  |
|
 Kuş gribinde son durum
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'de şu ana kadar 11 ilde, kanatlılarda kuş gribi tespit edildiğini söyledi.
Eker, Diyarbakır Valiliği Toplantı Salonu'nda yapılan toplantının açılışındaki konuşmasında, Diyarbakır'ın yanı sıra Şanlıurfa, Adıyaman, Batman, Bingöl, Elazığ, Siirt, Şırnak ve Mardin İl Tarım Müdürleri, İl Sağlık Müdürleri ve Hayvan Sağlığı Şube Müdürleri, Diyarbakır milletvekilleri ile değerlendirme toplantısı yapacaklarını bildirdi.
Bu toplantıyı yaptığı vilayetlerin hepsinde şu ana kadar kuş gribi vakası tespit edilmiş olmadığını ifade eden Eker, şöyle konuştu:
''Bazılarında şüpheli vakalar var. Şu ana kadar gelinen noktada son
iki gün içerisinde kanatlı hayvanlarda kesinleşmiş tespit bir vaka yok. Türkiye'de 11 ilde şu ana kadar kanatlılarda kuş gribi tespit edilmiştir. Bunlar Iğdır, Erzurum, Şanlıurfa, Erzincan, Ağrı, Bitlis, Yozgat, Ankara, Bursa, İstanbul ve Van'dır. Isparta'nın Serinkent, Konya'nın Bozkır, Siirt'in Pervari ve Sivas'ın Kangal İlçesi'nde bazı şüpheli vaka var. 14 ilde de 31 tane şüpheli var, bunlar sadece şüphelidir. Sonuçları kesinleşinceye kadar biz bunları şüpheli olarak görüyoruz. Bunlarla tabi ki mücadeleyi kesinmiş gibi yapıyoruz. Yani laboratuvar sonucunu beklemeden biz mücadelemizi yapıyoruz. Kesinmiş gibi bütün Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu'na göre, almamız gereken tedbirleri alıyoruz. Nedir bu tedbirler? Öncelikle şüpheli hayvanları itlaf ediyoruz. Şüpheli mahalde 3 kilometrelik bir karantina, 10 kilometrelik bir kordon tatbikatı yapıyoruz. Dezenfeksiyon işlemleri yapıyoruz ve diğer tedbirleri alıyoruz. Eğer laboratuvar sonucu kesin olarak pozitif geliyorsa, bu aldığımız tedbirleri kalıcıya dönüştürüp mücadeleye devam ediyoruz. Şu ana kadar Türkiye genelinde 354 bin 900 kanatlı hayvan itlafı yapıldı. Bayramda da bizim bütün teşkilatlarımız çalışıyor.''
EKER: ÇOCUKLAR DAHA KORUMASIZ
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, ''İnsanlarda tespit edilen vakalarda alınan bilgi, daha çok çocuklarımızın bu hastalığa karşı korumasız olduğudur'' dedi. Bakan Eker, Diyarbakır Valiliği Toplantı Salonu'nda, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki 9 ilin tarım müdürleri, sağlık müdürleri ve hayvan sağlığı şube müdürleriyle yaptığı toplantının açılışında, şüpheli kanatlı hayvanlarla mücadele konusunda, malzeme temininde herhangi bir sıkıntılarının olmadığını söyledi.
Yeteri kadar malzeme ve ekipmanın bulunduğunu, mücadelenin ciddiyetle devam ettiğini belirten Bakan Eker, şöyle konuştu: ''Özellikle yılbaşından beri bu konuda oluşmuş bir kamuoyu var. Daha doğrusu uyanan bir kamu bilinci var. Bu da olumlu bir gelişmedir. Toplumda bu bilinç oluştukça insanlarımızın kendilerini bu hastalığa karşı korumaları kolaylaşıyor, aynı zamanda eğitim görevi görmüş oluyor. İnsanlarımız daha rahat bir şekilde kendilerini korumuş oluyor.''
Vatandaşların en küçük bir şüpheyi bile bildirdiklerini, bunun da sağlık ve tarım teşkilatının iş yükünü arttırdığını ifade eden Eker, şunları söyledi:
''Bu ihbarlar, bazen vatandaşlarda gereksiz panik duygularına yol açabiliyor. Bunun dışında bizce bir mahsuru yok. Bir hususu özellikle bildirmek istiyorum. İnsanlarda belirlenen vakalarda alınan bilgi, daha çok çocuklarımızın bu hastalığa karşı korumasız olduğudur. Bunun da altındaki temel faktör, çocuklarımızın şüpheli canlı hayvanlarla hasta hayvanlarla ölmüş hayvanlarla ve bunlarla bir şekilde bulaşmış malzemelerle yakın temasta bulunduğudur. Gerek Van'da kaybettiğimiz Koçyiğit ailesinin çocukları, gerek Ankara Beypazarı'nda hastalığa yakalanan çocuklar, gerekse şu andaki şüpheli vakaların çoğu aslında çocuklardır. Bu çocuklarımızın korunması, özellikle anne babalarca eğitilmesi son derece önem taşımaktadır.''
GÖÇMEN KUŞLAR
Bakan Eker, hastalığın Türkiye'ye esas itibarıyla göçmen kuşlarla ulaştığını düşündüklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Özellikle yabani göçmen kuşların göç yollarını incelediğimizde bunu gördük. Şu ana kadar gerek şüpheli, gerekse müspet olarak belirlediğimiz kuş gribi vakaları ile 2 haritayı üst üste koyduğumuzda, hakikaten göçmen kuşların yolu üzerinde bir tehlike olduğunu görmekteyiz. Burada üç koldan göçmen kuşların yolu gözüküyor. Türkiye üzerinden bu hareketle bizim tespit ettiğimiz kuş gribi yaptığımız haritayla paralellik gösteriyor.''
Yabani göçmen kuşların bu hastalığın hem virüsünü barındırdığını hem de taşıdığını ifade eden Bakan Eker, şöyle dedi: ''Bunlar yoluyla evcil kanatlı hayvanlara bulaşma riski söz konusu. Türkiye'de yabani güvercinler, yaban ördekleri ve karabataklarda vaka tespit ettik. Oradan da insana bulaşıyor. O halde bizim aradaki zincirin orta halkasını iyi denetlememiz gerekiyor. Zincirin orta halkası da evcil kanatlı hayvanlardır.''
Köylerde ailelerin kendi ihtiyaçlarını gidermek için beslediği tavukların önemli bir risk faktörü olduğunu belirten Eker, ''Çünkü bunlar özellikle kasaba ve köylerde Türkiye'nin doğusu ve batısında birçok ilde, kenar mahallelerde, avlularda, evlerin arka bahçelerinde yetiştiriliyor'' dedi.
''ENTEGRE TESİSLERDE RİSK İHBARI ALINMIŞ DEĞİL''
Şüpheli yerlerde bu hayvanlarla mücadele etmeleri gerektiğini, atandaşlardan bu konuda destek beklediklerini ifade eden Tarım ve Köyişleri Bakanı Eker, illerde belirlenen fiyatlar üzerinden itlaf edilen hayvanların bedelini ödediklerini, bundan kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de şu ana kadar entegre tesislerdeki tavukçulukla ilgili herhangi bir risk tanımı ihbarı alınmadığını bildiren Bakan Eker, şunları kaydetti:
''Entegre tesislerimizde herhangi bir sorun yok. Yumurtacı tavuklarımızın, yumurta üretimi belli bir düzeye geldikten sonra halk arasında 'çıkma tavuk' diye tabir edilen, ıskarta tavukların bu arada bir risk faktörü olduğunu da hesaba katmamız gerekiyor. Bununla ilgili de sektörle görüşmeler yapıyoruz. Bu tavukların kesinlikle piyasada satılmaması, itlaf edilmesi ya da kesimhanelerde değerlendirilmesi gerekiyor. Vatandaşlarımızın da görevlilerimizin de bu konuda hassas davranması gerekiyor.''
Hastalık şüphesiyle hastanelere başvuran vatandaşların tedavilerinin titizlikle yapıldığını, şüphelilerin de gerekli testlerden sonra taburcu edildiğini ifade eden Eker, ''Bu hastalıkla mücadelede bütün kamu kurum ve kuruluşlarının elbirliği yapması gerekiyor. Elbirliğiyle mücadele yapıldığında, asgari bir zararla atlatılmaması için bir neden yok'' diye konuştu.
"AÇIKTA SATILMIŞ ÜRÜNLERİN TÜKETİLMESİ RİSKLİDİR''
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, nerede kesildiği bilinmeyen, açıkta yetiştirilmiş, açıkta satılan ürünlerin tüketilmesinin riskli olduğunu söyledi. Eker, Türkiye'nin dünyada kuş gribi görülen 25-26 ülkeden biri olduğunu, bu hastalığın Türkiye'den önce dünyanın değişik
coğrafyalarında, Hollanda, Belçika, İtalya, Romanya, Ukrayna, ABD, Güney Afrika ve bütün Asya ülkelerinde geçen yıllarda görüldüğünü bildirdi.
Bu ülkelerde de mücadelenin aynı şekilde yapıldığını, gerek Avrupa'nın, gerekse diğer ülkelerin bu hastalıkla mücadele ettiklerini ifade eden Eker, şöyle konuştu: ''Yani bir tek bizde görülmüş bir şey değildir. '81 ilin 25 iline bu nasıl yayıldı?' diye bir soru sorulabilir. Bu da önemli ölçüde bizim sosyoekonomik ve sosyokültürel yapımızla ilişkilidir. Çünkü dikkat ederseniz bu vilayetlerin hemen hemen hiçbirinde bir entegre tesiste bulunmamıştır. Bu kırsalda, köylerde, kasabaların kıyısındaki evlerde beslenen kümes hayvanları aracılığıyla yayılmaktadır. Yozgat'ın Akdağmadeni'nin bir köyünde tespit ettiğimiz vaka; Iğdır'dan bir vatandaşımız oradan iki kaz alıp kesip yolup oraya taşıyor. Sosyokültürel yapımızdan demekteki kastım budur. Bu şekilde hastalık burada yayılıyor.''
''ENTEGRELERİMİZDE HERHANGİ BİR SORUN YOK...''
Tarım ve Köyişleri Bakanı Eker, Avrupa'da bu hastalığın entegrelerde bulunduğunu, Hollanda da 28 milyon, Belçika'da 14 milyon, İtalya ve ABD'de de 10 milyonlarca kanatlı hayvan itlaf edildiğini bildirdi.
Türkiye'de entegre tesislerinde herhangi bir sorun olmadığına dikkate çeken Eker, sözlerine şöyle devam etti: ''Uzmanların görüşüne göre, bu nedenle de entegrelerde üretilmiş, denetimden geçmiş, sağlıklı bilinen kümes hayvanları veya yumurtalarını uygun şekilde pişirerek tüketebilirler. Bunda herhangi bir risk yok. Ancak nerede kesildiği bilinmeyen, açıkta yetiştirilmiş, açıkta satılmış ürünlerin tüketilmesi risklidir. Vatandaşların bu konuda hassas davranması gerekiyor.
Tarım Bakanlığı'nın İstanbul, İzmir, Ankara, Konya, Samsun, Erzurum, Elazığ ve Adana'da 8 tane Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü var. Şu anda bunların hemen hemen tamamında kuş gribi ile ilgili teşhis yapılabilmektedir. En geç 72 saatte buradan netice alınabiliyor.''
Bakan Eker, bölgede Diyarbakır'a en yakın Elazığ'da bulunan Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü'ne bir haftada gelen 450 numuneden 350'sinin sonuçlandığını, bunlardan sadece 4 tanesinde hastalık şüphesi tespit edildiğini ifade ederek, bunların dışındakilerin çoğunun negatif çıktığını kaydetti.
''HASTALIKLA İLGİLİ ŞEFFAF POLİTİKA İZLİYORUZ...''
Dünya Sağlık Örgütü, AB, uluslararası salgın hastalıklar ofisi ile Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı'nın sürekli temas halinde olduğunu belirten Mehmet Mehdi Eker, şunları kaydetti: ''Bu hastalıkla mücadelede, şeffaf, açık bir politika izliyoruz. Deklarasyonumuzu zamanında yapıyoruz. Mücadelemizi de en iyi şartlarda yapıyoruz. Amacımız, Türkiye'deki hayvan sağlığını korumak. Hayvan sağlığı ile birlikte insan sağlığını ve toplum sağlığını da garanti altına almaktır. Vaka şüphesi görülen illerimizde yapılan çalışmaları değerlendireceğiz. Vaka görülmemiş illerde de koruyucu anlamda neler yapabileceğine dair değerlendirme yapacağız. Manyas'taki olaydan beri illerimize periyodik olarak bu hastalıkla mücadelede yazışmalarda bulunmuştuk, genelgeler göndermiştik.''
Bakan Eker, bir gazetecinin 'hastalığın daha önce duyulduğu, ancak kamuoyundan gizlendiğinin' iddia edildiği sözleri üzerine, bunun doğru
olmadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Iğdır Aralık'ta, 15 Aralık günü ihbarda bulunuluyor. İhbar alınır alınmaz yapılan ilk incelemede hastalık şüphesi olduğundan dolayı bütün tedbirler valilikçe, il tarım müdürlüğünce alınıyor. Hemen itlaf ve dezenfeksiyon işlemleri başlıyor ve kesin sonuç alınmadan bütün çalışmalar yapılıyor. 26 Aralık günü Ulusal Referans Laboratuvarlarımızda kesin teyidini aldık, sonucu dünya ile paylaştık. Basına da yazılı açıklama ile duyurduk. Bu konuda Iğdır'da hiçbir gecikmemiz ve örtbas gibi bir teşebbüs olayımız olmadı, olmazda...''
Tavukçuluk sektörünün zor günler geçirdiğini belirterek bunun için önleyici tedbirlerin neler olduğunu soran gazeteciye de Eker, tavukçuluk sektöründe on binlerce insanın istihdam edildiğini dikkat çekerek, Cumartesi günü ilgili bakanlıklar ve sektör yetkilileri ile birlikte değerlendirme toplantısı yapacaklarını söyledi. ''İtlaf dışında başka bir mücadele şekli var mı?'' sorusu üzerine ise Eker, dünyada bu tür hastalıkla ilgili en kesin mücadele şeklinin itlaf olduğunu bildirdi.
Eker'in açıklamalarının ardından 9 ilin sağlık, tarım ve hayvan sağlığı şube müdürlerinin katıldığı değerlendirme toplantısı, basına kapalı olarak devam etti.
AA
|
