|
|
|
|
|
Bir tek anneannem beni 'Misbah' diye çağırıyor
|
|
Sizi Ahmet diye mi çağırıyorlar yoksa Misbah diye mi? Evde bana Ahmet diyorlar. Sadece anneannem ısrarla beni Misbah diye çağırır. Misbah ışık demek. Az kullanılan bir isim tabii. En başında bana "Ahmet Demircan'ı kullan sadece" demişlerdi, ama ben "Hayır" dedim. Çünkü kelimeleri kullanmada bir sığlık olduğunu düşünüyorum. Bırakın insanlar yeni bir şey öğrensin. Misbah hoşuma gidiyor. Şimdi beni Ahmet Misbah Bey diye çağırıyorlar.
Zamanınız olduğunda Beyoğlu'nda nerelere gidersiniz? Özel mekânlarınız var mıdır? Olmaz mı? İlk önce Hacı Abdullah, orayı çok severim. Sonra Hacı Baba. Fransız Sokağı'ndaki Caprice Restoran'da balık harikadır. Koç Müzesi'nin içindeki Halat Restoran en beğendiğim yerlerden bir tanesidir. İstiklal Caddesi'ndeki Gloria Jeans'de kahve içmeyi severim. Ayrıca Gezi Pastanesi de var, oranın kruvasanı hiçbir yerde yoktur. Ayrıca Kasımpaşa'da Deniz Taksi'nin hemen yanındaki esnaf lokantasına da bayılırım.
Sık sık sokaklarda dolaşıyorsunuz, nasıl tepkiler alıyorsunuz? Yanıma önce çocuklar geliyor. "Ağabey" diye sesleniyorlar bana. Genç olmanın avantajını yaşıyorum, herkes yanıma daha çabuk yaklaşabiliyor. Eskiden tiyatroya, resme önem vermezdim şimdi onlara da çok önem veriyorum. Sergilere sadece kurdele kesmeye gitmiyorum, resimleri de yakından inceliyorum. Bir gün bir resim görürsünüz, hayatınız değişebilir. Hepsi sosyal belediyeciliğin sonucu.
|
|
|
|
|
|
|
|
|