kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Virmanı kısıtlama, manipülasyonu azaltır

Sermaye piyasasının gelişebilmesi için yatırımcılara para kazandırılması gerekir. Bu da yeni bir düzenin yaratılmasına bağlı. Sermaye piyasasında yeni sayfa açmaya yönelik önerilerimizi sunmaya kaldığımız yerden devam ediyoruz.
* Piyasanın gelişimini engelleyen, halkı borsadan soğutan yaygın manipülasyon hareketlerini önlemek için, alınan veya satılan hisse senedinin bir aracı kurumdan diğerine gönderilmesine yani virmanlanmasına kısıtlamalar getirilmeli. Borsada bir virman ancak müşteri aracı kurumunu değiştiriyorsa gerekli. Yoksa 5-10 aracı kurumdan işlem yapmak, birinden almak, diğerinden satmak, hepsinden alım yaptırarak yaygın talep görüntüsü vermek, ya da hepsinden satış yaparak yaygın satış olduğu izlenimi yaratmak normal işlemler değil. Manipülatif işlemler. Buna imkan veren uygulama da sınırsız, sorumsuz virmanlar. Böyle bir virmanın sadece bir kuruma yararı olabilir,
Takasbank'a.
Bunun için virmanlar ancak üç gün sonra yapılmalı. Nasıl ki, işlemlerin iki gün sonra takası gerçekleşiyorsa, virman bundan bir gün sonra yapılmalı ki, manipülatif amaçlı kullanılmasın. İlle de aynı gün virman yapmak isteyen olursa çok yüksek komisyon ödemek zorunda bırakılmalı. Bunun geliri de Takasbank yerine Yatırımcıları Koruma Fonu'na gitmeli. Böylece yatırımcıyı aldatma amaçlı virmanlardan sağlanan gelirler, gitmesi gereken doğal yerine gitmiş olur. Virmanlamaya dayalı manipülasyonla piyasanın soyulması bu yolla pekala önlenebilir.
* Üç aya kadar hisse senedi satışlarından elde edilen kazançların beyana tabi olması ve borsa gelirlerinin vergilendirilmesi nedeniyle sermaye piyasasında yeterince vergi var. Bu vergilerin yerine basitliğin sağlanması, takibin kolaylaşması ve manipülatif işlemlerin azaltılabilmesi için düşük oranlı bir işlem vergisine gidilmeli. Bu verginin Türkiye'nin rakibi olacak piyasalara bakılarak belirlenmesi, İMKB'nin işlem vergisinden dolayı maliyetli duruma düşmemesi açısından önemli.
* Rating yani kredi derecelendirilmesi halka açılan şirketlere ve tahvil çıkartacak olan şirketlere zorunlu tutulmalı. Yatırımcıyı aydınlatan, şirketlerin durumunu çok daha kolay anlatan bu sistem, bağımsız denetim yanında ikinci bir süzgeç, ve emniyet sübabı özelliğini taşır.
* Hisse senedi piyasası yanında tahvil piyasası da kurulmalı. Özel sektör tahvillerinden yoksun bir hisse senedi piyasası etkin çalışamaz. Bunun için şirketlerin doğrudan halktan borçlanmasının yolunu açacak vergi düzenlemesi yapılmalı. Şu anda özel sektör tahvillerinin çıkarılmasını imkansız hale getiren olay, Hazine kağıtlarında stopaj sıfır olarak belirlenmişken özel sektör tahvillerinde yüzde 13.2'lik vergi yükünün bulunması. Aracılık komisyonları ile birlikte bu vergi yükü, tahvil çıkartmayı kredi faizinden daha maliyetli hale getiriyor. Bu nedenle özel sektör tahvil piyasası 1994'ten itibaren çalışamıyor.
* Sadece hisse senetlerini kapsayan Yatırımcıyı Koruma Fonu tahvil, bono ve repoyu da içerecek şekilde genişletilmeli.
Müşteri adına saklama sadece hisse senedinde değil, repo, bono ve tahvilde de gerçekleştirilmeli. Buna paralel olarak hisse senedinde, bonoda, tahvilde, repoda bütün işlemler müşteri adına yapılmalı, takası müşteri adına gerçekleşmeli, saklaması müşteri adına yapılmalı.
* Böyle bir altyapının kurulmasıyla birlikte aracı kurumlar sadece hisse senedinde faaliyet gösterme yerine bonoda, repoda ve yatırım fonlarında da etkinlik sağlamalı. Böylece aracı kurumlar faaliyet gelirlerini artırabilir ve yeni yaşam alanları yakalayabilirler. Şu anda bir çok kişi aracı kurumunu sıfır tabela değerinden satmaya hazır. Ama alıcısı yok. Herkes AB heyecanıyla sonbaharı beklemekte. Sonbaharda piyasa düzelir, durumu kurtarırız umuduyla bekliyorlar.
* Kurumsal yatırımcı tabanı genişletilmeli. Bunun için bireysel emeklilik sistemindeki teşvik iki katına çıkartılmalı. Özelleştirilecek kamu şirketlerinden karma bir yatırım fonu kurularak katılma belgeleri halka satılmalı. Bu yolla hem özelleştirme hızlandırılmış hem de borsada güçlü bir market maker oluşturulmuş olur.
Sermaye piyasasında yeni sayfa açmak için önerilere devam edeceğim.
* Sonuç- "Ateşe düşünce göz yummak olmaz"
Türk Atasözü

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Virmanı kısıtlama, manipülasyonu azaltır   / 24-06-2004
 Borsa kazandırmalı ki, kazansın   / 23-06-2004
 Devrim için önce zihniyet değişmeli   / 22-06-2004
 Bu borsaya devrim lazım   / 21-06-2004
 Parlak bir bilanço için programın ve reformların devamı gerekli   / 18-06-2004
 IMF'li 5 yılın bilançosu   / 17-06-2004
 Bankalarda 5 Temmuz hazırlığı   / 16-06-2004
 Vergide çarpık yapı çarpık sonuç   / 15-06-2004
 Para sahipleri farsatı kaçırmadı   / 14-06-2004
 Ne oldu bizim borsamıza?   / 11-06-2004
İLKER SARIER
Ne olur hapse gireyim be abi
Gözünü sevdiğim...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Borsa devrimi, yatırımcıların yanısıra IMF'yi, programı ve...
ŞELALE KADAK
TEMA kesmesinler diye ağaç tarımı başlatıyor
20 ya da 50...
Üç beş kayısı yüzünden öldü
Ortaokulu bitirdikten sonra yüksek öğrenim hayaliyle Erzurum'dan...
İsimleri Satıldı
Özcan Deniz ile Alişan'ın isimleri alacaklılarına satıldı. İki...
IMKB
E: 16,889 D:% 0.41
DOLAR
S: 1,494,000 D:% 0.13
EURO
S: 1,815,000 D:% 0.67
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.