34 katrilyonluk bankanın sahne arkasındaki yöneticisi
Prof. Dr. Ahmet Kırman, Türk ekonomisinin en büyük oyuncularından biri olan, bünyesinde Şişe Cam gibi dev sanayi şirketlerini barındıran 34 katrilyon liralık aktif büyüklüğe sahip İş Bankası'nın 1 numaralı koltuğunda oturuyor. Kamuoyu onu pek tanımıyor. Çünkü sahne ışıklarının arkasında durmaya özen gösteriyor. Kırman'ı tanımak, okuyuculara tanıtmak istedik. Sohbetimizin ana eksenini İş Bankası ve Türk ekonomisine yönelik değerlendirmeler oluşturdu. Kırman aynı zamanda bir akademisyen. Siyasal Bilgiler Fakültesi ve Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde öğretim üyesi. O bir hukuk profesörü. Bankada bir güven unsuru olduğuna hiç şüphe yok. Sohbetimiz içinde çok az, "yazılmamak kaydıyla" uyarısı oldu. Bunlardan birini affına sığınarak okuyucu ile paylaşmak istiyorum. Sorum şuydu: Türkiye İş Bankası'nın yüzde 28'i CHP'nin elinde. Atatürk'ün mirası olan bu hisseler CHP'ye geçti. O dönem tek parti vardı. Bu hisseler aslında Atatürk'ün halka verdiği bir miras değil mi? Sonuçta bu hisselerin halka verilmesi (arz edilmesi) daha doğru değil mi? İtiraf etmeliyim ki, bu soruyla biraz spekülasyon, biraz da Kırman'ı provoke etmek istedim. Kırman, söze başlamadan evvel "yazılmamak kaydıyla" dedi. Ama yanıtı gereksiz bir polemik yaratmaktan çok, netleştirici özellik taşıyordu. Bu yüzden sizinle paylaşacağım:
* Sorunuza bir soruyla yanıt vereyim. Size ailenizden ya da başka birisinden miras kalsa, bu mirası başkalarıyla paylaşır mısınız?
* Evet ama bu miras kamusal bir nitelik taşımıyor mu? Hukukçu yaklaşımı ile kabul edilmesi gereken husus, Cumhuriyetimizin kurucusu Atamızın da bir fani olması. Atatürk ilkelerine bağlı olmamın bu ilkelerin halen bize ışık tutmasının farklı bir sonuca ulaşmam açısından yeterli bir gerekçe oluşturmadığı inancındayım. Bu bağlamda CHP'ye miras yolu ile bırakılan hisselerin Atatürk'ün şahsi malı olmadığını, onun şahsi mamelekine dahil bulunmadığını söyleyebilir misiniz? Yani hisseler aslında kişisel bir mal. Bu durumda mirasının devlete bırakılmadığı bir durumda hisselerin vergi veren vatandaşlar sıfatı ile hepimizin üzerinde hakkı bulunan devlet mameleki ile doğrudan bir ilişkisini kurma imkanı yok.
* Konuya hangi açıdan baktığınıza bağlı... * Oraya geliyorum. Atatürk de Türkiye Cumhuriyeti'nin bir vatandaşı. Yani diğer vatandaşlarımız ya da daha özelinde diğer Cumhurbaşkan'larımız gibi.
* Bu açıdan bakıldığında temettünün de CHP'ye kalması gerekiyor... * O da doğru. Ama Atatürk vasiyetinde; "Ben hisselerimi CHP'ye, bu hisselerin nemalandırılması sonucunda oluşan gelirleri, temettülerini de Türk Dil Kurumu'na ve Türk Tarih Kurumu'na bırakıyorum" demiş Atamızın iradesi bu. Şimdi hisseleri CHP'ye bıraktığında bu hisselerin sahibi tüm Türkiye'dir demek hukuki açıdan bende anlamlı bir çağrışım yapmıyor.