kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
  » Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gürsoy: Aracı değiliz
Erdoğan, 'aydınları' kabul etti
Erdoğan: "Kürt sorunu bizim için demokratikleşme sorunudur"
Gürsoy: Aracı değiliz
"Başbakan teminat verdi"
Bekaroğlu imzasını geri çekti

Gürsoy: Aracı değiliz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilen ''Aydınlar Heyeti''nin sözcüsü Gencay Gürsoy, herhangi bir grubun, eylem çerçevesinin aracısı olmadıklarını söyledi.

Gürsoy, Başbakanlık'ta yapılan toplantıda, ''Türkiye'de tırmanan şiddet olaylarına karşı bir önlem alınabilir mi?'' motivasyonuyla hareket eden bir grup olduklarını belirterek, şunları söyledi:

''Kendilerini aydın olarak niteleyen bir grup değiliz. Bu ifade bizim dışımızda kullanılmıştır. Biz sadece bu tırmanışa karşı endişelerini dile getirmek ve bunu sizlerle,
hükümetle paylaşmak üzere oluşmuş bir yurttaşlar grubuyuz. Bizim girişimimiz, bir basın açıklamasıyla başladı. 150 kişinin imzasını taşıyan bir basın açıklamasıydı. Bu sayı, internet çerçevesinde devam ederek bin civarına ulaştı. Bizim girişimimizi izleyen nokta, içerisinde 264 Kürt asıllı yurttaşımızın imzasıyla bizim metnimizin, endişelerimizin paylaşıldığı bir basın açıklaması daha yapıldı. Gerek imza sahiplerinin örgütsel özellikleri dikkate alındığında, gerekse sayının artması dikkate alındığında, daha geniş bir temsiliyetin olduğunu ifade etmek lazım. Demek ki, bizim 150 imzayla sınırlı olmayan endişeyi paylaşan geniş bir kamuoyu, bu girişimin arkasında var.''

Şiddet ortamının durmasının temel koşulu olarak eylemlerin durması gerektiğini ifade ettiklerini anımsatan Gürsoy, silahlı eylemlere ön koşulsuz ve derhal son verilmesi gerektiğinin altını çizdiklerini belirtti. Gürsoy, ''İkinci vurgu yaptığımız nokta, şiddet eylemlerinin durmasıyla birlikte, doğal olarak gereksiz hale gelecek asayiş tedbirlerinin hemen arkasından siyasi otoritenin bu sorunu geniş çerçevede çözmek, sizin buyurduğunuz gibi demokratikleşme çerçevesini genişleterek çözmek, toplumsal hayata mümkün olduğu kadar yasal olanaklar çerçevesinde katılımı artırmak üzere girişimlerde bulunulması hükümetten talebimiz'' diye konuştu.

Bu girişimin yankıları medyada sürerken, asıl muhatap sayılabilecek bu şiddet eylemelerinin sahiplerinden ciddi bir yanıt gelmediğini kaydeden Gürsoy, başlangıçta, bazı olumlu sayılabilecek ipuçlarına rağmen, bu hayati çağrıya doyurucu bir yanıt gelmediğini belirtti. Gürsoy, şunları söyledi:

''Şiddet eylemleri daha da tırmanmaya, nitelik değiştirmeye başladı. Bu eylemlerin nitelik değiştirmesi, bunlara tepki olarak ortaya çıkan bazı eylemlerde Türkiye'nin garantisi olan halklar arasındaki kardeşlik duygularını zedeleyecek bazı etnik tartışmaların başladığına dair ipuçları ortaya çıktı. Geriye dönük olarak biz endişelerimizde son derece haklı olduğumuzu bu gelişmeler ışığında bir kez daha gördük.''

''SADECE BİR ASAYİŞ SORUNU OLARAK ELE ALMAMALI''

Bu sorunu sadece bir asayiş sorunu olarak ele almanın mümkün olmadığını, daha geniş bir çerçevede bir yaklaşımın gerekli olduğunu kendi aralarında tartıştıklarını anlatan Gürsoy, ''Bunu sizin ifadelerinizden de, sizin de bu çerçevede gördüğünüzü, şimdiki açıklamanızda kullandığınız, özellikle demokrasi şemsiyesinin genişletilmesi vurgusundan anlıyoruz. Eğer görüşmemiz olanak verirse, bazı öneriler, bazı yaklaşım tarzları konusunda da fikirlerimizi
söylemek istiyoruz'' diye konuştu.

Bu sorunu iyi takip etmek, asayiş sorunu dışında bir Kürt sorunu olduğunu kabul etmek gerektiğini vurgulamak istediklerini belirten Gürsoy, ''Bu sorunun çözümünün sadece askeri önlemlerle, inzibati önlemlerle, asayiş önlemleriyle çözülemeyeceğini vurgulamak istiyoruz.Sivil otoritenin, hükümetin, TBMM'nin iradesini bu doğrultuda net, berrak bir şekilde ortaya koymasının bir ihtiyaç olduğunu vurgulamak istiyoruz'' dedi.

Terör eylemlerinin niteliksel değişiminin, uluslararası düzlemde de sadece asayiş önlemleriyle üstesinden gelinemeyeceğine dair sayısız örnek bulunduğunu ifade eden Gürsoy, ''Dolayısıyla bu eylemlerin nedenlerine yönelmek gerektiğini bize çeşitli uluslararası örnekler ve Türkiye örnekleri gösteriyor. Bunlar neler olabilir, ayrı bir tartışma konusu'' diye konuştu.

Gürsoy, 1.5 yıldır çeşitli görüşmelerden elde ettikleri verileri değerlendiren bir sunuşu da yapabileceklerini kaydetti.

KÜRDOLOJİ ENSTİTÜSÜ AÇILMASI

Sorunlarla ilgili birkaç öneriye dikkati çekmek istediğini belirten Gürsoy, ''Uzun zamandan beri Güneydoğu Anadolu'daki yerel yöneticilerle ilişkiler konusunda bazı basına yansıyan rahatsızlıkların bu planlanmış olan ziyaretinizde giderilebileceğini ummak istiyoruz. Bu çerçevede özellikle Diyarbakır Belediyesi'nin ziyareti eğer programınız içerisinde ise bu bizleri de memnun edecek bir davranış olur'' diye konuştu.

Bu temasların makul çerçevede yapılacağından şüphe duymadıklarını vurgulayan Gürsoy, şunları kaydetti:''Orada hükümet adına, sivil otorite adına Türkiye'nin ihtiyacı olan Anadolu kardeşliğinin yeniden yeşertilmesi konusunda bir mesajın gitmesinin çok önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz.

Bugünlerde tartışılan Terörle Mücadele, OHAL Yasası'nın, teknik olarak kaçınılmaz bazı tashihler dışında Türkiye'de bu meselede geçmişte olduğu gibi kalıcı bir çözüm getirmeye yetmeyeceğini, dolayısıyla bu sorunun demokrasinin çerçevesini daraltarak değil, aksine genişleterek çözmek gerektiği konusunda, sizin de demin yaptığınız vurguya içtenlikle katıldığımızı ifade etmek istiyorum.Benim şahsi inancım, bundan yıllar önce Diyarbakır'da üniversitede bir Kürdoloji Enstitüsü açılabilseydi, bu tek olay bile birçok şeyin farklı gelişmesine yol açabilirdi. Bunlar için vakit geçmiş değildir. Güneydoğu sorununu, Kürt sorununu asayiş sorununun dışında bir ekonomik, sosyal ve bir kimlik sorunu olarak geniş çerçevede ele almak gerektiğini ve sizin de ifadelerinizden bu yola doğru adım atmak istediğinizi anlıyorum ve bunlardan arkadaşlarım adına memnuniyetimi ifade etmek istiyorum.''

Gürsoy, bu çabanın işe yarayıp yaramayacağı konusunda çeşitli görüşler ifade edildiğini hatırlatarak, ''80 yıllık geçmişi olan böyle bir sorunun çok kısa sürede birkaç adımla, birkaç eylemle çözülebileceğine inanmıyoruz. Ama önemle üstünde durmak istiyoruz ki, sayın Başbakan'ın Diyarbakır'da bu kanlı eylemlerin durması halinde, demokratik çerçevenin genişletilebileceği konusunda bir mesaj vermesinin, çok şeyleri değiştirebileceği izlenimini alıyoruz'' diye konuştu.

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Anayasa değişiklik paketi
 ABD heyeti KKTC'de
 "Chirac'ın tavrını kınıyoruz"
 AKP'li 355 vekil Anadolu yollarında
 Çiçek: Kantarın topuzu kaçmasın
 Diyarbakır'da alarm
 Aydınlarla buluşma olumlu hava yaratacak
YAVUZ DONAT
Kıyıda kalmış notlar ve iklim hastalıkları
Güniz...
Bombacılar kıskıvrak
Galata Köprüsü'nde iki kişinin yaralandığı olayla ilgili, PKK /...
Deprem kredisi göründü
İstanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezi olası depreme karşı...
El Kaide şüphesi operasyon başlattı
El Kaide şüphesi operasyon başlattı
İsrail'in bir hafta içinde vatandaşına iki kez "Antalya'ya gitmeyin"...
Cezaevinde öldüren dayağa beş tutuklama
Cezaevinde öldüren dayağa beş tutuklama
Gaziantep'te, askeri hastaneden firar edip hırsızlık suçundan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu