Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin korktuğu başına geliyor. Türkiye, Brezilya ve Rusya gibi ülkelerden kaçıp ABD, Japonya ve Avrupa'ya akan paralar gelişmiş ülkelerin borsalarını 56 haftalık zirveye uçuruyor.
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin korktuğu başına gelmeye başladı. Gelişmiş ülke borsaları 56 haftalık soluksuz yükselişlerini sürdürürken, gelişen ülke borsalarından yaşanan para çıkışları yükselişlerin önünü kesti. Her şey ABD Merkez Bankası'nın 2004'ün nisan ayında kısa vadeli faiz oranlarını artırmaya başlayacağını duyurması ile başladı. O dönem Alan Greenspan patronluğundaki ABD Merkez Bankası Fed yüzde 1 olan kısa vadeli faizini yüzde 1.25'e yükseltti. Fed dünyaya verdiği mesajda ağresif bir faiz politikası izlemeyeceğini aksina çeyrek puanlık artışlarla ölçülü bir politika sürdüreceğini duyurdu. Uzun süre düşük faiz düzeyini koruyan ABD, enflasyonist baskıyı kontrole almak için faiz oranlarında artışa gidiyordu. Ayrıca ABD'nin artan ikiz açıklar ve borçlanma ihtiyacı faizde artırım ihtiyacı doğurdu. Nitekim ABD'de başlayan faiz artırım rüzgarı önce Avrupa'ya ordan da Uzakdoğu'ya sıçradı. Nitekim
Avrupa Merkez Bankası da son olarak euro bölgesi faiz oranlarını yüzde 2'den yüzde 2.5'ye yükseltti. Japonya'da harekete geçmekte geç kalmadı ve 9 Mart'ta aldığı karar gereği faiz oranlarında artışın önünü açtı. Japonya Merkez Bankası gevşek para politikasından vazgeçeceğini açıkladı. Bu önümüzdeki dönemde Japonya'nın 0 olan faiz oranlarında artışa gideceği şeklinde yorumlandı.
FAİZİ PEŞ PEŞE ARTIRIYORLAR İşte üç büyük gelişmiş ekonomi faizdeki söz konusu artırım operasyonları ile riskli ülkelerden kaçmaya her an hazır olan global likiditeyi yeniden çekmeye başladı. Önce Rusya, Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerden riskten kaçınan dev emeklilik fonları paralarını yavaş yavaş ABD, Ingiltere gibi ülkelerin borsalarına götürmeye başladı. 3 büyük merkez bankasının faiz artırımı operasyonu ile gelişmekte olan borsalardan yatırımcının çıkacağı endişesi 27 Şubat'ta had safhaya ulaştı. Bu
tarihten itibaren 2005 başından bu yana yükselişini sürdüren gelişen ülke borsaları yönünü aşağı çevirmeye başladı. O tarihten bu yana Türkiye'de İMKB-100 yüzde 8 değer yitirdi. Rusya'da RTS yüzde 7 kan kaybetti. Brezilya'da Bovespa endeksi sadece yüzde 1 kan kaybederken, Polonya'da WSE-100 yüzde 3 düştü. Aynı dönemde ABD'de NYSE Composite yüzde 3, İngiltere'de FTSE yüzde 4, Fransa'da CAC-40 yüzde 3, Japonya'da Nikkei 225, Almanya'da Dax yüzde 2 artış kaydederek son 56 haftanın zirvesine ulaştılar. İşte bu da gelişen ülkelerden para çıkışının göstergesi oldu. Riski seven bundan para kazanan yabancı dev hedge fonlar ise gelişmekte olan ülkelerdeki getirilerden yararlanmayı sürdüyor. Ancak uzmanlar faiz oranlarındaki global artışın sürmesi halinde söz konusu fonların da gelişmiş ülkelere doğru kaçma riskinin artığına işaret ediyorlar.