Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, faiz artışlarının bankacılık sistemine getirebileceği riskler nedeniyle, Merkez Bankasının her faiz artırımında ''saçlarındaki beyaz sayısının arttığını'' söyledi.
Tevfik Bilgin, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) üyeleri ile düzenlediği sohbet toplantısında, açıklamalarının ardından soruları yanıtladı.Bir gazetecinin, ''Merkez Bankasının faiz artırım kararını fazla mı buluyorsunuz'' şeklindeki sorusu üzerine, Merkez Bankasının görevi gereği enflasyonu düşürmeye odaklandığını hatırlattı ve ''Merkez Bankasının her faiz artırımında, saçlarımdaki beyaz sayısı artıyor'' dedi.
Bilgin,
gelecek yıl yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimler nedeniyle piyasalarda konuşulan olumsuz senaryoların hatırlatılması üzerine, kurum olarak çalışmalarında akan bilgileri bir araya getiren bir birimlerinin olduğunu ve burada muhtelif senaryo analizlerinin yapıldığını bildirdi
İYİ-ORTA VE KÖTÜ SENARYO ANALİZLERİ
BDDK'nın bütün analizlerinde, ''iyi, orta ve kötü senaryo'' olduğunu ifade eden Bilgin, şöyle devam etti:
''Bu olmak zorunda. Kurum olarak bunun ağırlığını belirlemede bizim öngörülerimiz, piyasayı algılamamıza ve piyasadaki diğer aktörlerin algılamalarına bağlı. Algılamamıza bağlı olarak bu senaryolardan hangisi ağırlık kazandıysa ona göre tedbirlerimizi yönetmeliklerle, bankalarla birebir görüşmelerle ya da genel duyurular ile düzenlemeye çalışıyoruz.
Otoritenin başındaki kişiler, özellikle bankacılık otoritesinin başındaki kişiler, her zaman ihtiyatlı olmak zorunda. İhtiyat, her zaman bu otoritelerin bazı dalgalanma dönemlerinde rahat etmesini sağlar. Biz bunu mayıs, haziran döneminde yaşadık. Bu bankacılara da yansıdı. Onlar da sonuçta rahat etti.''
İYİ GÜN- KÖTÜ GÜN FARKI
Bu arada iyi günlerde BDDK'nın çok sevildiğini, herkesin arkalarında olduğuna işaret eden Bilgin, ''(Çok iyi işler yaptınız. 23 düzenlemeyi birden çıkardınız vs diyorlar) ama kötü günlerde veya dalgalanma dönemlerinde, kurum olarak diğer kurumlardan farklı olarak, çok da fazla kimse olmuyor'' dedi.
Bilgin, bir gazetecinin ''kimlerin olmasını istersiniz?'' şeklindeki sorusuna, ''kimsenin olmasını istemeyiz ama o dönemlerde de aynı rahatlığı hissetmek isteriz'' yanıtını verdi.
2007 YILI BEKLENTİLERİ
Gazetecilerin 2007 yılına ilişkin beklentilerini sorması üzerine, gelecek yıla ilişkin senaryolarda bir çok değişkenin var olduğunu, buna dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.
Bilgin ayrıca faiz oranlarının aynı kalması halinde, bankacılık sisteminin 2006 yılına yakın bir karlılığı yakalayabileceğini, faiz oranlarının düşmesi halinde ise bankacılık sektörünün karının azalacağını söyledi. Özel sektörünün borcunun artmasına ilişkin soru üzerine Bilgin, bu konunun çeşitli çevrelerce tartışıldığını, bankacılık sistemi üzerinden reel sektöre kullandırılan borç miktarını bildiklerini belirtti.
Ama bir de firmaların yurt dışından direkt borçlandığını hatırlatan Bilgin, ''bence üzerinde durulması gereken konu bu. Bu, herhangi bir dalgalanmada veya kur artışında firmaları nasıl etkiler, o firmaların bankalara borcu varsa, o firmaların bankalara borcunu da etkiler mi ona bakmak lazım'' şeklinde konuştu.