|
 |
 |
 |
Göçük altında kalmış gibiydim
Dokuz ay önce eşi Kudret Sabancı'nın oyuncu Sanem Çelik'le ilişkisi olduğu ortaya çıkınca soluğu mahkemede alan Esra Akkaya Yeni Aktüel'e konuştu: Bari onun bir şeyiyle gurur duyabilseydim. Ama elimde hiçbir şey kalmadı!.
Geçtiğimiz mart ayında yönetmen Kudret Sabancı'nın, oyuncu Sanem Çelik'le bir çay bahçesinde görüntülenmesi, gözlerin Sabancı'nın eşi Esra Akkaya'ya çevrilmesine neden olmuştu. Yıldırım hızıyla eşinden boşanan Akkaya, o günden bugüne yaşadıklarını ve hayatındaki değişiklikleri Yeni Aktüel'den Özsel Tortop'a anlattı...
* Neler yaptınız o günden bugüne?
Mahkeme salonundan çıkarken "Bizi çalışmak kurtarır" demiştim. Adliyeden çıktım, ofise geldim ve o süreci çok çalışarak atlattım. Hiç yapmadığım sporlara başladım; su sporları, yelken, kayak gibi. Dalış brövemi aldım. Bugüne kadar hep ertelemişim bunları. Bu yıl onların yılı oldu. Duygusal hayatımda da güzel gelişmeler oldu.
* Hayatınızda yeni biri mi var?
Evet. Bu sıkıntılardan sonra iyi bir şey  hak ettiğimi biliyordum. Güzel bir aşk geldi.
* Zor olmadı mı yeni bir ilişkiye başlamak?
Hayır, hiç güven sorunu yaşamadım. Suçluluk hissim yoktu çünkü. Sevgi ve aşkın pür yaşanabileceğine dair kendimle ilgili bir güvenim vardı. Biraz da şanslıyım. Güvenebileceğim insanlar konusunda kolay yanılmam. Bunca hayat deneyimi içinde bir olumsuz deneyim yüzünden hayata güvenim sarsılmadı. Ama bu olay yüzünden çok üzüntü ve bedel ödendi. Yine de "İyi ki hep umutlu bakmışım ileriye" diyebilirim.
HAYATIMI TV'DEN İZLEDİM!
* 2006'nın en çok konuşulan olaylarından birinin kahramanı olmak nasıl bir duyguydu?
Sevimsizdi! Kendimi o günlerde, deprem zamanı Time'a kapak olan göçük altındaki kadın gibi hissediyordum.  O kadına da kapak olacağı söylenseydi, ne düşünürdü kimbilir!
* Dokuz ay öncesine dönüp bakınca neler geçiriyorsunuz aklınızdan?
"Vay be ne güçlüymüşüm" diyorum. Özellikle medyanın etkisini kaldırmak çok zor. Uzun süre hayatımı televizyondan seyrettim. Bu, ruh sağlığını bozan bir şey. Allah'tan oyuncuyum da televizyondakinin ben olmadığımı bilmeye alışkınım.
* İçinizi acıtan, hafiften gözünüzü yaşartan bir şey kaldı mı?
Geriye, dostluğa dair bir şey kalmaması kötü. Hâlâ gurur duymak adına, "İyi yönetmendir" diyorum ama "İyi bir yönetmen de bunu yapar mı" diyorlar, işte o zaman kalbim çok kırılıyor. Bari bir şeyiyle gurur duyabileyim istiyorum ama çok bir şey kalmadı elimde.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
