|
|
|
|
|
Karavanacı Kartal: 0-0
|
|
Trabzon'un takılmasıyla 3.lük için umutlanan Beşiktaş, Diyarbakır'a 5 forvetle saldırdı. 5'i isabetli 22 şut attı, 48 orta yaptı ama kaleci Fadhel'i mağlup edemedi.
En sonda söyleyeceğimizi baştan dile getirelim: Beşiktaş, rakibi Trabzonspor'un iki puan kaybetmesiyle büyük bir avantaj yakalamıştı. Ama bu fırsatı kullanamadı. Herkesin hırslı bir oyun ortaya koymasını beklediği Beşiktaş çok durgundu. Siyah-beyazlı ekip savunmada çakılı bir dörtlüyle oynadı. Ve bu oyuncular gerçekten de orta saha çizgisini geçmediler. Büyük bir takım böylesine bir savunma anlayışıyla sahaya yayılır mı? Diyarbakır'ın santrforu Lopez'i dört tane savunmacı tuttu. Beşiktaş'ın orta sahası da çok kötüydü. Tayfur-Tümer-Ahmed Hassan üçlüsü evlere şenlikti. Ne organize bir atak geliştirebildiler. Ne de kanatları iyi kullanabildiler. Orta sahanın ortasında dikili bir ağaç gibiydiler. 18'de İbrahim Akın, bir dakika sonra da Ahmet Yıldırım ile kaleyi yokladı Beşiktaş. Kaleci Fadhel bu pozisyonlarda başarılıydı. 29'da yine imaj değiştiren Carew, Ahmet Dursun'u kaçırdı. O ise zor olanı yaptı; topu auta attı. 34'te yine Ahmet Dursun'un şutunu Fadhel müthiş bir refleksle çıkardı.
Alkışlar Cem Papila'ya Diyarbakır'ın kalecisi Fadhel maçın adamıydı dersek yanlış olmaz. Beşiktaş'ta ise bir tane bile iyi oyuncu yoktu. Carew ile Ahmet Dursun sanki küs gibilerdi. Birbirlerinden çok dağınıklardı. İkinci yarıda Beşiktaş'ın tez pozisyonu 85'te Sergen'in kafa şutuydu. Diyarbakırspor ise eksiklerine rağmen iyi direndi. Hepsi de çok inançlıydı. Özellikle ikinci devredeki futbolları alkışa değerdi. 73'te Serdar'ın şutu gol olsa üç puanı almaları işten bile değildi. Diyarbakır'ın bastırdığı dakikalarda Çalımbay'a baktım. Dediklerini yapmayan oyuncuları karşısında çaresiz kalmıştı. Cem Papila'ya gelince. Beşiktaş o olaylı Samsun maçının etkisiyle hakem Papila'dan korkuyordu. Ama Cem Papila, dünkü hatasız yönetimiyle ayakta alkışı hak etti.
|
|
|
|
|
|
|
|
|