kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Biz genetik olarak daha mı dirençliyiz?
Biz genetik olarak daha mı dirençliyiz?

İhraç edilmek üzere gönderilen bazı tarım ürünlerinde, kabul edilebilir sınırların üzerinde sağlığa zararlı ilaç ve kimyasalların tespit edilip, geri çevrildiğini basından öğreniyoruz. Bu gıdaların iç pazarda tüketildiği şeklinde söylentiler de var. Acaba Alman veya Rus insanını zehirleyen bu maddelere karşı biz genetik olarak dirençli miyiz? Veya bizim sağlığımız o insanlarınkine kıyasla daha mı önemsiz?
Markette, manavda satılan sebze ve meyvelerin, genetik değişime uğratılmış ya da aşırı miktarda kimyasal madde, ilaç veya hormon içeren ürünler olup olmadığının denetlenmesi, devletin görevidir. Anayasamızın 56. maddesi gereği; 'Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak amacıyla gerekeni yapmakla yükümlüdür.' Ne var ki bugüne kadar, iktidarlar bu yükümlülüğün gereğini yerine getirmemişlerdir. Ülkemizde tarım ve gıda sektöründe kullanılan sağlığa zararlı ürünlerin ölçümlerini yapacak donanım ve ekipmana sahip yeterli laboratuvarlar yoktur. Satın aldığımız domates veya etin, yumurta ya da hazır çorbanın içinde; kansere, astıma, kalp hastalığına, erken bunamaya, felçlere neden olan kimyasal maddelerin bulunup bulunmadığını tüketici olarak bilmeniz veya ölçtürmeniz pek mümkün değildir. Dolayısıyla, sağlığınız, bu ürünleri üretip pazarlayanların insafına bırakılmış durumdadır. Birileri daha çok kazanmak, ürün miktarını artırmak, daha gösterişli, iri, dayanıklı ürünler elde etmek için geleceğinizi mahvedebilir. Üreticinin sınır tanımaz kazanma hırsı ve bilgisizliğinin kurbanı olup, gelecek 20 yılınızı felçli, bunamış veya şeker hastası olarak geçirebilirsiniz. Ya da kanser olup, 10-20 yıl erken ölebilirsiniz. Tarımda kullanılan inorganik gübre, kimyasallar, ilaçlar, hormonlar ve genetik değişime uğratılmış tohumlar ile gıdalara sonradan ilave edilen renk ve koku verici ya da koruyucu katkı maddeleri; sağlığımız için ciddi riskler taşımaktadır. Çünkü, kanserler, şeker hastalığı, kalp damar hastalıkları, yüksek tansiyon, astım ve alerjik hastalıklar, felç, alzheimer gibi çeşitli hastalıkların, gıdalarla ilişkisi bilinmektedir. Ülkemizde inorganik gübre kullanımının çok acımasızca olduğu ve kabul edilebilir üst sınırın 8 ile 40 katına kadar ulaştığı söylenmektedir. Diğer taraftan sağlıksız ortamlarda, ruhsatsız ve kaçak olarak üretilen ürünler, uygunsuz ambalajlama ve saklama koşulları, son kullanma tarihine özen gösterilmemesi gibi nedenlerle de vatandaşımızın sağlığı tehdit altındadır. Yukarıda alıntıladığım Anayasa hükmü gereği, devletin, vatandaşına şu garantiyi vermesi gerekmektedir: "Ben sağlıklı bir hayat sürdürebilmen için gereken her türlü tedbiri almış bulunuyorum. Geleceğini ve sağlığını tehdit eden muhtemel riskleri, devamlı kontrol altında tutuyorum. Seni kötü niyetli veya bilgisiz kişilerin para kazanma hırslarına teslim etmiyorum. Sen, gönül rahatlığıyla alışverişini yapabilirsin." Vatandaşın sağlığını, geleceğini ve yaşamını tehdit eden tehlikelere karşı önlem alınmaması; anayasal bir suçtur. Yeterli sayı ve donanımda yerel gıda denetim laboratuvarlarının kurulması, yeterli sayıda denetim uzmanının çalıştırılması, gıda denetiminde yetkili ve sorumluların net olarak tanımlanması, düzenli denetimlerin yapılarak uygun olmayan ürünlerin imha edilmesi ve insan sağlığını riske atanların cezalarının ağırlaştırılması gerekmektedir.

Prof. Dr. Tevfik Özlü

DİĞER SAĞLIK HABERLERİ
 Yeni nesil bekaret yaşını 12'ye düşürdü
 MS hastaları tatil için sonbaharı bekleyin
 Biz genetik olarak daha mı dirençliyiz?
 Işıl ışıl bir cilt için somon sağlıklı saçlara yengeç
 Dr. Ali Kerim Diler: Hayatı genç kalan ellerinizle tutun
 Kabuklu yemiş alerjisi geçebiliyor
 Nakil diyaliz hastasının ömrünü üç kat uzatır
 Haklı olmak mı, mutlu olmak mı?
 Aynı anda beş organ birden değiştirilebilir
 Çocuk sarasına Atkins diyeti
 Organ listelerinin her satırında bir yaşam var
 Kanser tedavisi sonrası hamilelik imkansız değil
 Okuldaki kabadayılar
 Organ bekleyenlerin umudu onun sesi...
 Rahim ağzı kanseri aşısı ABD'de zorunlu
Kaya'nın esmerleri
Kaya'nın esmerleri
Kaya Çilingiroğlu'nun "Hülya hiç tipim değildi, beni Brezilya tipi...
Jackson Ailesi gibi
Jackson Ailesi gibi
Pop müziğin sevilen yorumcuları arasında yer alan Niran Ünsal'ın...
Sosyete Göcek'e demirledi!
Sosyete Göcek'e demirledi!
İstanbul cemiyet hayatının ağır topları, hafta sonu Belma Simavi'nin...
İkisi de teselliyi club81'de buldu!
İkisi de teselliyi club81'de buldu!
Birlikteliklerini geçen hafta bitiren Pınar Altuğ ile Tony...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.