|
|
|
|
|
|
Sunuculuk için yaratılmışım
BBG ile geniş bir hayran kitlesi edinen sunucu Öykü Serter, Akademi Türkiye ile tekrar ekranlarda... Son yılların en başarılı şov sunucularından olmasına rağmen, onun gönlünde haber spikerliği yatıyor.
Televizyonlarda alışık olmadığımız kadar eğitimli ve bir o kadar da başarılı bir güzel... TED Ankara Koleji ile başlayan okul hayatı, Hacettepe Üniversitesi'nde Amerikan Dili ve Edebiyatı ile devam etmiş. Aynı zamanda profesyonel bir yüzücü de olan Öykü Serter, okul hayatından sonra kendi deyişiyle "İzleklerle buluşmak ve kendini ifade etmek için" önce radyoculuğa, ardından da ekranların önüne transfer olmuş. Dille oynamayı sevdiğinden ve Osmanlıca'ya ilgisinden dolayı yeni kelimeler türetmesi, onu insanların beynine "hızlı, ama düzgün konuşan sunucu" olarak kazıdı. Son dönemde sunduğu yarışma programlarıyla halkın sevgilisi haline gelen Öykü Serter ile Akademi Türkiye'den özel hayatına kadar birçok konuda konuştuk.
* Sizi genelde herkes değişik konuşma tarzınızla tanıyor. Cümlelerinizde sık sık Osmanlıca kelimeler kullanıyorsunuz. Bunlar nereden geliyor? Evet, televizyonda "5'te 5" adlı programını sunarken öyle kelimeler kullanıyordum. Artık çok nadir kullanabiliyorum, çünkü popüler bir program yapınca o kelimeleri pek fazla kullanamıyorsun, biraz köreliyorlar. Ama yalnız kaldığımda, yazı yazdığım için onları canlı tutmaya çalışıyorum. Ben genelde sözlük okurum. Osmanlıca, yakın anlamlılar, büyük argo sözlüğü gibi. Kısacası dil adına okuduğum çok fazla kitap var.
* Sizi bugüne kadar sunuculuk dışında başka bir alanda pek görmedik, bundan sonra da böyle yarışmalarda mı göreceğiz? Zannedersem evet. Ben sunuculuk için yaratılmışım. Benim mesleğim sunuculuk. Bu işi de çok iyi yaptığımı biliyorum. Ne mankenlik yaptım, ne de oyunculuk yaptım. Beni bundan sonra hep sunucu olarak göreceksiniz. Evet, oyunculuk ile ilgili bir özentim var ama bunu ben kendim tatmin ederim. Gidip bunun için ders alıyorum ama kendi keyfim için.
* Sizce Akademi Türkiye'nin diğer yarışmalardan farkı ne? Çok bariz bir farkı var, çünkü Akademi'de eğitim söz konusu. İnsanlar oturup sigara içmek için ya da geyik yapmak için değil de, artık hakikaten bir şeyleri öğrenme amacı ile orada bulunuyorlar. Dolayısıyla o evde kalmak için yarışmacılar daha da fazla mücadele ediyorlar. Eğitimden kopmamak ve verilen derslerden yararlanmak adına ciddi bir mücadele veriliyor. Bence bu yarışma bir fark yaratacak, çünkü eğitim şart.
* Akademi'deki öğrencilerle diyaloğunuz nasıl? Çok iyi bir diyaloğumuz var. Çok şekerler. Ben bugüne kadar bir sürü yarışmacı ile bir aradaydım. Ama bu kadar çok sevdiğim yarışmacılar olmamıştı. Ben artık yayın sırasındayken ya da onlarla bir diyalog esnasındayken sarılıyorum, sevgimi gösterebiliyorum. Aramızda ciddi duygusal bir diyalog var.
* Elemeler esnasında birçok şey paylaştığınız yarışmacılardan ayrılmak kolay olmayacak gibi görünüyor... Evet, elemeler sırasında oldukça duygusal anlar yaşayacağım gibi gözüküyor. Belki ben de tutamayıp ağlayacağım. Gerçek hisler var programın içinde. Ben de kendimi tutamayabilirim yani. Çünkü hepsini çok sevdim.
* Akademi'den iyi sanatçılar çıkacak mı sizce? Çok iyi sanatçılar çıkacağına kesinlikle inanıyorum. Bir değil birkaç tane çıkacak. Çünkü çok titizlikle seçildiler. Diğer yarışmalarda görüyorsunuz, 5 kişiyi diziyorlar. Şarkını söyle deyip birini seçiyorlar. Biz seçimler için aylarca uğraştık. Saatlerce onları tanımaya çalıştık. Gerçekten çok özenle seçildikleri için ve eğitimlerini veren kişilerin Türkiye'nin en iyileri olması nedeni ile çok başarılı starlar olacaklar.
* Siz, müzik ile ne kadar iç içesiniz? Süper arşivciyimdir. Rock müzik dinlerim. Pearl Jam,U2, Alice in Chains, Radioheads gibi isimleri dinlerim.
* Kıyafetleriniz çok değişik. Kendiniz mi seçiyorsunuz, yoksa bir modacınız var mı? Kıyafetlerim tamamen planlı programlı. Programın içeriği ne ise ona göre giyiniyorum. Bunun için de çok ciddi bir çalışma yapıyoruz. Özel kumaşlar getirtiliyor, üzerinde düşünülüyor benim görüntüm için. Bu da Tuana Büyükçınar tarafından hazırlanıyor. Ayakkabısından tokasına, yüzüğünden en ufak aksesuvarına kadar düşünülüyor kısacası. Ben normal hayatımda da bu tarz giyinirim. Akademi Türkiye de kendimi bulduğum bir yarışma.
* Canlı yayın esnasında halkla diyalog kurmak zor olmuyor mu? Birçok şeyle karşılaşabilirsiniz... Ben bir alışveriş merkezinde biri, biri ile kavga etse üstüme vazife olmadığı halde hemen müdahale ederim. Onu da öyle görüyorum, yani bu tamamen sunuculukla alakalı bir şey değil. İnsan ilişkileri ile ilgili. Ben de bu yönümü kullanıyorum programları sunarken. Önemli olan konuşurken ya da insanları dinlerken insanların konuşmasını takip etmek. Aynı zamanda ekranın arkasında izler pozisyonda da olmalısın. O tarafı da düşünmelisin.
* İlerideki hedefiniz nedir? Ana haber bültenini sunmayı isterim. Öyle bir hedefim var ama ileride. Şu anda Galatasaray Üniversitesi'nin tezsiz televizyon haberciliği master'ına başlayacağım. Dolayısıyla habere doğru da böyle bir alt yapıyı yavaş yavaş başlatıyorum.
* Sizin şu an yaptığınız iş aslında daha zor. Niye haber sunmayı istiyorsunuz? Evet, bunu biliyorum. Ben de rahatlamak için istiyorum zaten. Evleneceğim ve çocuğum olacak. Ondan sonra geleceğim, oturarak haberleri sunacağım ve evime döneceğim. Bunu istiyorum.
* Bildiğim kadarı ile çok güzel giden bir ilişkiniz var. Konu evlilikten açıldı... Evlenmeyi düşünüyor musun? 5 senedir beraberiz Koray'la (Kargo grubunun solisti Koray Candemir). Son zamanlarda yoğunluktan dolayı pek görüşemiyoruz. O albüm çalışmaları için stüdyoya girdi, ben Akademi Türkiye'ye başladım. Ama çok keyifli bir ilişki yaşıyoruz. Keyfimizce, son derece özgür bir ilişki. Evlilik düşünmüyoruz.
ÖYKÜ YAZICIOĞLU
|
|
|
|
|
|
|
|
|