| |
|
|
Herkes eşit ama kamu daha fazla eşit..
Reha Muhtar'ın Star'dan alacağını tahsil etmek için dava açtığını duyunca, 100 yılı aşkın süredir verdiğimiz "Hukukun Üstün Olması" mücadelesinin serencamını düşündüm. İşin özü, hukukun "Devlet"ten de üstün olmasıdır. Devletin ve bireyin, hukuk karşsında eşit konumda bulunmalarıdır. Ama şu anda Star, kamunun, yani devletin, veya TMSF'nin mülkiyetinde. Yani Reha Muhtar'ın Star'a borcu olsaydı, (Mehmet Ali Erbil gibi), onun ya malı hemen haczedilirdi, ya da borcunu, program yaptırılarak hemen öderdi. Meseleyi açık koyalım. Türkiye'de "Kanun Devleti" hep vardı. Hukuku devlet yaptığı için, "Hukuk Devleti" de vardı. Ama "Hukukun Üstünlü- ğü" hiç olmadı. Tam "AB Kriterleri sayesinde oluyor" derken, banka hortumlamaları vesilesiyle, makabline şamil kanunlar çıkarıldı ve bu ümit de yeşerirken öldürüldü. Şu anda tablo açık ve seçik ortada. Kamu adına vergiler savrulabilir, KİT'ler zarar edebilir, el koyulan bankalarda da "Görev Zararları" yapılabilir. Bunlar kabul edilebilir. Ama bireyler haklarını ararken veya hukuk karşsında hesap verirken, karşlarında nerede, ne zaman başlayıp nerede bittiği belli olmayan bir kamu hukuku ve adalet alanı var. İşin daha kötüsü bazı bireyler (ve bazı gazeteciler) bu düzeni pompalıyor. Yani Reha Muhtar'ın işi çok zor.
|