İsteyen kazandı

İki takım için de grupta puan açısından hiçbir önem taşımayan son maçta futbol kalitesi vasatı aşamadı. Ancak sahada yüksek tempo ve kora kor mücadele vardı. F.Bahçe maça mutlak kazanmak için çıktığını daha ilk dakikalardan itibaren kanıtlayan bir hırs içinde başladı. İlk devre boyunca savunma güvencesini ihmal etmeden sürekli hücum düşünüldü. Yedek kadrolu Manchester United'ın doğal olarak sahaya kollektif bütünlük yansıtamayışı, F.Bahçe'ye topa daha fazla sahip olma avantajı getirdi. Ancak her şeye rağmen başarılı teknik direktör Sir Alex Ferguson'ın oturttuğu oyun disiplini İngiliz ekibinde kendini gösteriyordu. Organize bir alan savunması uyguluyorlar, orta saha defans bütünleşmesi ile alan daraltıyorlar, kenarları yardımlaşmalı bir şekilde kapatıyorlardı. F.Bahçe oyunu kontrol altında tutmasına rağmen ilk yarıda pozisyon bulamadı. Kanat atakları işlerlik kazanamadı, Alex ile Selçuk ortadan sıkı markajdaki Nobre ile bağlantı kuramadılar. Bu şartlarda gol ümitleri Ümit Özat'ın sol kulvarda ters ayakla yaptığı uzun ortalara ve duran toplara kalıyordu. Bu toplarda da rakip savunma hata yapmadı.
F.Bahçe ikinci yarıya golle başladı. Ümit Özat'ın ilk yarıda bir çok defa denediği ters ayaklı ortada Tuncay çok güzel bir gole imza attı . Skor avantajının getirdiği moral hem tribünlere hem de futbolculara yansıdı ve daha hareketli bir Fenerbahçe izlenmeye başladı. Bu arada Manchester United çok net bir gol fırsatını kaçırdı. Bir kaç dakika sonra Serkan'ın şahsi çabası ile kazanılan duran topta Alex'in kesme ortasına kafayı yapıştıran Tuncay ikinci golü de attı. Artık her şey Fenerbahçe'nin istediği şekle girmişti. Rakip oyundan iyice düştü. F.Bahçe hem savunma tedbirlerini ihmal etmedi, hem de tehlikeli ataklarla 3. gol peşinde koştu ve son dakikada bunu da yine Tuncay ile buldu. Bu tabloda Şampiyonlar Ligi'nin son maçı üç puanla kapatıldı. Bu netice UEFA Kupası için de moral oldu.
Tuncay çalışkanlığı, takıma tempo kazandıran girişimleri ve attığı gollerle gecenin flaş ismi oldu. Hele o kadar yorgunluktan sonra son dakikada boş alanda attığı depar takdire layıktı.
Tuncay'dan sonra öne çıkan ikinci isim de, bence Ümit Özat'tı. Aslında bütün futbolcular görevlerini eksiksiz yaptı.
Dün geceki maçı kazanmayı rakibinden çok fazla arzu eden taraf kazandı. Bu da zaten futbolun önemli kurallarından bir tanesi. Bir taraf çok fazla istediği zaman avantaj sahibi olur. Dün gece de bu takım Fenerbahçe'ydi...