kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Yeni yüz eskidi, astar duruyor

DÜNYANIN en çok devlet kuran ve kaybeden milleti olarak muazzam tecrübe birikimimizden genlerimize hangi kabiliyetlerin kazındığını tartışsak yeridir. Devlet kurmayı ve yaşatmayı mı iyi öğrendik, yıkmayı mı?
Bir bilgin 'Türklerin en iyi bildiği şey kendi devletlerini yıkmaktır' şeklinde tez geliştirirse artık şaşmam. TRT'nin mahalli ağızlarda yayını ve DEP'li eski vekillerin tahliyesi ile birlikte açılan yeni sayfayı devletsizlik belgesi haline getirmek için adeta seferberlik yaşıyoruz..
Oysa her şey iyi başlamış gibi görünüyordu. Bu uygulama dahil bölücülükle ilintili her kişi ve her gelişmeye tepki gösterecek çevreler tahrik edilmek istenmiyor, en azından böyle bir izlenim veriliyordu. Fakat ertesi günden itibaren karşılıklı olarak gerici ve gerginleştirici adımlar sökün etti.
Galiba en vahim hata Sayın Gül'ün Başbakan sıfatı ile söz konusu eski vekilleri kabul edip görüşmesi oldu.
Bu adım ters etki ile iki zıt kutbu da gerdi. Önce sabah akşam 'Kürt meselesi' diye diye ülkeyi fiilen iki milletli bir toplum haline getirme mücadelesi veren çevreler kelimenin tam anlamı ile 'astar' istemeye başladılar. Beraberinde de karşıt cephenin tepkileri yükseldi.


Tahliye kararı ve mahalli ağızlarda TRT yayınları, 'hukukiydi, siyasiydi, AB dayatmıştı' gibi tartışmalar bir yana, nihayetinde devletin cemilesi (=jest) niteliğinde adımlardı. Dolayısıyla 'Kürt meselesi' diye bayrak açanların bu uygulamalardan sevinç yaşamaları doğaldı.
Karşıt cephenin de bu tahliyeleri ve TRT'nin mahalli ağızlarda yayın yapmasını içlerine sindirmeleri gerekirdi. Çünkü bu iki uygulama da 'devlet icraatı' olarak kağıt üzerinde meşru.. Bu kararlarda siyasi sorumluluğun, devletin 'öteki' kurumları ile baştan beri iyi geçinemeyen bir iktidara ait bulunması bir şeyi değiştirmez. Sonuçta bunlar 'devlet icraatı'dır. O devlet ne kadar dağınık görünürse görünsün.. Bölücülük konusunda kendisini herkesten daha duyarlı sayan çevreler de dahil kimse 'Bu uygulamalar beni ve Türkiye'yi bağlamaz' deme hakkına sahip değil. Bu hükümeti halk seçti, o da böyle bir tercih kullandı..
Ne var ki bu eşzamanlı iki gelişmeyi birbirinin aynı sayamayız. Mahalli ağızlarda yayın, AB yolunda devletin taahhüdüdür.. Buna karşılık tahliyeler ise, 'hukuki kılıf' ayarlanmış olsa da, devletin verdiği herhangi bir yazılı ve meşru taahhüdün gereği sayılamaz. Çünkü bu vekiller 'düşünce suçlusu' değillerdir. Ne kadar zorlarsak zorlayalım, bu zatların doğrudan PKK üst düzey yöneticiliği yapmakla suçlandıkları gerçeğini örtemeyiz!
-Efendim bu, hukuki geçerliliği Batılılarca tartışmalı DGM'lerin verdiği karardır ve anlamsızdır..
Yok öyle yağma!
Bu zevatın doğrudan üst düzey PKK yöneticisi gibi davrandıkları ve halen de öyle olmaya devam ettikleri tartışma götürmez. Öcalan'ın kendini hala onlara talimat verme mevkiinde görmesi başka ne anlama gelebilir?
Yalnız, buna rağmen tahliye edilmelerini olumlu bir adım sayanlardanım. Üç gerekçe ile bu salıvermeyi ülke için yararlı buluyorum.
Birincisi, terör örgütünde üst düzey yöneticilik suçundan da olsa yatılan 10 yıllık hapis büyük bir cezadır.. İkincisi, bu insanlar ne kadar suçlu olurlarsa olsunlar, on binlerin oylarını almış, onların gönüllerinde şöyle veya böyle taht kurmuş siyasi kişiliklerdir.. Üçüncüsü, AB'nin haklı veya haksız bahane üreticiliğine karşı gerçekçi tahliyenin bir adım olmasıdır.. Lakin; bir başbakan vekili ha Leyla Zana ve arkadaşları ile görüşmüş, ha Abdullah Öcalan ile.. Bu doğruysa o da doğrudur.
Eh başbakan vekili olarak, henüz beraat etmiş bulunmayan, ayrıca Öcalan ile mutlak bağları kesinlikle devam eden kişilerle görüşmen doğal ise, hiç kusura bakmayın; birilerinin de çıkıp 'Hükümet ile eşkıyaya aynı mesafedeyiz' demesi doğaldır.
Hak vermek başka şey, yüz vermek başka şey. Nicedir bu ülkenin seçilmiş ve atanmış sorumlularının yüzde doksanı, kime neyin verilip neyin verilemeyeceğini kestirebilecek 'devlet bilinci'ne sahip değildir.
Onun için devlet hak mı veriyor, yüz mü veriyor, astar mı; bilmiyor..
Ama ne istediğini iyi bilen birileri var.. Onlar da 'astar' peşindeki bir kısım iflah olmaz ayrılıkçılar ve işbirlikçileridir..
Gittikçe zorlaştırılan kardeşlik ve ülkenin birliği konusunda hakikaten iyiniyetli olan bütün unsurları tenzih ederim.
Lakin altını tekrar çizeceğim:
Kesinlikle bir 'astar' isteyen var, bir de neyi nasıl vermeyeceğini bilmeyen..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Akademik hilafet   / 21-06-2004
 Din üstüne kavram oyunu   / 18-06-2004
 Yeni yüz eskidi, astar duruyor   / 17-06-2004
 Öcalan 'en büyük Kürt' kaldıkça   / 15-06-2004
 Asıl bela Kürtler'in 'Türk' sorunu   / 14-06-2004
 Türkiye'yi bölme aşkı bitti mi?   / 11-06-2004
 Sevgisizliğin kahramanları   / 10-06-2004
 Uygar adamın konsolosluğu   / 08-06-2004
 Çuvalın babası NATO   / 07-06-2004
 TÜPRAŞ ah mı, vah mı?   / 04-06-2004
ERGUN BABAHAN
Yanlış bir yöntem.
Ahmet Piriştina'nın ölümüyle boşalan...
ERDAL ŞAFAK
Saraybosna mı, Kudüs mü?
Türkiye'nin Kuzey Irak'ta yeni...
AHMET HAKAN COŞKUN
Bir aceminin Reina notları
Diyelim ki "Reina"nın ne...
MANSUR FORUTAN
Hazzı ertelemek
Kadınlar ve alışveriş arasındaki sapkın...
MEHMET BARLAS
Hemen okunması gereken ama okunmaları gecikmiş...
ALİ KIRCA
NATO düşmanını arıyor!
Bizler daha çocukken...
SAVAŞ AY
Erzurum çobanları ve piyano hamalları!.
Yer değişir,...
ÖMER LÜTFİ METE
Devletin afyon yutma hali
Irak'ta işgal güçlerinin...
REFİK DURBAŞ
Haydi parklara çıkalım...
Herhangi bir gün, herhangi bir...
HINCAL ULUÇ
Ahmet Piriştina ve ben..
Kör ölür badem gözlü olur"...
Şovalye Rooney: 4-2
Şovalye Rooney: 4-2
Kovac ile öne geçen Hırvatistan, Scholes ve Rooney'nin (2) gollerine...
Bir tek Henry yetti: 3-1
Bir tek Henry yetti: 3-1
Son şampiyon Fransa, yenilirse eleneceği İsviçre'yi Henry'nin 76 ve...
Uyum paketi imzada
Uyum paketi imzada
Avrupa Birliği'ne uyum çerçevesinde Anayasa değişikliklerine...
'Neşter' Özkaya'da
Neşter Operasyonu'nun Yargıtay ayağındaki araştırma tamamlandı.
Mossad, Kuzey Irak'ta cirit atıyor
Mossad, Kuzey Irak'ta cirit atıyor
Saddam Hüseyin döneminde Irak'ın güçlenmesini engellemek için Kürt...
Kürtler devlet kurarsa Türkler savaş açar
Kürtler devlet kurarsa Türkler savaş açar
Amerikan askerlerinin Irak'taki işkence skandalını ortaya çıkaran...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.