 |  |
 |
|
Daha ne yapacaksın Sıtkı Usta?..
YILLAR önce açtığı bir serginin anı defterine, nur içinde yatsın, uluslararası ressam, iyi dost Avni Arbaş "Sıtkı Usta ses duvarını aştın" diye yazmış..
Üstat sağ olsa ve bu sergiyi gezse ne derdi acaba?..
Ben ne diyeceğimi bilemedim. Kendisine sorduğumu deftere de yazdım..
"Bundan sonra ne yapacaksın Sıtkı Usta?.. Yapacak şey bıraktın mı?.."
Ayasofya'nın mozayıklarını çiniye indirmiş Sıtkı Usta.. Ve de nasıl indirmiş?.. Ayasofya müzesindeki sergi, aslını ve çinisini bir arada görme fırsatı veriyor insanlara.. Böyle olunca da insanı fena halde etkiliyor..
Bu çinilerden bir kısmını Ankara'da Serpil'in atölyesinde görmüştüm.. Serpil, Sıtkı Usta'nın varakçısı.. Çinileri varaklayanlar ve eskitenler, Serpil'le Başak..
İkisi de ordaydı ve nasıl saklanıyorlardı kameralardan, öne çıkmamak için..
Sıtkı Usta müthiş keyifliydi, hayatının baş yapıtlarından birini gerçekleştirdiğinin farkında olarak..
"Az önce bir Amerikalı geldi. Beşini satın almak istedi. Sadece birini sattım. Ötekileri vermedim" dedi.. Halinden belli.. Verememiş.. Kendi yapıtlarını kıskanıyor..
Usta, konuklarını teker teker karşılıyor, anı defterine izlenimlerini yazdırıyor, sonra da uğurluyordu..
Bir yandan da gözü kapıdaydı durmadan..
"Kültür Bakanı gelecekti" diye..
"Aldırma Usta" dedim, "Bir yerde uyuya kalmıştır.." Siz uyuya kalmayın sakın. Yakın zamanda Amerika'da Boston'da sergilenecek bu mozayık çiniler..
Gidiyorlar.. Vakit geçirmeyin.. Ayasofya'ya koşun.. Bin yıllık eskileri ve Sıtkı Usta'nın milenyum yorumlarını birlikte görün..
|
