|
|
GAF oloji
Kurtlar Vadisi'nin senaristlerinden Bahadır Özdener "5N1K" programında "Dizide en küçüğünden en büyüğüne kadar herkes ölebilir. Çünkü bu gerçek bir hikayedir" dedi. Oysa dizinin jeneriğinde aylardır şöyle yazıyor: "Bu dizideki kişi ve olayların gerçekle ilgili yoktur. Tamamen hayal ürünüdür."
NE DEMİŞ? "Deniz Akkaya dergi oluyor, çevir çevir oku!" (Posta gazetesinden bir başlık)
GAF KÜRSÜSÜ Perşembe günü "Kurtlar Vadisi" dizisinin arasında ekrana gelen "Ekmek Teknesi" dizisinin tanıtımlarında "yeni bölüm" yazıyordu. Ama görüntüler bir hafta önce ekrana gelen bölümdendi.
BİZİM DECODER National Geographic'te izlediğim "Tabu" adlı belgesel, dünya üzerindeki farklı "adalet" anlayışlarını inceliyordu. Örneğin, bir Afrika ülkesi olan Togo'da adalet, kızgın yağdan bekleniyordu. Suçlanan kişi ve iddia sahibi, ellerini sırayla kızgın yağ dolu kasenin içine daldırıyordu. Eli yanan, ya da uygulamadan son anda vazgeçen kişinin suçlu olduğuna inanılıyordu. (Haklı bir iddia sahibinin, fokurdayan yağın içine soktuğu elinin yanmadığına gözlerimle şahit oldum) Arnavutluk'ta ise "Kanun" adı verilen ve kan davasını "hak" olarak gören bir gelenek nedeniyle, rakip aile tarafından öldürülme kaygısı yüzünden doğumundan ölümüne kadar evinden çıkamayan insanlar olduğunu öğrendim. En ilginci ise Teksas Houston'daki "utandırma" cezasıydı. Örneğin bir genç, üzerinde "Alkollüyken otomobil kullandığım için iki kişinin ölümüne neden oldum. Ben bir katilim" yazılı pankartla, 10 gün boyunca kazanın meydana geldiği kavşakta dolaşmakla cezalandırılmıştı. Ayrıca kurbanların fotoğraflarını 10 yıl süreyle cüzdanında taşıyacaktı. Houston'da hapse girenlerin yüzde 37'si tekrar suç işlerken, "utandırma" cezası alanların yalnızca yüzde 14'ü yeniden hakim
|