|
|
|
|
|
|
Mesut Yılmaz:Devlet içinde çete bağlantıları var
Mesut Yılmaz, 45 dakika süren savunmasında Türkbank ihale sürecinde en ufak bir müdahalesinin olmadığını belirterek, "Dışımda cereyan eden ihale sürecine fesat karıştırdığımı söylemek, akla, vicdana ve hukuka aykırıdır. Bu ancak siyasi saikle mümkün olabilir" dedi. Yılmaz'ın savunmasında ana başlıklar şöyle :
* 600 milyon dolara varan bir kamu varlığının satışı, ekonomik boyutu itibariyle bir başbakanın ilgi alanı içerisine girer. Onun için ben bu konuyu yakından takip ettim.
* Emniyetten istihbarat notları geldi. Bunlar hukuki delil değildi. Yiğit-Çakıcı ilişkisini gösteren somut delil aradım. Bulamadım. MİT Müsteşarı'ndan bilgi istedim. Ancak MİT'ten, böyle bir çalışmanın olmadığı bildirildi.
* 5 Ekim 1998'de şüphelendiğimiz ilişki nedeniyle ihalenin durdurulması konusunda TMSF'ye yazı yazılmasını kararlaştırdık.
* 3 gün sonra bir basın mensubundan ilk defa Korkmaz Yiğit-Alaattin Çakıcı arasındaki kasetin varlığını öğrendim. Emniyeti sıkıştırınca kasetin deşifre metnini gönderdiler.
* Yiğit ile Çakıcı arasındaki Türkbank ihalesi öncesi yapılan telefon görüşmelerine ilişkin kayıt, mahkeme kararıyla yapıldı, ancak bu benden ve dönemin Emniyet Genel Müdürü'nden gizlendi. Bu, siyasi komploya malzeme yapıldı.
* O dönem, çetelerle mücadele öncelikli hedeflerden biri oldu. Çetelerin devlet içindeki bağlantıları nedeniyle, bütün bunlar başbakanın yapması gereken işler değildir demek mümkün değil.
|
|
|
|
|
|
|
|
|