kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
  » Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Arınç çok sinirlendi: Şeyini şey ettiğimin...
Arınç çok sinirlendi: Şeyini şey ettiğimin...

TBMM Başkanı eşiyle ilgili soru soran muhabire kızdı "Şeyini, şey ettiğimin şeyi! Niye tekrar soruyorsun canım kardeşim" dedi.

ANKARA- Geçen yıl 23 Nisan resepsiyonu davetiyelerine eşinin de adını yazan, ancak komutanlar ile CHP'lilerin protestosuyla karşılaşan ve "kamusal alanda türban" krizine yol açan TBMM Başkanı Bülent Arınç, bu yıl böyle bir kriz yaşanmaması için önlem aldı. Bu kez, davetiyelere eşinin adını yazmayan ve krize neden olmayacaklarını belirten Arınç, dün bir gazetecinin "Eşinizin adını 23 Nisan davetiyelerine neden yazmadınız?" sorusu üzerine sinirlendi.

ÖNCE İSTANBUL'DA KIZDI
Arınç dün, TBMM'nin yeni "kurumsal kimlik" projesini tanıtmak için bir basın toplantısı düzenledi. TBMM ambleminden, milletvekillerinin kimliklerine kadar her türlü görsel malzeme ve logolarda yapılan değişiklikleri slayt gösterisiyle tanıtan Arınç, gazeteciler soru sormaya başlayınca gerildi. Arınç'a ilk soru, Başbakan'ın "Git Kıbrıs'ta konuş" demesine rağmen, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı TBMM'de konuşma yapmaya davet etmesiyle ilgiliydi. Arınç, bu konudaki soruları yanıtladıktan sonra şöyle ekledi: "O kadar yalan yanlış şeyler konuşuluyor ki, bunları sorarak biraz daha büyütmek, bunlara yer vererek bütün bunları daha konuşulur hale getirmenin bence bir faydası yok. Her gün bunlarla karşılaştığımız için, biraz da elimizde olmadan sinirlendiğimiz için ifade ediyorum. Dün İstanbul'da böyle bir olay oldu. Aynı konuyu 7 defa soran bir muhabiri ilk defa gördüm. Çok şükür ki Ankara'da yok böyle birisi... Yani içimden 'benim zekamdan şüphe mi ediyorsun arkadaş? Soruyu anladım ve cevabını verdim' diyesim geldi. Şunun için üzülüyorum ki bu tartışmalar devam ettiği sürece, sağlıklı bir karara ulaşılmazsa bundan büyük zararlar görürüz." Arınç daha sonra, soru sormak isteyen bir muhabire, "Sınıftaki öğrenciler gibi tam bekleyip bekleyip, soru soruyorsun" diye takıldı. Muhabirin, "Bir resepsiyon var" diye başladığı sözlerini, "Hangi resepsiyon" diye kesen Arınç, "23 Nisan resepsiyonu. Geçen sene davetiyede eşinizin ismi vardı. Bu yıl dağıtılanda ise bulunmuyor. Bunun nedeni, nedir?" sorusu üzerine sinirlenerek şunları söyledi: "Nedeni nedir? Bunun karşılığı şeyini, şey ettiğimin, şeyidir. 'Nedeni, nedir' diye yani bunu bana tekrar niye soruyorsun güzel kardeşim! Ne öğrenmek istiyorsun? Bilinmedik ne kaldı, canım kardeşim! Keşke başka bir şey sorsaydınız. Yani davetiyenin neden böyle yazıldığını herhalde siz de çok iyi biliyorsunuz, ben de çok iyi biliyorum. Bundan büyük üzüntü duyuyorsanız, gelin o üzüntüyü birlikte paylaşalım." Arınç sözlerini tamamladıktan sonra başka bir soru olmayınca kürsüden inip, yerine oturdu. Bir süre koltuğundan kalkmayan Arınç, yanında bulunan TBMM bürokratlarına "Her yerde bu soruyu soruyorlar. Sinirlendim, kendimi tutamadım" dedi.

"ÜZGÜNÜM" AÇIKLAMASI
Arınç daha sonra yazılı bir açıklama yaptı ve şöyle dedi: "Bugünkü basın toplantısının sonunda bir basın mensubu arkadaşımızın sorusu üzerine verdiğim cevap yanlış anlaşılabilecek durumdadır. Resepsiyonlara eşimin katılması konusu yüzlerce kez sorulmuş ve yüzlerce kez tarafımdan cevaplandırılmış olmasına rağmen aynı soruyu her yerde, aynı tarzda sormaya devam eden basın mensubu arkadaşlarımın bu tavrını anlamış değilim. Krizlere mahal vermemek için eşim resepsiyonlara katılmama kararı almıştır ve bizce bu bir fedakarlıktır. Ancak basın mensupları nedenini bildikleri halde bu kez 'Eşiniz neden resepsiyona katılmıyor, davetiyelerde neden ismi yok?' diyerek soru sormaktadır. Bunu anlamak mümkün değildir. Ancak bugün biraz da sinirli olarak verdiğim cevabın maksadını aşan bir üslup olduğunu kabul ediyorum. Bu açıdan üzüntümü belirtmek isterim.''

Denktaş konuşacak sorun bitecek
ARINÇ, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın bugün TBMM'de yapacağı konuşmayla ilgili olarak da şöyle dedi: "Sayın Denktaş, KKTC Cumhurbaşkanıdır. Kendisiyle geçtiğimiz Pazar ve Pazartesi günleri konuştum. Kişisel düşüncelerimi ifade ettim ve talebinin olup olmadığını sordum. 'Ben Meclis'e gelip konuşmak istiyorum' dedi. Bu benim için mutlaka yerine getirilmesi gereken bir taleptir. Ben bu Meclis'in başkanıyım. Sayın Denktaş'ın konuşmasından sonra artık Kıbrıs'ta yapılacak referanduma kadar hiç kimse, yeni bir spekülasyon, dedikodu ve iddia ortaya atmasın.''

Başbakan ile istişare yakışmaz

KONUŞMA talebinin Denktaş'tan geldiğini, Meclis Başkanı olarak bu talebi yerine getirmenin de kendisinin görevi olduğunu belirten Arınç, bu süreçte Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşmediğini kaydederek, "Birisi ile bunu istişare etmek bana yakışmaz" dedi. Sakıp Sabancı'nın cenazesinde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e, Denktaş'ın talebini ilettiğini, Gül'ün de "Çok haklısınız, Meclis'e gelip, konuşmasını yapsın" yanıtını verdiğini belirten Arınç, düz bir çizgide gittiklerini, kimsenin kendisinden eğrilik beklememesi gerektiğini söyledi. Arınç, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün konuşmasını nasıl değerlendirdiği yolundaki bir soru üzerine de, Genelde çok olumlu buluyorum" dedi.

Kimin çocuğu doğacak onu bilemem
ARINÇ, bir gazetecinin "Denktaş'ın konuşmasına Başbakan Tayyip Erdoğan'ın katılmayacağı, AK Parti milletvekillerinin de Antalya toplantısı nedeniyle Genel Kurul'da olmayacakları yönünde iddialar var. Bu iddialara cevap verecek misiniz?'' sorusu üzerine de şöyle konuştu: "O tarihte kimin hastası var, kimin çocuğu doğum yapıyor, kimin işi var, kimin işi yok, ben bunları hesaplayacak durumda değilim. Meclis Başkanı olarak buna karar verirken de bir başkasıyla istişare etmemin bana yakışmadığını herhalde takdir edersiniz.'' Arınç, basın toplantısında, 23 Nisan kutlamalarının da bu yıl farklı olacağını söyledi. Bugüne kadar daha fazla çocuk bayramı olarak ön plana çıktığını belirterek, "Milli egemenliğimizi ilan ettiğimiz bu tarihte, halk iradesinin devlet yönetimine yansıması biraz gölgede kaldı'' dedi.
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Japon trenini sevdi çayını ise acı buldu
 Gül'den Özkök'e: Gayet iyi, güzel
 Askerlere teknolojik kıyafet
 Askeri tesisler halka açılıyor
 MGK kararına Davos'ta uyulmadı
YAVUZ DONAT
Propaganda
Olayı TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet...
 atv 14.05
"Hayat Bağları"
 Star 15.00
"Ebruli Günler"
 TRT 1 14.00
"Kardelen"
 TRT 1 15.30
"Dedem Gofret ve Ben"
 Habertürk 14.30
"İş Yemeği"
 Habertürk 15.30
"Editoryal"
Bedeli bu mu?
Monte edilmeyen kaydırağın devrilmesi sonucu ezilen Büşra'nın...
Prenses mutlu ayrıldı
Prenses Tallal parasına ve telefonuna kavuşmanın sevinciyle özel...
İlginç buluşma
İlginç buluşma
Türkstar'ın sunuculuğunu üstlenen Seray Sever, birlikte olduğu Hakan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.