  |
|
Ödülün kadar konuş!
 Anadolu'da Yerel Yönetimler Dergisi, geçen yıl 300'e yakın belediye başkanını yılın başarılı belediyecisi seçmiş. Arama motoruna derginin adını yazarsanız; her belediye başkanının bu ödülle nasıl böbürlendiğini görürsünüz. Bir internet sitesi yılın mekanlarını seçmiş. Anadolu yakasında A kebapçısı, Avrupa yakasında B kebapçısı ödüle layık bulunmuş. C kebapçısı da İstanbul'un en iyi kebapçısı seçilmiş. A Anadolu'da, B Avrupa'da olduğuna göre; İstanbul'un en iyisi seçilen C Marmara Denizi'nin üzerinde olmalı. Sadece bol keseden dağıtarak değil, aday seçiminde de ödül dediğimiz o çok özel şeyi kirletmiyor muyuz? Mesela Atatürk Uluslararası Barış Ödülü'nü 1986'da vermeye başladık. 1988- 91-93-94 yıllarında ödül verecek adam bulamadık. Kalan yıllarda Kenan Evren, Rauf Denktaş, Haydar Aliyev ve Kızılay'a verdik. 1992'de Güney Afrika Ulusal Kongresi Başkanı Nelson Mandela ödülü kabul etmedi. Bu ödülün 2001'den beri dağıtılıp dağıtılmadığı ya da kimin aldığı da belli değil. Ankara'daki ödül sululuğu sadece bununla kalsa iyi. Mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin dağıttığı Egemenlik Onur Ödülü... Bu ödülün ilk kez dağıtıldığı 2005 yılında kimler, nasıl aday gösterilmiş bir bilseniz! Mesela; Kırıkkale Vali Yardımcısı kalkmış Kırıkkale Valisi'ni aday göstermiş. Bir başkası 1957 yılında Amerika'da yapılan '9. Uluslararası Körler Edebiyat Yarışması'nda şiir dalında birinci seçildiği için kendini aday göstermiş. Bir başkası Merinos Halı'nın kurucusunu ödüle aday göstermiş. Milli Egemenlik Onur Ödülü ile halının ya da şiirin ne alakası var? Bunlara bakıp da gülümsemeyin, beterin beteri de var. Tarikat liderleri olarak bilinen Fethullah Gülen ve Esat Coşan da aynı yıl bu ödüle aday gösterildiler. "Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz" diyen Mustafa Kemal'in kurduğu Meclis'in vereceği ödüle aday gösterilenler işte bunlar. Bu yıl kimler aday oldu, ödül kime verilecek o da belli değil! Ödül verme işi artık bir çeşit halkla ilişkiler ve reklam faaliyeti oldu. İlköğretim öğrencileri gece bültenlerinin sunucularını yılın spikeri seçebiliyorlar. İyi de çocuklar o saatte uyumuyorlar mı? Çizgi film ya da çocuk programı seyreden çocuklar seçmiş gibi ödül vermenin tek amacı okulun adı duyulsun, iki de kamera gelirse tadından yenmez durumu. Sadece okullar değil dernekler için de aynı şey geçerli. En popüler olduğu dönemde çocuğu olmayan Pınar Altuğ'u 'Yılın Annesi' seçmek; magazin basınını oraya toplamak ve 'garanti haber' demek. Yokluk içinde çocuk okutup büyüten anne medya için cazip olmadığı için yılın annesi de olamaz! Ödül dediğimiz şey, özel olduğu zaman anlamlıdır. Ödül alan birisinin herkesten iyi, herkesten farklı olduğunu düşünmüyorsak o iş ucuzlamış demektir. Nobel, Oscar, Cannes, Altın Ayı ödülleri neden bu kadar saygın? Ya da Altın Portakal neden o kadar saygın değil? Türkiye'de bilim alanındaki en saygın ödül ne, bilenimiz var mı? Dostlar alışverişte görsün diye ödül dağıtanlara ve her törende "Bu hayatımın en anlamlı ödülü" diyenlere selam olsun.
|
