kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

İzmir sallanırken İstanbul'u düşünmek

İzmir ve çevresinin 5.7 ve 5.9 büyüklüğünde iki deprem ve onları izleyen artçı şoklarla beşik gibi sallandığı saatlerde sevgili dostumuz Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'yı arayıp, "Beklediğiniz büyük deprem bu mu" diye sorduk. Yanıtı, "Hayır" oldu; "6 ve üstünde deprem beklentim devam ediyor.".

Işıkara Hoca'nın her fırsatta hatırlattığı (Her hafta görüştüğümüz için de en sık bize tekrarladığı) bir iddiası var: Türkiye'nin bir yerinde çok yakın bir gelecekte en az 6 büyüklüğünde deprem olacak.
Bu iddiasını elbette bilimsel verilere dayandırıyor: "Türkiye'de yılda bir kez 6 veya üstünde deprem olması ihtimali yüzde 63. En son 1 Mayıs 2003'te Bingöl'de 6.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Aradan 2.5 yıl geçti. Bu deprem sessizliğini pek iyiye yoramıyorum."
Dahası hergün biraz daha yaklaşan büyük İstanbul depremini düşündükçe tedirginliği ve kaygısı iyice artıyor Işıkara'nın. Bizim de. Çünkü Ulusal Deprem Konseyi'nin uyarıları kulağımızda yankılanıyor. Konsey 17 Ağustos 1999 depreminin 6'ncı yıldönümü nedeniyle yaptığı ve "manifesto" diyebileceğimiz açıklamada bakın nasıl bir tablo çizmişti:

Ezberlenecek bildiri
* Yeni bir Afet Yönetim Sistemi hâlâ kurulamadı ve yeni bir kurumsal yapılanma oluşturulamadı.
* Ülke, bölge ve yerel ölçeklerde zarar azaltma amaçlı Sakınım Planları hazırlanamadı.
* İmar ve afet mevzuatı 1999 depremlerinden elde edilen dersler doğrultusunda yeniden düzenlenemedi ve zarar azaltmada önemli araçlar olan mikrobölgeleme, kentsel risk etkenlerini belirleme, sakınım planları gibi yeni imar araçları geliştirilemedi .
* Yapı Denetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin iptali üzerine çıkarılan ve sistemi geriye götüren 4708 sayılı Yapı Denetimi Kanunu'na bile sahip çıkılamadı. Merkezi ve yerel yönetimlerin ilgisizliği ve denetimsizlik nedenleriyle sistem etkisiz hale geldi.
* Yine 1999 sonrasında getirilen Doğal Afet Sigortaları sistemi geliştirilip yaygınlaştırılacağı yerde, yeni çıkarılan yasalarla mevcut sistem delindi, zayıflatıldı.

Konuşup unutacağız
* Afet zararlarının azaltılması faaliyetleri konularında merkezi, bölgesel ve yerel düzeylerde gereken önlemler alınamadı. Kalkınma planları arasında rasyonel dengeler kurulamadı. Afet zararlarının azaltılmasında her ölçekteki planlamanın etkin bir araç olarak kullanılabileceği gerçeği kavranamadı.
* Deprem riskinin belirlenmesi çalışmalarının temelini oluşturan, Türkiye'nin aktif tektoniği, diri fayları ve depremselliği faaliyetlerinde bugüne kadar ciddi bir koordinasyon ve işbirliği sağlanamadı. Bu amaca yönelik olarak Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından belirli bir program içerisinde ve kıt kaynaklarla yürütülmeye çalışılan jeoloji, jeofizik ve jeodezi disiplinlerince birlikte yürütülmesi gereken Ar-Ge çalışmalarına başlanamadı.
* İstanbul için 4 üniversitemiz tarafından hazırlanan Master Plan'da öngörülen çözüm yollarının çok azı eyleme dönüştürülebildi: Bazı okullar, kamu binaları ve viyadüklerin güçlendirilmesi gibi.
Geçen haftaya Manyas'ta ortaya çıkan kuş gribi damgasını vurmuştu. Bu hafta da depremi konuşacağız. Ama sadece konuşacağız. Sonra da unutacağız.
Çünkü biz Birleşmiş Milletler'in ilan ettiği ve her yıl ekim ayının ikinci çarşambası olarak belirlenen "Afet Zararlarının Azaltılması Uluslararası Günü"nü bile unutan tek ülke olarak dünyaya parmak ısırttık.
Bir hafta sonra İzmir defterini kapatır, kaçak inşaatlarımıza ve rant yağmasından pay kapma yarışına döneriz!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 CHP'nin eleştirileri AB karşıtlığı mı?   / 17-10-2005
 En önemli reform boğuntuya gidiyor   / 16-10-2005
 AB'den ev ödevi gelmeye başladı   / 15-10-2005
 Zor bir kış kapıda   / 14-10-2005
 Suriye'de kıyamet günü belirtileri   / 13-10-2005
 Schröder'den sonra Almanya sağlam mı?   / 12-10-2005
 Kulenin sığacağı torba aranıyor   / 11-10-2005
 Asya'nın güneyi Türkiye'nin güneyi   / 10-10-2005
 Zamanlama şaheserleri   / 09-10-2005
 YSK niyet okuyucusu mu?   / 08-10-2005
YILMAZ ÖZDİL
İzmir...
Yıllar önce bir kış günü İzmir Dokuz Eylül...
ALİ KIRCA
Derdim çoktur hangisine yanayım?
Dünyanın hangi...
ÖMER LÜTFİ METE
Bir buçuk yüzlülük
Uzun yıllar 'Filistin Dostu'...
FATİH ALTAYLI
Ticari olmayan tavsiye ne demektir
İstanbul Büyükşehir...
ERDAL ŞAFAK
İzmir sallanırken İstanbul'u düşünmek
İzmir ve...
UMUR TALU
İnfialim var!
YÖK çok haklı...
YÖK'ün yöklenince...
ABD, bu filmin finaline kilitlendi
Bir CIA ajanının adını basına sızdıran Bush ve Cheney'in yardımcıları...
O gerçekten çiçek suluyor!
Almanya'da yedi yıllık iktidarın ardından aktif politikayı bırakan...
Fenerasyon değiliz
Fenerasyon değiliz
Onlar Türk futbolunu yönetenler. Haklarında hem tek tek hem de ekip...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu