| |
|
|
İki Kemal Unakıtan var
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, başında bulunduğu kuruma ve belki de Türkiye Cumhuriyeti'ne "bir anlamda" ihanet ediyor. Nedenini anlatayım. Benim kafamda iki Kemal Unakıtan var. Birincisi Maliye Bakanı Kemal Unakıtan. İşini büyük bir başarıyla yapan, bütçe disiplininden taviz vermeyen, harcamaların her kalemini titizlikle kontrol eden, Başbakan'dan aldığı güçle hiçbir siyasi baskıya boyun eğmeyen, eyyam yapmayan, mali sistemi siyasetten uzak tutan Maliyeci Kemal Unakıtan. Bunu öylesine başarıyla yapıyor ki, sonuçlarını hep birlikte görüyoruz. Yakın tarihimizde ilk defa bütçe hedeflerini tutturuyoruz, alkış alıyoruz. Maastricht Kriterleri'ni yakalayacak noktaya geliyoruz. İkincisi ise siyasi gücünü kendisinin ve ailesinin ikbali için kullanan, çocuklarına devretmiş görünse de iş yaşamında gözü doymayan, 2b dahil her türlü yasal düzenlemeden avantaj sağlayan, SİT alanına bina yapmaktan çekinmeyen ve bunu yasallaştırmak için karar çıkarttıran, hükümetin yumuşak karnı haline gelen Kemal Unakıtan. Birincisi ne kadar iyiyse, ikincisi o kadar kötü. Birincisi ülkeye ne kadar fayda veriyorsa, ikincisi o kadar zarar veriyor. Birincisi AKP'ye ne kadar yarar sağlıyorsa, ikincisi o kadar yük oluyor. Sonuçta ikinci Kemal Unakıtan, birinci Kemal Unakıtan'a, dolayısıyla da ülkeye ihanet ediyor. Acaba değiyor mu çok merak ediyorum!
|