|
|
Dizinin hikayesi 20 sene artı 15 dakikada çıktı
* Töre dizisi yapmak nereden geldi aklınıza? 'Bir töre dizisi yapayım, içine de bir ağa koyayım, çok güzel reyting yapar' diye çıkmadı. Hiç hesap kitap yoktu. Bir sene kadar önce, bir tatildeydim, bir şey yapmak istiyordum, 'Sil Baştan'ın tadı damağımda kalmıştı. Diyarbakır'da açtığımız kadın evinde kadınlarla sohbet ettim ve bir şey yapmak istedim.
* Neden töre konusunu seçtiniz? Çünkü meselem var! Orada şakır şakır öldürülüyor kadınlar; bir vahşet var. Biz burada bugün 'öğlen yemeğinde ne yesek' derdindeyiz. Yani dünyayla, etrafınla, hayatla meselen varsa bir şey yapmak istiyorsun. Herkesin yöntemi de farklı. Bir şey söylemek istiyorum, hikayenin kabası 15 dakikadır ama 20 sene artı 15 dakika! İnsan biriktirdiğini yazıyor çünkü; yaşadıkların, biriktirdiğin, dünya görüşün birleşiyor.
*
O bölgenin uzağında yaşayan bir metropol kadınının bunu kendine dert etmesi enteresan değil mi? E kadınsın!
* Bir sürü kadın hatta kadın milletvekili var ama aynı duyarlılık yok! Herkesin biriktirdiği şey başka!
* Bu tarafta ne yaşadınız, ne duydunuz, öğrendiniz de bunları biriktirdiniz? Bakmadım; gördüm, ilgilendim, duyarlı oldum, meraklarım başkaydı. Bilmiyorum nasıl olduğunu yani. Aile yapın, çevren çok etkili. Oğluma bile hep şunu söylüyorum; muhakkak bir dünya görüşün olsun. 'Çalışkan ol olma, tembel ol olma ama dünyada bir duruşun olsun.' Mesela fotoğraf çekiyor, diyorum ki; güzel diye bir şey çekme, senin duyarlılıkların neyse onun üzerine giderek fotoğraf çek. Gördüğün yaşlı biri senin içini yakıyorsa çek. Git Greenpeace'e üye ol, diyorum. Bir dünya duruşun olsun. Yokluk içinde birini gördüğünde için yanmalı yoksa bir dangalak olarak yaşayıp gidersin.
* Nasıl bir ailede büyüdünüz? Annem Malatyalı, ortaokulda gelmiş İstanbul'a. Babam İzmirli. Babam kaymakamken annemle evlenmişler. Ankara'da büyüdüm, İzmir Koleji'ni bitirdim.
* Aileniz sizi duyarlı olmaya, bilinçli olmaya nasıl kanalize etti? Bana böyle sorular hiç sorulmadığı için nedir birikimim, niye böyleyim diye hiç düşünmemiştim açıkçası. Üç kız kardeştik biz, babam hep derdi ki, 'Kocanız olsa dahi onun yanında hep güçlü olacaksınız, ayaklarınızın üstünde duracaksınız, muhakkak okuyacaksınız. Herkesi olduğu gibi kabul edeceksiniz.'
* Güçlü kadın olmanın hayatta bir karşılığı oluyor mu peki? Kendimi güçlü bir kadın gibi görmedim hiç. Hakikaten oturup üstünde düşünmedim. Bana ayıp geliyor bunlar!
|