı, besinin lezzeti, yemeğin tadı ve kokusu, servis şekli ve ısısı besine karşı duyarlılığı artırmakta, miktarı düşünülmeden hızlı ve bir an önce bitirme kaygısıyla yemek yeme eylemi gerçekleştirilmektedir. Görüldüğü gibi yemek yeme davranışını yönlendiren sadece fizyolojik gereksinim değildir. Sosyal konum, yaşam şekli, ekonomik koşullar ve çevresel faktörlere bakıldığında şişman bireylerde yeme davranışında değişiklik yapılması oldukça zor ve zaman istemeyen bir faaliyettir.

Davranış değişikliği yapılmadan önce, kilo almaya neden olan bazı faktörleri çok iyi değerlendirmek gerekir. Şişmanlamanın ana nedeni olarak "hatalı yemek yeme" gösterilmektedir. Çalışmalar değerlendirildiğinde, hatalı yemek yeme davranışları arasında kilo almaya en fazla neden olanı "aşırı yemek yeme atağı"dır. Bu davranışı; normalden çok hızlı yeme, tam bir rahatsızlık hissi oluncaya kadar yeme, fiziksel olarak açlık hissi olmayınca bile aşırı yeme, gün boyunca ara öğünlerde fazla miktarda yeme, yenilen besin miktarından utanıldığı için gizli yeme, gergin, depresif, yalnız veya üzgün olunduğunda miktarı kontrol etmeden yeme olarak tanımlayabiliriz.

Şişmanlamaya etken olan en ayrıcalıklı nedenlerden biri psikolojik durumdur. Psikolojik yeme bozuklukları şişmanlığın farklı bir boyutunu açığa çıkarmaktadır. Duygusal duruma bağlı yemek yeme; besine karşı aşırı duyarlılık, gece yemek yeme olarak örneklenebilir. Bazen bu yeme davranışındaki bozulmalar sık uygulanan kısıtlı diyetler sonrasında da oluşmakta ve biz diyetisyenler için potansiyel bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Son olarak ise aç kalma korkusu bireyde tüm bu olumsuz yemek yeme davranışlarını tetikleyebilir, şişmanlamaya neden olabilir. Bu nedenle yaşam tarzı değişikliklerinin bireye özgü planlanması oldukça önem kazanmaktadır. ·

Hatalı yemek yeme ve kilo almanıza neden olan size göre olumsuz saydığınız tüm davranışlarınızı beyaz bir kağıda sıralayınız. ·

Sonra bu hatalı davranışları gruplandırıp değiştirmek istediğiniz veya değiştirebileceğini düşündüğünüz davranışlardan bir tanesini seçiniz. ·

Ve her bir olumsuz davranışınız için olumlu davranış şeklini 40 hafta boyunca her gün uygulayınız

Sonuçta kalıcı bir davranış değişikliği göstermiş olacaksınız.

Başardığınız her bir madde sonrasında yenisi için yine 40 haftalık deneyim sürecine başlayabilirsiniz.


Görüldüğü gibi yaşam tarzını değiştirmek ve kalıcı olmasını sağlamak için uzun bir yola ihtiyacımız olmaktadır. Yaşam tarzını değiştiren her birey kilolarını net bir şekilde koruyabilmektedir.

SON DAKİKA