kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Akademik hilafet

Yaklaşık yirmi gün önceki 'Ankara'yı Azerbaycansızlaştırmak' başlıklı yazımda bu kardeş ülkeye ve insanlarına karşı gittikçe yaygınlaşan küçümseyici, hatta aşağılayıcı tutuma dikkat çekmeye çalışmıştım. Pek çok resmi veya sivil Azerbaycan vatandaşı yankı verip teşekkür ederken 'bir dokun bin ah işit' misali kahır dolu şikayetler dile getirdi. Bu durum, söz konusu yazımda da belirtmeye çalıştığım gibi
'stratejik bir hastalık' idi ve şahsen yapabileceğim fazla bir şey yoktu. Ancak yakınmalar içinde en fazla üzüldüğüm, Türkiye'de misafir öğrenci olan Azeri gençlerin karşılaştıkları muamelelerdi. Aslında bu çocukların feci şekilde incitildiklerini başka pek çok yolla izleyen biri olarak fazla şaşırmadım. Kahredici olan çaresizliğimdi.
Ne var ki, bir kısım insanımız için bu tür şikayetlere ilk tepki olarak biçilecek yafta hazırdır:
-Meşhedi abartısı!
Doğrusu Avrasya toplumlarının hemen tamamında övgülerin de, şikayetlerin de pek mübalağalı şekilde dile getirilmesi yaygındır.
Bu mübalağacılık üstüne de mübalağalı menkıbeleri vardır:
-Bizim memlekette öyle gemiler vardır ki kendi gider, kalır kaptanı..
-Bizim memlekette öyle pehlivanlar vardır ki kat kat etsen koparır urganı..
Daha neler..
Onun için, her türden mağdurun yankısını fazlasıyla ciddiye alan bir yapıya sahip olmama rağmen böyle şikayetlere ihtiyatla yaklaşmaya çalışırım.
Ancak, İzmir'den yazan ve daha sonra telefonla arayan Azeri öğrencinin feryadı, içerdiği özel haksızlıkların yanında Türkiye'nin sosyal bir afetini de çarpıcı bir biçimde yansıttığı için hafızamda ve notlarım arasında rahatsızlık verici bir yer edindi.
Bu sosyal afet kayırmacılık.. Ege Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı bölümünde okuyan Leyli Rasulova, ablası Fidan Rasulova ile birlikte hemen her ders aşağılandıklarını ve 'Burada ne işiniz var, gidin kendi ülkenizde okuyun' diye taciz edildiklerini anlatarak çaresiz kaldıklarını ve dönmeye hazırlandıklarını söylüyorlar..
Şimdi biz de, o eğitim kurumundaki hocaların ve yetkililerin yerine diyelim ki:
-Bu kızlar abartıyorlar. Derslerinde başarısız oldukları için bahane üretiyorlar..
Hadi diyelim ki gerçek budur. Lakin bu durum, devlet üniversiteleri başta olmak üzere bütün resmi dairelerde yandaş ve akraba kayırmacılığında en ufak bir gerileme işareti bulunmadığını gizlemez.
Sözünü ettiğimiz yer dahil, devlet üniversitelerinde kürsülerin büyük bir bölümünün, neredeyse 'aileler arası dayanışma derneği'nden farkı yoktur.
Orada baba hoca, burada kızı yardımcı hoca.
Şurada anne profesör, oğlu doçent.. 'Babanın kemali değil malı evlada miras kalır' kuralı tersyüz olmuş:
-Anne ve baba kilimlerini de, bilimlerini de kızlarına veya oğullarına miras bırakabilir!
Çağın en büyük Türkiye buluşu budur: 'Yüksek kariyer genini kopyalayıp aşılama sistemi' keşfedilmiş, böylece işini bilen hocalar evladını akademik halife yapma imkanına kavuşmuşlardır.
Bugünün fiili kuralı 'ekber evlat' sistemi gibi:
-Hocanın büyük oğlu veliahttır.. Oğlu yoksa yeğenine sıra gelebilir..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Akademik hilafet   / 21-06-2004
 Din üstüne kavram oyunu   / 18-06-2004
 Yeni yüz eskidi, astar duruyor   / 17-06-2004
 Öcalan 'en büyük Kürt' kaldıkça   / 15-06-2004
 Asıl bela Kürtler'in 'Türk' sorunu   / 14-06-2004
 Türkiye'yi bölme aşkı bitti mi?   / 11-06-2004
 Sevgisizliğin kahramanları   / 10-06-2004
 Uygar adamın konsolosluğu   / 08-06-2004
 Çuvalın babası NATO   / 07-06-2004
 TÜPRAŞ ah mı, vah mı?   / 04-06-2004
ERGUN BABAHAN
Yanlış bir yöntem.
Ahmet Piriştina'nın ölümüyle boşalan...
ERDAL ŞAFAK
Saraybosna mı, Kudüs mü?
Türkiye'nin Kuzey Irak'ta yeni...
AHMET HAKAN COŞKUN
Bir aceminin Reina notları
Diyelim ki "Reina"nın ne...
MANSUR FORUTAN
Hazzı ertelemek
Kadınlar ve alışveriş arasındaki sapkın...
MEHMET BARLAS
Hemen okunması gereken ama okunmaları gecikmiş...
ALİ KIRCA
NATO düşmanını arıyor!
Bizler daha çocukken...
SAVAŞ AY
Erzurum çobanları ve piyano hamalları!.
Yer değişir,...
ÖMER LÜTFİ METE
Devletin afyon yutma hali
Irak'ta işgal güçlerinin...
REFİK DURBAŞ
Haydi parklara çıkalım...
Herhangi bir gün, herhangi bir...
HINCAL ULUÇ
Ahmet Piriştina ve ben..
Kör ölür badem gözlü olur"...
Şovalye Rooney: 4-2
Şovalye Rooney: 4-2
Kovac ile öne geçen Hırvatistan, Scholes ve Rooney'nin (2) gollerine...
Bir tek Henry yetti: 3-1
Bir tek Henry yetti: 3-1
Son şampiyon Fransa, yenilirse eleneceği İsviçre'yi Henry'nin 76 ve...
Uyum paketi imzada
Uyum paketi imzada
Avrupa Birliği'ne uyum çerçevesinde Anayasa değişikliklerine...
'Neşter' Özkaya'da
Neşter Operasyonu'nun Yargıtay ayağındaki araştırma tamamlandı.
Mossad, Kuzey Irak'ta cirit atıyor
Mossad, Kuzey Irak'ta cirit atıyor
Saddam Hüseyin döneminde Irak'ın güçlenmesini engellemek için Kürt...
Kürtler devlet kurarsa Türkler savaş açar
Kürtler devlet kurarsa Türkler savaş açar
Amerikan askerlerinin Irak'taki işkence skandalını ortaya çıkaran...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.