|
 |
 |
 |
 |
|
Keçeyi tuvallerde ölümsüzleştirdi
Tarihi Orta Asya'ya uzanan 'keçe', ressam Mükerrem Turhan'ın tuvallerinde ölümsüzleşti. Sanatçının çeşitli figüratif eserler ve doğa betimlerini hayata geçirdiği sergisi, geçtiğimiz pazar günü sona erecekti ama gördüğü yoğun ilgi nedeniyle bu hafta sonuna kadar uzatıldı.
Türkler'in Orta Asya'da göçebe bir toplum olarak yaşadığı dönemlerden beri geleneksel bir materyal olarak kullandığı keçe, resim sanatçısı Mükerrem Turhan'ın eserlerinde ölümsüzleşti. Çalışmalarında figüratif öğeler ve doğa betimlemelerinin öne çıktığı Turhan, ilk kez keçe kullanılarak bu tür semboller yapıldığını belirtiyor.
YILLAR ÖNCE KARAR VERDİM
Büyük ilgi gören sergisinde neden 'keçe'yi malzeme olarak kullandığını ise şöyle açıklıyor: "Yıllar önce Konya'da el sanatları atölyelerini gezerken keçeyle tanıştım. Keçeden yapılmış çok güzel halı ve kilimler vardı. Sonra keçe kurslarına katıldım. O sırada bununla mutlaka resim yapmalıyım dedim."
BEN SOYUT ÇALIŞMIYORUM
Keçenin özellikle Türkler için tarihsel bir önemi olduğunu da vurgulayan Turhan, Orta Asya'da Türkler'in mezar odalarında keçe parçalarına rastlandığına değiniyor. Türkler'in keçeyi gittikleri yerlere taşıdıklarını ve kıyafetler, çadırlar yaptıklarını belirten Turhan, keçenin daha sonra hayatın her alanında etkili olduğunu söylüyor. Sanatçı, figüratif öğeler ve doğa betimlemelerinin öne çıktığı eserlerini ise şöyle yorumluyor: "Eserlerde gördüğünüz gibi insanlar yaşadığı doğayı aksettiriyorlar bütün çalışmalarında. İster edebiyatta ister müzikte olsun içinde yaşadığımız doğadan kopamayız ve doğal olarak ondan yararlanmamız gerekir. Hayalimizde oluşturduğumuz kompozisyonları yapıyoruz sanatçılar olarak ama öyle olduğu zaman biraz daha soyuta kaçıyor. Ben keçe çalışmaya başladığım zaman tanıdıklarım hep soyut şeyler yaptıklarımı düşünüyorlardı çünkü benim figüratif olarak keçeyle çalışabileceğimi düşünemiyorlardı. Ben empresyonist, izlenimci tarzda çalışıyorum."
DAHA BİRÇOK PROJEM VAR
Keçeyi tanıdıktan sonra başka bir malzeme ile çalışmayı düşünmediğini söyleyen Turhan, keçeyi bir marka haline getirmeyi de amaçlıyor. "Keçe Türkiye'yi temsil eden bir sembol haline getirilebilir" diyen Turhan, şöyle devam ediyor: "Bizi fiziksel olarak ısıtan yünün ruhumuzu da ısıtacağını düşündüm. Atatürk şöyle demiş; 'Sanatçı ışığı alnında ilk gören kişidir.' Ben bu yüzden 'Keçeyi sadece Mükerrem Turhan sergisinde kullandı ve çok değişik bir teknik kullandı' şeklinde kalmamasını istiyorum. Keçenin çok zengin bir ürün yaratma ve üretme malzemesi olduğunu gördüm. Bu sergiyi izlemeye gelenlerle bu düşüncem daha da kuvvetlendi. Kafamda keçeyle ilgili birçok proje üretiyorum."
YARDIMA HAZIRIM
Sanatçı keçenin tanıtılması ve bir marka haline getirilmesi için üniversitelerin resim bölümlerinde ya da kız meslek liselerinde keçe üzerine derslerin verilmesini öneriyor. Ayrıca turistik otellerin dekorasyonlarında da keçenin kullanılabileceğini vurgulayan sanatçı modada da keçeye yer verilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. "Modacılarımız acaba işbirliği yapmak isterler mi bizimle diye düşünüyorum. 'Ben' diye başladım ama 'biz' olacağımızı düşünüyorum bu çalışmalarla." Bu arada Turhan, sergisinden bir resmi de tsunamizedelere armağan etmiş. Kendisiyle keçe konusunda bağlantıya geçmek isteyenlere de her türlü yardımda bulunabileceğini söyleyen sanatçının e-mail adresi şöyle: maliturhan@hotmail.com
ZEYNEP GÜLER GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
