kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yuksel Aytug @ SABAH
 
Okan Bayülgen ile test sürüşü
Pınar Aydın da dizi oyuncusu
İstanbul Şahidimdir ki bu dizi izleniyordu
Türkçe öğretmeni Kürtçe klip yaptı
GAF oloji
Alt Yazı

Okan Bayülgen ile test sürüşü

Acaba onun programına katılanlar ne hissediyordu? Geçtiğimiz Perşembe akşamı "olay yerinde" idim

Okan Bayülgen'i ekranın köşeleri arasına çok yakıştıranlardanım. Bugüne kadar yaptığı işleri burada eleştirirken, ondaki potansiyeli bilip, "mutlaka daha iyisini yapabilir" diye düşünerek kaleme sarılırım. Ve bir sonraki programının, bir öncekinden daha iyi olduğunu görünce de mutlu olurum. İşte bu nedenledir ki, pek çok programdan davet alıp, iş yoğunluğum nedeniyle nazikçe reddetmeme rağmen, "Herkes Bunu Konuşuyor" dan çağrılınca hiç düşünmeden "Gelirim" dedim. Meğer, Okan bütün televizyon eleştirmenlerini NTV'ye çağırmış ama hiçbiri gelmemiş. Malum, Okan'ın karşısına oturmak pek kolay değildir. Ne zaman ne yapacağı hiç belli olmaz. Bir kontra çıkartır, ne olduğunu anlamazsınız. Ve ben Okan Bayülgen'i en fazla eleştiren kişilerden biri olarak oradaydım... Yani kaşınmıştım.

SORUYA BAKIN!
Okan
'ın ilk ataklarını kolaylıkla savuşturdum. Ama Tan Sağtürk ve homoseksüellik tartışmaları sırasında Okan birden bana dönüp, "Televizyon eleştirmenleri arasında da gay olabilir mi?" deyince, diğer meslektaşlarımın programa katılma konusunda neden tereddüt geçirdiklerini anladım. Neyse ki, olayı espriyle geçiştirip, bu konuda ciddi yorumlar yapılmasının "abesle iştigal" olduğunu filan söyledim... Yoksa kan çıkacaktı! Şaka bir yana, program inanılmaz keyifliydi. Sadece televizyon dizilerini konuşacağımızı sanmıştım. Ama biz daldan dala konuyorduk. Uğur Dündar, "Şimdi bizim çocuk bu gay tartışmalarını izlediğinde ne yapacak? Acaba televizyonu kapatmışlar mıdır?" diyordu. O arada Okan'dan bir kontra yumruk da Özgür Ozan'a çıkıyordu: "Senin hiç porno kasetin var mı? Çıksa iyi olur yani... Hani erkek adamın porno kaseti olur gibisinden..."

KEŞKE ÇALIŞSAYDIM
Uğur Dündar
gidiyor, yerine bir başka "ağır şahsiyet" Osman Yağmurdereli geliyor. Okan ne yapıp, ediyor, lafı atlara getiriyor. Haydaaa... Bakar mısınız, sorular hep çalışmadığım yerlerden geliyor. Ben ne anlarım at yarışından. Hemen lafı kendi karasularıma çekmeye çalışıyorum. "At yarışlarıyla ilgili bir dizi çeksen iş yapmaz mı Osman Ağabey" filan diyorum. Meğer 1988'de TRT'ye yapmış. Çuvallıyorum... Dizinin adı "At Kestanesi" imiş. Bari gaf yakalayayım diye ortaya bir olta sallandırıyorum. "At kestanesi mi? Ne alaka yahu? O denizde yaşamıyor mu?" Kimse atlamıyor. Ama hınzır Okan komplomu yakalıyor. "Şaka yaptın değil mi?" Neyse ki Osman Ağabey televizyon izleyemediğim o gecede beni gafsız bırakmıyor. "40 Milyar alan oyuncular YTL'den sonra 40 lira alacak" diyor. Özgür de buna katılıyor. Okan işin içinden çıkamıyor. Ben kıs kıs gülüp, önümdeki kağıtlara not alıyorum. "Gaf Kürsüsü için: 40 lira değil, 40 bin lira alırlar..." Bu arada Okan, eski eşi Zeyno Gönenç'i reklam jeneriği olarak kullanıyor. Ona dönüyor, soru soruyor, Zeyno tam ağzını açacakken, "Evet şimdi kısa bir ara" diyor. Zeyno, zamanında Okan'ın kafasına bir merdane indirmediğine pişman oluyor.

AH BE KADIN!
Derken, bir hanımefendi telefonla programa bağlanıyor. Sözde gözüne kestirdiği bendenizi sıkıştıracak. "AB için siz gazeteciler ne yapıyorsunuz?" diyor. Magazincilere saldırıyor. Durumu örneklerle izah ediyorum. Ama içimden geçenler başka tabii. Söylememek için kendimi zor tutuyorum: "Ah be kadın, AB yolunda her şeyi hallettik de geriye bir tek gazetelerdeki baldırı çıplak haberler mi kaldı? Az önce Uğur Ağabey buradaydı. Bak, adamın yolsuzluk haberini sansürlemişler. Biz eğer demokratikleşmeyi, insan haklarını, ekonomiyi düzeltir de, sadece magazin basınımız nedeniyle AB kapısından çevrilirsek, o zaman konuşalım..." Velhasıl, ben de "Okan Bayülgen tecrübesi yaşamış" kişiler arasına katıldım. Vallahi korkacak bir şey yok. Eli çok hafif, hiç acıtmıyor!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gel de elin Alman'ına anlat!   / 23-10-2004
 Kötüyü reklamla ıslah etmek   / 22-10-2004
 Kamelyalı Kadın'ın fısıldadıkları   / 21-10-2004
 "Altın günü" out, "Kaynana günü" in!   / 20-10-2004
 Bu yarışma karakolda biter!   / 19-10-2004
 Bu gidişin sonu iyi değil...   / 18-10-2004
 Başımıza taş yağdığı gün...   / 17-10-2004
 Adam olacak yönetmenler   / 16-10-2004
 Ali Öğretmen atv'ye tayin oldu!   / 15-10-2004
 Türküler biraz daha "bildik" olsa...   / 14-10-2004
ATİLLA DORSAY
Yepyeni bir hayat için...atv 21.40
Jennifer Lopez'in...
YÜKSEL AYTUĞ
Okan Bayülgen ile test sürüşü
Acaba onun programına...
İki Türk moda markası dünyayı salladı
İki Türk moda markası dünyayı salladı
Geçtiğimiz hafta her televizyon ve gazete onlardan söz etti... Paris...
Bu ülkede balık bile bitki olarak gösterildi
Bu ülkede balık bile bitki olarak gösterildi
Başrollerini Haluk Bilginer, Kenan Işık, Haldun Dormen ve Ali...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.