kapat
   
01 Şubat 2007 Perşembe
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Emre Akoz @ SABAH
Fax:
0212 354 36 19
SMS:
EA yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 
Seçim barajı ve Kürtler
Dengesizliğe bakın

Seçim barajı ve Kürtler

Yüzde 10'luk seçim barajının yüksek olduğunu... Birçok oyun boşa gittiğini... Bu nedenle de bir 'temsil' sorununun ortaya çıktığını, elbette ben de biliyorum.
Ancak koalisyon hükümetlerinden de deyim yerindeyse öcüden korkar gibi korkuyorum.


Bu korkunun iki nedeni var:
1) İlki geçmişle ilgili. 1970'lerdeki koalisyonları hatırlamak dahi istemiyorum. 2001 krizi yeter de artar bile... 2000'in ağustos ayında İngiliz finans uzmanlarının, "Bu Türkler deli mi; ülke ciddi bir krize yuvarlanıyor ama kıllarını kıpırdatmıyorlar" dediğini biliyoruz. ANAP'lı Eyüp Aşık bir söyleşisinde, "Evet krizin gelmekte olduğunu fark ettik ama tedbir alamadık" demişti. Ecevit-Yılmaz-Bahçeli koalisyonu o iradeyi ortaya koyamadı.
2) Gelelim işin siyasi kültür yönüne... Bizde 'mutabakat' kültürü zayıftır. İlkelere, kararlara uyulmaz. Doktorluk ve askerlik gibi birkaç meslek haricinde uzmanlığa saygı gösterilmez. Bir boşluk bulup hedefine ulaşmak esastır. Herkes diğerinin böyle olduğunu bildiği için de işleri yürütecek bir 'güçlü lider' aranır.


Size başka bir alandan örnek vereyim: Biraz tecrübeli bir yerli teknik direktör, bu Fenerbahçe takımını Zico kadar yönetemez mi? Yönetir yönetmesine de, izin vermezler. İşine karışırlar, sözünü dinlemezler. (Hoş yabancılara da müdahale ediyorlar ama daha az...) Aynı onun gibi, 2001 krizinin üstesinden gelecek iktisatçı yok muydu şu koca Türkiye'de? Vardı elbette ama mutabakat sağlanamadığı için çareyi Kemal Derviş'i ABD'den transfer etmekte bulduk.
Velhasıl bu ülke koalisyon hükümetiyle idare edilemez. (Daha doğrusu sadece 'idare edilir' ama 'yönetilmez'.) Keşke başkanlık sistemi olsa ama o ayrı bir tartışma konusu.
Mevcut düzende en iyisi tek parti hükümetidir. İşte yüzde 10 barajını bu yüzden destekliyorum: Tek partili hükümet olasılığını artırıyor.
Gelelim Kürt meselesine.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, yüzde 10 barajına karşı çıkmayınca, Kürt siyasetçiler bozuldu. Haklılar elbette. Kürt vatandaşların sorunlarını Meclis'te dile getirecek vekillere ihtiyacımız var. Bu apaçık.
Ancak şu da apaçık: Koalisyon hükümeti olduğu takdirde, o sorunları konuşacak, ortaya konan çözüm önerilerini uygulayacak bir muhatap bulamazlar! Başbakan başka telden çalar, koalisyon ortağı başka telden.


Bizde öyle bir 'devlet-siyaset' sistemi var ki... Bir yandan asker, diğer yandan sivil bürokrasi bastırıyor... Sonuçta, işte hep beraber gördüğümüz gibi, tek partili hükümetin başı olmasına rağmen Tayyip Erdoğan, Kürt meselesinde geri adım atmak zorunda kalıyor.
Bir de koalisyon hükümetinin başbakanının halini düşünün; o hiçbir şey yapamaz.


Kürt siyasetçi Mehmet Yumak, "Biz Şırnak'ta yüzde 45.7'lik oyla Meclise bir milletvekili bile gönderemezken, mesela AKP yüzde 14'lük oyla iki milletvekili gönderiyor. Böyle şey olur mu" diyor.
Peki niye seçimlere bağımsız olarak katılıp daha sonra Meclis'te bir araya gelmiyorlar? Çünkü Apo karşı çıkıyor, Demokratik Toplum Partisi yöneticileri de onun dediğini yapıyor.
Yukarıdaki örneği vermemin nedeni, Kürt siyasetçilere ne yapmaları gerektiğini öğretmek değil, yüzde 10 gibi çok yüksek bir seçim barajında dahi alternatiflerin olduğunu göstermek. Tabii onlardan yararlanmak isteyene...


Not: Okurumuz Gökhan Yılmaz itiraz ediyor: "Cumhuriyet dediğimiz kavramı, yüzde 10 barajının neresine koyacağız?" Bence baraj, cumhuriyetle değil esas olarak katılımla yani demokrasiyle ilgili sorunlar yaratıyor. Mesela 1923-1945 yıllarındaki tek parti rejimi cumhuriyetti ama demokrasi değildi.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Nerede o siyasi cesaret?   / 31-01-2007
 Kentine ihanet eden milletvekili   / 30-01-2007
 İyi haber: Kanser artıyor!   / 28-01-2007
 Fahişelerin zekâsı   / 26-01-2007
 Mekatronikçi ne işe yarar?   / 25-01-2007
 Senin cevabın ne?   / 24-01-2007
 Anlamlı soru: 'Neden şimdi?'   / 23-01-2007
 Yine mi dokunulmayacak?   / 21-01-2007
 'Şiire sansür' mü, 'korsana dur' mu?   / 19-01-2007
 Trafik nasıl rahatlar?   / 18-01-2007
MURAT BARDAKÇI
Ayşeler demode, Aleynâlar in!
Sosyal hayatımız ve...
EMRE AKÖZ
Seçim barajı ve Kürtler
Yüzde 10'luk seçim barajının...
HINCAL ULUÇ
Spor gazeteciliği nedir?. Ne değildir?..
Vuslat Doğan...
Kartal şov şov şov
Kartal şov şov şov
Beşiktaş 2007'ye süper girdi. 3 gün önce ligde 3 attığı Vestel'i...
Beyaz gece
Beyaz gece
Trabzon 'beyaz sayfa'yı kupada açtı; Gaziantep'i mağlup etti Yoğun...
301'i kaldıramayız ama değişik önerilere açığız
Etiyopya dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan,...
CHP'li Esat Canan kendini savundu
ABD'nin Terörle Mücadele Koordinatörü Ralston'un yemeğindeki sözleri...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu