|
 |
 |
 |
 |
|
Kadınların da duyguları var
Cinselliği hiç yaşamamış, hayatı boyunca tek erkek tanımış kadınlardan sonra, sıra birden fazla erkekle birlikte olan kadınlarda....
Evlilik öncesi ilişkinin onaylanmadığı bir toplumda yaşamamıza rağmen, cinsel özgürlüğü savunan, duygularını bastırmayan ve evlenmeden önce cinsellikle tanışan kadınlar da var elbette. Sayıları her geçen gün artış gösteriyor üstelik. Daha önceki cinsel deneyimlerin, evlenip yuva kurmaya engel olmaması ise üzerinde durulması gereken bir başka husus. Evlilik öncesi ilişki, yaygın olan kanının aksine, halen aynı kocayla evli olan SEVGÜL, iki kez evlenip ayrılan BİNGÜL ve üçüncü evliliğini sürdüren ŞENGÜL için herhangi bir sorun yaratmamış. Lise sona geçtiğinde hiç öpüşmemiş olan SEVGÜL'ün en büyük isteği, bu duyguyu yaşamak ve okuduğu romanlardaki gibi öpüştüğünde ayaklarının yerden kesilmesiymiş...
SEVGİLİMİN EVİNDEYİM
"Neyse ki çok beklemedim. Lise son sınıftaydım beni öpecek olan ilk erkekle tanıştığımda. Bir vapur yolculuğu sırasında karşılaştık. Karşımda oturuyordu ve hep bana bakıyordu. İkinci veya üçüncü buluşmamızda tenha bir yere götürdü beni. Hani annelerimizin gitmememiz için sürekli bizi uyardığı, gidenlerin başına her türlü kötülüğün gelebileceğini söyledikleri bir koruluğa... Ama oraya giderken ben çok mutluydum. Öpüleceğimden emindim çünkü. Öpüldüm de... Başım dönmedi gerçi, ayaklarım yerden kesilmedi, yıldızlar tepemde uçuşmadı. Sadece dudaklarımda bir ıslaklık hissettim. Ama yine de çok mutluydum. Derken bir gün evine gittik. Annesi yoktu evde... Kimselere görünmeden parmak uçlarımıza basarak merdivenleri çıkmıştık. Çok heyecanlanmıştım."
İSTEDİĞİMİ YAPMALIYDIM
Yeni bir aşk, yeni bir heyecan... Ancak yeni flörtü öpüşüp koklaşmakla yetinmek niyetinde değil. Bir yol ayrımında SEVGÜL. Kendisiyle hesaplaşıyor ve... "Benim için sorun muydu bekaret? Değildi. Kendimi evleneceğim erkeğe saklamaya hiç niyetim yoktu. Ben de içimden gelen dürtülere göre hareket etmek istiyordum. Hem kiminle ve ne zaman evleneceğimi nereden bilebilirdim. Ya beş yıl sonra evleneceksem? O zamana kadar hiçbir şey yapmayacak mıydım? Peki ya evleneceğim erkek? O başka kızlarla öpüşüp koklaşırken benim onu beklemem haksızlık değil miydi? Öpüşmek istiyorsam öpüşmeliydim, yatmak istiyorsam yatmalı! Sonuçta evlenmeyecek olsam bile... O kısacık sürede kendimle iç hesaplaşmamı yaptığım için artık bu konuyla kendimi üzmek niyetinde değildim. Birkaç gün sonra evine davet etti beni. Artık o sevgilimdi benim ve ben orada başıma neler geleceğini biliyordum!"
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
