Maç bir başladı Kayserispor tam saha pres yapıyor. 5 dakika, 10 dakika, 15 dakika... Yanımdaki arkadaşıma diyorum ki, "Bu tempoda ne kadar yürütebilir Kayseri?" diye... Sonra bu sefer devreye Beşiktaş giriyor. "Sen bana bunu mu yaparsın? Al sana!" diyor. Bu sefer onlar başlıyor prese ve bunu devre sonuna kadar sürdürüyorlar. İki tarafa da galibiyet lazım, tamam da Kayserispor 1 puanla da yetinebilir. Ama onlar 3 puanın peşine gidiyorlar. Gidince de arka tarafta büyük alan bırakıyorlar.
Dün gece maçın 15'inci dakikasından sonra sahneye N'Koudou diye bir oyuncu çıkıyor. Dün gecenin yıldızı o! Ama şu var, dün akşamki kadro, herhalde bazı şeylere alınmış olacak. "Beşiktaş çok eksik. O oynamıyor, bu oynamıyor" denilince alınmışlar! Sahaya çıkan siyah-beyazlı oyuncular, "Bizden kim eksik olursa olsun. biz tekmeye kafa koyar yine oynarız" havasında oynadılar. Böyle olunca da maçı koparıp gittiler. Sahadaki 11'in mücadelesinden bunu net anlayabiliyorsunuz. N'Koudou'ya Ghezzal çok yardım etti. Beşiktaş'ta üçüncü hatasız oynayan oyuncu da Josef De Souza'ydı. Şimdi düşünüyorum da geçen transfer ayında bu oyuncu Beşiktaş'a geldi. Bence de oynadığı yerde şu anda Türkiye'de bence en iyisi. Kadrolarına o kadar futbolcu dolduran Galatasaray ile Fenerbahçe bu oyuncuyu nasıl kadrolarına katmadılar anlamak mümkün değil. Adam zaten bilinen bir adam. İşte bizde futbolu bilen yöneticiler veya teknik adamlar bunlar
Çakır, bir penaltı verdi Beşiktaş'ın lehine ben yayıncı kuruluş 5 defa oynatmasına rağmen anlayamadım. Zaten Çakır'a kamera zoom yapınca onun penaltı verirken, görüntüsü enteresandı. Öyle bir vitaminsiz penaltı verdi ki kendi de inanmamıştı. Ama ikinci yarı bir penaltı pozisyonu var Beşiktaş lehine, net penaltı. Onu vermedi. Herhalde o verdiği ilk penaltının altında kalmış olacak. Maçın sonuna doğru Vida'nın bir pozisyonu var, bir kart olduğu kesin de ikinciye bakmak lazım. Avrupa Şampiyonası'nda maç yönetecek Çakır'a 90 dakika iki defa top çarptı. Finallerde de topla çarpışırsa, ona da çarparlar!
