kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Üç sene doldu Sayın Erdoğan

Başbakan Erdoğan işbaşına geldiği günden itibaren vatandaşa "Bizden üç yıl bir şey beklemeyin" mesajı verdi.
Bu söylemin örtülü mesajı üç yılın sonunda yaşam kalitesinin yükseleceği, gelirin artacağı, refahın daha adil bir dağılımının sağlanacağı idi.
AK Parti iktidarı üçüncü yılını tamamladı.
Türkiye üç yıl öncesine göre, çok daha iyi durumda. Kimse bunu inkâr edemez.
Ancak, bu başarıda AK Parti iktidarının rolü ne, bunu sorgulamak da gerekir.
Bugünkü yönetim, Kemal Derviş'in IMF ile birlikte oluşturduğu bir program devraldı ve bunun hiçbir yerine dokunmadı.
Hepimiz biliyoruz ki, bugün uygulanan ekonomik istikrar programı bu hükümete ait değildir, Kemal Derviş imzası taşımaktadır.
Sayın Derviş İstanbul'a gelip gittikçe zaman zaman görüşürdük. Son dönemde üzerinde en çok durduğu nokta, istihdamdı.
Ekonomik istikrarın sağlandığını vurgulayıp şimdi asıl konunun yeni iş alanları yaratmak olduğunu belirtirdi.
AK Parti, programın istikrar bölümüne aşırı derecede bağlanıp istihdam sorununu görmezden geldi.
Başbakan, söylemini "İstihdamı kim çözmüş ki, ben çözeyim"e kadar getirdi.
Ancak, gelinen noktada görünen o ki, iktidar iş yaratmak bir yana eldeki iş olanaklarını da yabancılara kaptırma noktasında.
Sinan Cem Şahin'in dünkü haberi, tabloyu açıkça ortaya koyuyordu. Tekstildeki krize, Türkiye'de üretim maliyetlerinin yükselmesi eklenince 100 bin kişi işini kaybetmişti.
Toplam 95 tekstil fabrikası Özbekistan, Bulgaristan, Mısır, Tunus, Ürdün, Moldova, Rusya, Çin gibi ülkelere taşınmıştı.
Bu, Türkiye'de üretimin cazip olmaktan çıkması anlamına geliyor.
Peki, bu kaçışta en büyük etken ne? İşçi ücretleri mi?
Tevfik Güngör'ün dünkü Dünya gazetesinde ortaya koyduğu rakamlara göre değil.
Güngör, bu yazısında Türkiye'de verimliliğin son beş yılda düzenli arttığını, ancak bu artışın çalışan sayısında yüzde 4.6'lık bir azalmayla gerçekleştiğini belirtiyordu.
Güngör, yine aynı yazısında işçi ücretlerinde bu dönemde yüzde 17'lik bir gerileme görüldüğünün altını çiziyordu.
Yani, çalışanın yapabileceği fedakarlığın sınırına gelinmiş durumda.
Türkiye, şu anda yüksek faize dayanan bir cazibe merkezi.
Dün görüştüğüm bir bankacı dostum, yeni olanakları yaratamayan, sadece yüksek faizle dışardan para getirmeye dayanan bir ekonominin duvara çarpmama ihtimalinin az olduğunun altını çizdi.
Ortada bir gerçek var.
Türkiye, yeni iş olanakları yaratamadığı gibi elindeki işleri de başka ülkelere kaptırıyor.
İşgücüne her gün binlerce insanın katılması gereken bir ülkede, iş olanaklarının da elden kaçırılmasının sosyal patlamalara yol açması kaçınılmaz.
Bugün kapkaç, çete, hırsızlık olarak önümüzde duran bu sorunun yarın katlanarak dev boyutlara ulaşacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok.
Ancak, Cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlenmiş olan iktidar, Türkiye'nin gerçek gündemini, sorunlarını tartışmak istemiyor.
2007'ye kadar top çevirerek zaman kazanmak istiyor.
Bu arada, halk dayanma gücünün sonuna gelmiş durumda.
Ekonomik programda istihdamı artırıcı bir dönüşüm sağlanamazsa, çok boyutlu, içinden çıkılmaz dertlerle yüz yüze geleceğimiz kesin.
Bu gidişle, Derviş'i yeniden göreve çağırmak zorunda kalabiliriz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Hamas sorununa İsrail'den bir bakış   / 22-02-2006
 Başbakan Erdoğan sözünü tutmalı   / 21-02-2006
 En iyisi Dışişleri'ni Washington'a bağlamak   / 20-02-2006
 Güney Amerika'dan Ortadoğu'ya işgal   / 19-02-2006
 Orhan Pamuk'u hedef göstermek   / 17-02-2006
 Biraz utanıp sıkılmak lazım   / 16-02-2006
 Dağ başında bulunan 11 erkek cesedi   / 15-02-2006
 28 Şubat ve Özkasnak Paşa   / 14-02-2006
 Pınar Selek   / 13-02-2006
 Hint tırtılı ve aklın kökeni   / 12-02-2006
YILMAZ ÖZDİL
Yıllık izin
Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü...
ERGUN BABAHAN
Üç sene doldu Sayın Erdoğan
Başbakan Erdoğan...
UMUR TALU
Öylesine notlar
Kredi cartı: Borcunu zamanında...
FATİH ALTAYLI
Polis "imdat" diyor
3 günde 3 polis intihar edince,...
ERDAL ŞAFAK
Polis, cinnet, intihar
Polis Koleji'ne ve Polis...
'Yanlış bir politikaydı'
Irak'ın işgalini, demokrasi getirmek için gerekirse askeri güç...
Kutsal Şii camisine bombalı saldırı
Irak'ta Şiiler'in kutsal kabul ettiği Askeriye Türbesi'ne bombalı...
Önümüzdeki maça bakacağız: 4-0
Önümüzdeki maça bakacağız: 4-0
Bu tür maçlarda F.Bahçe eleştirildiğinde suç oluyor. Aralarında büyük...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu