Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Süleyman Soylu’nun genelgeleri..

Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanı olduğu zaman yayınladığı, hatta gayet şık bir kitapçık haline getirip, ilgililere, bu arada medyaya da dağıttığı Trafik Genelgesi, hala masamda bir yerlerde duruyor.
Bir yerlerde..
Oysa aylarca hemen bilgisayarımın yanında, gözümün önünde durmuştu.
Çünkü bu ülkenin 1 numara sorunu trafikle ilgili çok geçerli çözümler içeriyordu.
1 numaralı ..
Neden 1 numaralı?.
Çünkü bu ülkede her yıl trafikte, orta boy bir Anadolu kasabası nüfusu kadar insan ölüyor. Bir büyük Anadolu kenti kadar yaralanıp, hastaneye giden ve orada ölenler hariç. (Bu ülkede, kaza yerinde cesedi bulunan "Ölüm" istatistiklerine girer, hastanede ölenler "Yaralı" diye kaydedilirler.)
Neden 1 numaralı?.
Çünkü bu ülkede mal kaybı da büyüktür. Milyarlar..
Neden 1 numaralı?.
Çünkü bu ülke kentlerinde, kilitlenmiş trafik yüzünden boşa harcanan yakıtların döviz bedeli de milyonlardır. Doğayı kirleten fosil yakıtlar, üstelik bu ülkenin dövizleriyle zehir saçarlar.
Soylu işte bu "Korkunç" sorunu çözmek için gelmişti, İçişleri Bakanlığı'na.. Ankara'da, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde tanıdıklarım vardı.. Beni aradılar..
"Soylu'nun genelgesini aldın mı?" dediler.
"Aldım" dedim.
"O zaman ciddiye al. Çünkü Soylu Bakan, trafik sorununu çözmeye gerçekten kararlı ve azimli.."
Hatırlarsınız. O zamanlar, bu gazla ne umut dolu yazılar yazdım, hem Soylu, hem de genelgesi hakkında..
Sonuç?.
Fos!. Gene fos!. Her zaman olduğu gibi fos..
Çünkü iş genelge yayınlamakla bitmiyor. Genelge ile başlıyor.
Çözüm "Uygulama"da..
Soylu Bakan "Genelge yayınladım, tamam" dedi.. Arka arkaya bir sürü genelge daha yayınladı.
Peki, "Bu genelgelerim uygulanıyor mu" diye denetledi mi?.
"Hayır!."
Emrini hiçe sayanlar hakkında işlem yaptı mı?. Yapabildi mi?.
Hayır!.
Seçilmiş belediye başkanını görevden alıp, yerine vali atamak kolay..
Ama iş yapmayan, emrini dinlemeyen bir valiyi alıp, yerine başka vali atamak zor!.
İşte mesele bu..
Soylu'nun genelgesini ciddiye alan, uygulayan Vali yok. Emniyet Müdürü yok. Trafik Müdürü yok.. Trafik polisi, ekibi hiç yok..
Babadan kalma metot aynen devam ediyor.
Trafik polislerinin görevi, her birine her sabah dağıtılan ceza makbuzları defterini bitirmek. Hepsi o.. Defter bitince, işleri de bitiyor.
O makbuzlar polis başı kaçar tane dağıtılıyor?.
Devlet bütçesi Meclis'te onaylanırken, "Gelirler" hanesine, "Trafik Cezaları" niye, ne rakam yazılmışsa, o rakamdan İstanbul'un hissesine de düşüyorsa, o rakam önce 365'e, sonra da İstanbul Trafik Polisleri sayısına bölünüp, adam başı günlük makbuz hesap ediliyor..
"Masal" değil bunlar. Çünkü bana aynen anlatanlar, trafik polisi dostlarım.
İstanbul halkı da buna inanıyor, üstelik.. Hani eskiler ne demiş.."Şüyuu, vukuundan beterdir.."
Sayın Süleyman Soylu,
Dün İstanbul'un gözü İstanbul dışında olan Belediye Başkanı'na teklif ettim.
"Bana bir öğleden sonranı ayır, bu yazdıklarımın doğru olduğunu ispat edeyim" diye.. Bu satırları yazdığım ana dek ses çıkmadı.
Şimdi size ayni teklifi yapıyorum.
Bu İstanbul'un "Trafik sorunu"na sahip Vali'si yok. Emniyet Müdürü, Trafik Müdürü, Trafik ekibi, aracı, polisi yok.. Her ama her an, yüzlerce, binlerce trafik suçu hem de polislerin önünde işleniyor.
İstanbul'un trafikten sorumlu tüm görevlileri (Aslında görevsizleri demem gerek) vatandaşa "İstanbul'da Devlet yok" demekle meşguller..
Bu yüzden size, bilmem basın büronuz okuyup da önünüze koydu mu, defalarca "Polislerinizi yollardan çekin. O yasak levhalarını da kaldırın ki, hiç değilse devlet aciz duruma düşmesin. Millet zaten bildiğini yapıyor, polisleriniz de bakıyor, hatta değnekçilik yapıyor. Bunu gören insanlar da devlete sövüyor. Hiç değilse sövdürmezsiniz, o zaman" dedim.
Bugün de diyorum, Sayın Soylu..
Trafik cinayetleri bu kentin en işlek noktalarında, hem de orada görev yapan polislerin gözleri önünde işleniyor ve orda olan, ordan geçen binlerce insan da, seyirci olan polisleri seyrediyor.
Son genelgeniz üzerine çıkan, hem de adı "Yandaş" olan basında çıkan yorumları okudum.
Dalga geçiyorlardı.
Sayın Soylu,
Siz siz olun, sakın uygulatamayacağınız, uygulatamayacağınızı bildiğiniz genelgeleri yayınlamayın.
Devleti bir kez daha küçük düşüren, milleti size bir kez daha güldüren genelgeleri sakın ama sakın yayınlamayın.
Çünkü..
Çünkü, uygulatma gücünüz yok. Bunu ikimiz de biliyoruz!.
Saygılarımla..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA