Anadolu'da sanayileşme hamlesinin yeni halkası Malatya
Anadolu'da toplu temel atma ve açılışlar bir süre önce Kayseri ile başladı. Bu toplu yatırıma ikinci halkayı Malatya ekliyor. Kişi başına düşen milli geliri 1.417 dolarla, teşvikli iller kapsamına giren Malatya bu yasadan en çok yararlanan şehir. 134 sanayi tesisinin olduğu şehirde yapılan başvuru sayısı 230. İşte bunlardan 38'inin temeli dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı bir törenle atıldı, 19 fabrikanın da açılışı yapıldı. 85 yatırım başvurusu da proje aşamasında. 19 Fabrika için 37.6 milyon dolarlık yatırım yapılmış ve 1.270 kişiye iş imkanı sağlıyor. Temeli atılan 38 fabrika da 50.6 milyon dolara mal olacak ve 4.005 kişilik istihdam yaratacak.
Malatya farkı En geri kalmış bölgenin en batısında yer alan Malatya, aynı zamanda Doğu'nun en gelişmiş ili. 81 il arasında sosyo ekonomik gelişmişlik sıralamasında 41'nci basamakla diğer tüm Doğu Anadolu illerini geride bırakıyor. Hatta Malatya, Güneydoğu Anadolu'dan Gaziantep, İç Anadolu'dan Kayseri'nin de katılmasıyla Ankara'nın doğusunda tam bir gelişmişlik üçgeni oluşturuyor. Tarımıyla güçlü olan ve kayısısıyla ünlü Malatya, artık sanayisi ile ön plana çıkıyor. Bu kayda değer bir başarı öyküsü. Henüz bu ay başında Başbakan Erdoğan'ın komşu il Muş'ta yatırımları teşvik etmek için geldiğini, ama hiçbir temel atmadan geri döndüğüne tanıklık yapmıştım. Malatya ise 19 fabrikanın açılışını yaptırıyor, bunun iki katı fabrikanın da temelini attırıyor.
Başarı nedenleri Malatya'nın bu aşamaya gelmesi, Anadolu'nun en güçlü iki aslanı Kayseri ve Gaziantep ile üçgen oluşturacak kadar gelişmesinin temelinde yatan nedenlerden biri ilin coğrafyası. Hemen yanıbaşındaki Toroslar'ın devamı olan Beydağları hayatın can damarı olan suyu sağlıyor. Akarsular, göller, göletler, barajlar, sulamalar, iklim özellikleri, toprak özellikleri Malatya'yı güçlü bir tarım şehri yapmış. Malatya turinçgiller hariç her türlü meyve ve sebzenin yetiştirilebildiği bir il. Hatta fındık ve zeytin üretimi bile başlamış. Topraklarının üçte birinde tarım yapılıyor. Kayısı yanında üzümü de giderek kabul görüyor. Tarımsal ürünlerdeki bu çeşitlilik ve bolluk mutfak kültürüne de yansımış. Bu nedenle büyük kentlerde Malatya pazarları adı altında genelde yöresel gıda satan marketler açılıyor. Malatya çok ciddi bir tarım bölgesi. * Malatya demiryolu, karayolu ve havayoluna sahip. Sultansuyu ve Süngü çayı vadileriyle Akdeniz'e, Tohma vadisi ile İç Anadolu'ya, Firat vadisi ile Doğu Anadolu'ya açılan Malatya tam bir kavşak noktasında. * Cumhuriyet'in ilk yıllarında ilde kurulan Sümerbank şimdiki tekstilin ve sanayinin altyapısını oluşturmuş. * Terör dönemlerinde de Malatya huzurlu yaşamış. Bunda bir tarım kenti olmasının rolü büyük. Meyve ve sebzenin bolluğunda insanlar en azından karnını doyuruyor. Terörden etkilenmemesi aynı zamanda dışardan göç almasına yol açmış. Bu da Malatya'da sanayiye ucuz işgücü sağlıyor. * İkinci Ordu'nun merkezinin 1982'de Malatya'ya taşınması kenti ekonomik yönden olduğu kadar sosyal yönden de geliştirdi.
Çevreye dikkat Malatya, tarım, tekstil, eğitim ve sağlık sektörlerinde bölgesel bir aktör olmayı hedefliyor. Dünkü yatırım hamlesi tekstildeki iddiasını gösteriyor. Eğitimde ise İnönü Üniversitesi iyi bir örnek. Sağlıkta da Turgut Özal Tıp Merkezi ile iddialı bir başlangıç yapmışlar. Dört sektörde birden yer almak şüphesiz kalkınmada dengeyi beraberinde getirecek. Malatya bu kalkınma hamlesinde devletten çok şey istemiyor, hatta birçok kamusal altyapı çalışmalarını bile gönüllü kuruluşlar, Malatya'yı sevenler finanse ediyor. Bunda milletvekili Mevlut Aslanoğlu gibi gönüllü çalışanların da büyük payı var.
Sonuç "Bir elle diken, iki elle toplar" Malatya Sözü
|