|
|
Halktan kopuk musunuz?
Geçen akşam atv Ana Haber'deki sağlık haberinde semt pazarları ele alındı. Muhabir arkadaş elinde mikrofonla girdiği pazarda, tezgâhtaki malları tek tek denetledi. Markasız ve açıkta satılan ürünlerle ilgili "halkın sağlığıyla oynuyorlar' saptaması çok tanıdıktı. Ancak pazar, muhabir arkadaşa tanıdık gelmedi. Belli ki büyük şehirde, semt pazarının açılamadığı yerlerde büyümüş ya da Anadolu'yu hiç görmemişti. Hatta Avrupa'yı da! Semt pazarlarının özelliği tüketiciye ucuza mal taşımasıdır. Bu yüzden peyniri tenekesiyle, zeytini selesiyle satmaz. Portakalı kasayla, balı da kovanla alamazsın. Pazar, küçük üreticiyle küçük bütçeli tüketiciyi buluşturur. Ha eğer sağlıksız bir ortam varsa orayı gün boyu denetleyen zabıta cezasını yazar. Binlerce yıllık pazar geleneği İstanbul'un çeşitli semtlerinde, Anadolu'da ve hatta Zürich, Berlin, Prag ve Roma gibi metropollerde sürer gider. Gıda haberleri iş yapıyor diye tezgâhı vurmaya kalkışmak başka iş, tezgâha "sağlıksız" inen malın kaynağını bulmak çok başka iş. İkincisini Uğur Dündar ustalıkla yapıyor zaten; izlemiyor musunuz?
|